Bize bırakılan miras?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bölgemizde bizlere zengin bir kültür mirası kalmıştır. Bu mirası yeterince korumuş muyuz?
Hayır….
Korumayı bırak , onları yıkmışız, ahır yapmışız.
Örnek mi ?
Ayatekla da bulunan açık yapılar yıkılmış. Bir km. aşağıda Ulugöz köyünde evler yapmışlar. Hatta özellile ahırlar yapmışlar. Neden, kızmışız, kin duyup, nefret duyup Rumlar ın kalıntıları demişiz. Sonra bakmışız ki ; turizm açıcısından kıymetli, Avrupa nın hac yeri olmuş. Ziyaret edenler çoğalınca elden geçirip, turizme kazandırmaya başlamış bulunmaktayız. Haydi tanıtalım. Ayatekla, Uzuncaburç, Silifke kalesi, kız kalesi.
Bütün bunların dışında birleşmiş Milletler kararları , bu kararları kabul eden ülkemizde kalıntılar, bizlere emanet edilmiş. Her şeyden öteye 4-5 bin yıllık Anadolu Kültür mozaiğinin bizlere bırakılan mirası. Hitit , Urartu, Bizans, Selçuklu, Osmanlı …… ve günümüz Türkiyesi.
İnsanlar geçmişini anarak, geçmiş kültür verilerini gezerek , adeta yaşayarak mutluluk duyuyorlar. İnsanlar bir yerden bir yere zaman, zaman gitmişler ise bu gün onların geri gelerek buraları gezme, görme duyguları , insanlığın varoluşundan bu yana devam etmektedir.
O zaman ne yapacağız ? bu yapılara önce kendimiz için sahip çıkacağız. Sonra da bizden önce burada yaşamış insanlara saygımızdan dolayı sahip çıkacağız.
Ama gelen insanların , buralarda kalabilecekleri tesislerin de yapılması gerekmektedir.
Örneğin , bölgemizde en beş yıldızlı üç otel, bunların yanında diğer oteller, moteller ve pansiyonlar …
Her gelir grubuna uygun alt yapıların olması halinde; Avrupa dan turların
buralara akın edecek, bölge ekonomisi canlanacaktır. Buraya gelen tur operatörleri şunları söylemektedirler.
“ Taş ucu nda kanalizasyon, yat limanı, hava limanı gibi alt yapıların olması halinde buralara turizm yatırımcıları kendiliğinden gelecek, tesislerini yapacaklardır. Bizler de burada bir günde gezeceğimiz yerleri bir hafta kalarak doyasıya mutluluk duyacak, tat alacağız. “ diye belirtmektedirler.
Mersin- Silifke arasında yıllardır çift yol çalışması yapılmaktadır. Ancak me hikmetse Susan oğlu- Narlı kuyu arasında bir yer vardır ki ; karayolları yol güzergahına köprülerini yapmasına rağmen 200 metrelik bir kısım hala yapılanıyor. Anıtlar yüksek kurulu geçişe izin vermiyormuş. Evet tarihi mirası koruyacağız , ama göstermelik şekilde değil. Yılardır yağmalanmış ,talan olmuş , sahip çıkamamışız. Yolun geçeceği yerde mezarlar vardı.
Şimdilerde yerinde yeller esiyor. Götürmüşler gitmişler, bir alt kaidesi kalmış. Gelsinler yerinde görsünler. Ondan sonra karar versinler. Kültür Bakanlığı uzmanları buraya gelip görürse nihai kararı vereceklerdir.
Hazır mirastan söz etmişken; 1940 yıllarda İskenderun, Mersin, Taşucu, Alanya, Antalya, İzmir e yolcu taşıyan vapur çalışıyormuş. İnsanlar bu gemilerle gidip, geliyorlar, yüklerini taşıtıyorlarmış. Şimdilerde Akdeniz yerli yerinde duruyor. Ancak çalışan gemiler yok olmuş.
Ancak Mersin den – Antalya ya otoban yapacağız diye bekleyip duruyorlar. O yapılacak yolun karınca kadar maliyetine deniz otobüsleri ya da yolcu vapurları alınsa, 2-3 saatte gidilip– gelinir. Ancak ülkemizde deniz yolu ile özellikle Akdeniz de kıyıya parelel yolcu taşımacılığı yasaklanmış. Kıbrıs a dikey yolcu taşımacılığı yapılmaya devam ediyor. Seka planlanırken Antalya dan orman emvali gelecek, kağıt Avrupa ya ihraç edilecek diye bir de liman yapılmış. Ticari ve yolcu ayrı , ayrı planlanmış. Bu mirasları iyi kullanalım. Aklımızı başımıza alıp, düşünelim. Yapılan her m2 yolun bedeli,
çok ağır ödüyoruz. İstanbul dan- Gazi Antep e kadar otoban dan gidip, geliyoruz. Amaç ne Avrupa da otobüsler , otomobiller satılsın. Demir yolları yatrımı dumuş, deniz yollarında yolcu taşımak yasaklanmış. Dünya bankası, Avrupa yatırım bankası karayolu yaparsan, köprü yaparsan kredi musluğunu açıyor. Al parayı , yap yolu. Sonra da gelsin borçlar.
Sonuç 200 , 0 milyar dolar borçları bunun için yapmışız. Şimdi ödemeyenince kriz var diyoruz. Bu kriz yeni değil. Tam 52 yıl önce Marchal yardımımı aldığımızda başlamış. Bu da bize atalarımızdan miras kalmış. İkisi de tarihi miras.
Gelin bu işe kolayından başlayalım. Önce Anamur’a, sonra Alanya, Antalya ya deniz yolu ile gitmeye başlayalım. Ülkeyi yönetenler; silkinin ve kendinize gelin. Vakit daha geçmiş değil. ..
9.5.2002 Umut Gazetesi. Silifke.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Bize bırakılan miras?