CHP’nin İstanbul Beyazıt’ta ki eylemi başladı.. Şarkılar, türküler eşliğinde önce CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik kürsüye geldi ve halen Silivri zindanlarında olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer tutsak arkadaşları adına, İmamoğlu’nun mektubunu okudu..
Sonra CHP Genel Başkanı Özgür Özel mikrofona geldi ve alandaki kalabalığı selamladı.. Hemen ardından ise Özgür Özel, Cumhurbaşkanı adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na merhum Karadenizli Kuzeyin’in oğlu Volkan Konağ’ın ” Yiğidim Arslanım burada yatıyor” türküsü alandakiler ile birlikte söylendi..
ÖZGÜRLÜK MEYDANI
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ” Bu meydan özgürlük meydanı, çok şey burada başladı, burada bitti, ama tarihi önemini hiç kaybetmedi. Bu meydanda cesur kalpler, vatan için toprağa düşen bedenler var. Zaman, zaman bu meydana kontrgerilla ve derin devlet canlar aldı. Beyazıt meydana teslim olmayacak. Burası Hürriyet’in özgürlüğün meydanı.
Bu alanı dolduran gençler, azim ve kararlılığın ve uyanıklığın bilincindedir.. Bu meydan kirli elleri de bilir, ayak oyunlarını da bilir.
Bu meydanda vurulan Malatyalı Turan Emeksiz’i önünde saygı ile anıyoruz..
Ve bu meydan 1953’te kurulmuş İstanbul Üniversitesi öğrencileri, işgale ilk direnenler ve işgale karşı gelenler oldu. İstanbul Üniversitesi’ni saygı ile selamlıyoruz..
ÜNİVERSİTELİ GENÇLER
Bu meydanda olanları biliyorsunuz değil mi? İstanbul’un tüm sokakları, yolları kapatıldı ama İstanbul Üniversitesinin kararlı cesur, özgürlükçü öğrencileri önlerine kurulan barajları yıkarak, Saraçhane direnişinin sembolü oldu.
İstanbul Üniversitesi ile birlikte 7 Gün gün geceleri Saraçhanede direnen ve Türkiye’ye umut olan İstanbul Teknik, Yıldız, Marmara, Yıldız, Mimar Sinan’a ve Galatasaray’a bin selam olsun.. Bugün aramızda özel üniversitelilerde var. Koç Üniversitesi öğrencilerini görüyorum. Bütün üniversiteli gençliğe buradan bin selam olsun..
Bu güzel şehrin, bu güzel ülkenin pırıl, pırıl iyi yetiştirilmiş barışsever öğrencileri, tüm kötülüklere ve baskılara bir gün teslim olmadılar.
Haksızlıklar o malum atanan kişi tarafından başlatılınca, içeri tıkmalar, kayyum atamalar, İstanbul’un iradesine karşı çıkmaları savaş ilanı olarak gördük.. İyi niyetimize bakarak, kimse bizi ezmeye kalkmasın.. Hepimiz birimiz için, birimiz hepimiz için.. İşte birimiz hepimiz için Silivri’de bedel öderken, burada toplanmaya değil, eyleme geldik.. Eyleme geldik..
Bu kapının önüne, Anadolu’dan her yerden diploma almaya geliyorlar.. Biz bugün buraya hak ettiğimiz diplomayı almaya geldik.. Hak ettiğimiz diplomayı..
DİPLOMAN NEREDE ERDOĞAN?
Erdoğan, ne oluyor diye o meydanda merak ediyorsan, bilesin ki, o diplomanın iptalini sağladın ya, şimdi burada gençler senin diplomanı sorguluyor.. Diplomasız Erdoğan!
Sayın Erdoğan, Diploma öyle sorgulanmaz, böyle sorgulanır..
Bu meydan çok mücadeleler gördü.. Geleceğine de, devrime de, namusuna da hakkını da sahip çıkana helal olsun!
” diyerek konuşmasını, ezan okunması ile durdurdu..

ENGELLEMELER SİNİRLERİ BOZDU
Alanın aydınlatılmasına engel çıkarılması tartışmalara ve gerginliğe neden oldu.
Buna rağmen, alanı dolduranlar, cep telefonları ile alanı aydınlatarak, İstanbul Beyazıt Meydanı’nda bir romantik gece oluşturdular.
MÜCADELEMİZE GÜÇ VERDİNİZ?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tekrar konuşmasına, alana destek verenlere teşekkür ederek başladı.
Özgür Özel devamla, “Sen eğer bunu yapıyorsan gençlere ve geleceği çalıyorsan, bende gençleri ve vatandaşımızı sokağa çağırıyorum. Eğer o akşam gençler gelmeseydi, gençlerden cesaret alarak gelenler olmasaydı, umut olmasaydınız, kayyumu reddetmeseydiniz, kayyum atanacak ve hepimiz evlerde umutsuz ve moralsiz olacaktık. Sizler Türkiye’nin geleceğini kurtardınız. Hepinizi önünde saygı ile eğiliyorum.
Bu mücadeleden korkanlar, muhalefet evde otursun diyenler, asla geri atmadığımızı görünce, bize bir mektup yazdılar.. O mektubu da bir evlat katili ile gönderdiler.
KATİL İLE MEKTUP GÖNDERDİLER?
Bak kafamızı bozarsanız, direnmeye devam edersen, sana bir katili yanına, gözünün önüne kadar gönderiyorum. Bir değil, iki çocuğunu öldürmüş, gözü kara, sana mı acıyacak, biz Türkiye’nin geleceğine karar vereceğim, siz boyun eğeceksiniz.
Mektubunu aldım, okudum, anladım.. Sana cevabımız Beyazıt meydanıdır, Beyazıt meydanıdır..
Ekrem Başkanı alıp gelene kadar, İstanbul Üniversitesinden hak edilmiş alın teri diplomaya alana kadar, ben sokakta, alanda ve mücadelenin içinde, tam ortasındayım..
EKREM BAŞKANI ALANA KADAR DEVAM!
Ekrem Başkanı Silivri zindanlarından çıkarana kadar devam mı?
Ey Erdoğan, adayımı bırak, sandığımı getir, adayı yanımda, sandığı önümde istiyorum.. Her fani gibi sende geldiğin gibi gideceksin.. Senin ne zaman geldiğine millet karar verdi, ne zaman gideceğine de biz karar vereceğiz..
35 Yıl önce gazeteye ilan vermişler.. Yatay geçiş için öğrenciler kayıtlarını yaptırmışlar, okulda başarılı olup diploma almaya hak kazanmışlar..
Ekrem Başkan’ın sınıf arkadaşı olanlarında diplomalarını iptal ettiler.
HULUSİ AKAR’IN KIZI?
Bakınız Sayın Hulusi Akar’ın kızı ABD’de okumuş, sonra Hacettepe’ye geçiş yapmış.. Diploması usulsüz diye şikayet edilmiş.. Danıştay karar vermiş..
60 İçinde şikayet karara bağlanabilirdi..Zaman aşımı ve hak ihlali nedeni ile diploma geri alınmamış ve şikayet bu şekildi karara bağlanmış..
Biz diplomamızı geri alacağız.. Sadece hak, hukuk, adalet istiyoruz.. Eşitlik, hakkaniyet bekliyoruz..
Erdoğan’ın sırf rakibi olduğu için, bu karara imza atanlar, ömürleri boyunca bu yükü boyunlarında taşıyacaklar..
19 Mart Darbesinin faturası bu millete çıkarılıyor! Erdoğan’ın aparatları, televizyonlarda anlata, anlata, yalanlara ancak yüzde 25 itibar edildi..
Bu süreçte, tam 57 Milyon Dolar kaybı oldu ülkenin.. Tayyip Bey’in bu kararı yine insanımızı mağdur etti.. Bu parayla neler yapılmazdı, neler..
Emekli maaşları, atanamayan öğretmen, çiftçi borçları ve öğrencilerin kredi yurtlar bursu karşılanırdı..
Son bösümüz buradan şu olsun, biz kazanacağız ve alanlardan ayrılmayacağız..
Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbirimiz.. “diyerek, Silivri zindanları ile diğer hapishanelerde yatanlara özgürlük ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için imza kampanyasına katılmalarını istedi.

ÖĞRENCİLERİN SESİ OLDU
Bir kadın öğrenci miting aracından “Gözaltına alınan bizdik, barikata dayanan bizdik, kampüslerde şiddete uğrayan bizdik. Biz sadece karşı çıkmak için değil, daha adil bir düzen kurmak için buradayız. Denizlerin izinden gidiyoruz. Korkmadık korkmuyoruz. Bu ülkenin gençleri olarak susmayacağız. Bu memleket bizim, bu gelecek bizim” açıklamasını yaptı.
Bir başka öğrenci ise 11 maddelik öğrenci manifestosunu okudu. Konuşmasına ‘Dikkat dikkat öğrenci konuşuyor’ diye başlayan öğrenci, şunları söyledi:
Taleplerimiz yerine getirilene kadar sokakları terk etmiyoruz.”
“Başta Ekrem İmamoğlu olmak içeren tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılsın. Kayyım atanan belediyeler seçilmiş başkanlarına geri emanet edilsin. Cinsel taciz eziyet ve işkenceye varan polis şiddetine ve bu emirleri veren başta İstanbul ve Ankara valileri olmak üzere tüm devlet yetkilileri görevden alınsın.
Yalnızca barışçıl eylemlere katıldıkları için tutuklananlar serbest bırakılsın.
Taksim, Saraçhane, ODTÜ, Kızılay, Çağlayan başta olmak üzere fiilen uygulanan toplanma ve gösteri yasakları sonlandırılsın, ablukalar kaldırılsın.
YÖK’ün baskıları sonlansın, üniversitelerde özerk olsun, MEB’in liseler üzerindeki baskıları son bulsun.
İstanbul Sözleşmesi geri getirilsin.
Özel yaşam üzerindeki baskılar son bulsun.
Depremde evlerini kaybeden Samandağlılara arazileri geri verilsin.
Kanal İstanbul’dan vazgeçilsin.
İstanbul’u depreme dayanıklı hale getirecek İBB yetkilileri serbest bırakılsın.
Bu süreci yaratan hükümet yetkilileri görevi bıraktırılmalı, yargılanmalı” diye paylaşımda bulundu..