Yargıtay 3. Ceza Dairesi, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na 5 ayrı suçtan verilen 9 yıl 8 ay 20 günlük hapis cezasının 4 yıl 11 ay 20 gün olan bölümünü onadı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay’ın kararının ardından partisinin tüm milletvekillerine seslenerek “Partimizin tüm milletvekilleri, derhal İstanbul il başkanlığı binamıza doğru yola çıkın” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun çağrısının ardından CHP üyeleri ve milletvekilleri CHP İstanbul İl Başkanlığı’na gelmeye başladı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ise saat 19.00’da parti binasına gelerek bir konuşma yapacak.
CANAN KAFTANCIOĞLU İL BAŞKANLIĞI’NDA
Yargıtay’ın hakkında karar verdiği Canan Kaftancıoğlu CHP İl Başkanlığı’na geldi. Kaftancıoğlu “Gün gelecek devran dönecek akp halka hesap verecek” sloganları ile karşılandı. Binlerce kişi Kaftancıoğlu’na destek için CHP İstanbul İl Başkanlığı önüne geldi. https://www.youtube.com/embed/tbNfDqP3-6c
KILIÇDAROĞLU VE İMAMOĞLU CHP İL BAŞKANLIĞI’NDA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu CHP İstanbul İl Başkanlığı’na geldi.
KILIÇDAROĞLU: CANAN’IN ARKASINDA HALK VAR
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu CHP İstanbul İl Başkanlığı önünde açıklama yaptı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklaması şöyle:
“Yönetenlere yönetene Erdoğan’a sesleniyorum. Erdoğan sen iki yüzlüsün. Fırsatçısın. Manipülatörsün. Zulmün artık son buluyor. Erdoğan yaklaşan gök gürültüsünü duyuryor musun? Bu gürültü mahallelerini sığınmacılara sattığın insanların gürültüsü. Bu gürültü elektriğini kestiğin insanların karanlıktaki sesi. Özgürlüğün şarkısını duyuyor musun?
Bütün acımasızlıkları senin zayıflıklarından doğuyor. Evet, sen zayıfsın biz güçlüyüz. Cezalandırmaya çalıştığın Canan’ın arkasında koca bir halk var.
Unutma Erdoğan, bugün Canan nezdinde vücut bulan halkın iradesi senden büyüktür. Canan yüreklidir, Canan cesurdur, Canan bizimdir.
21 Mayıs’taki mitingin adresi Bursa değil İstanbul’dur!”
“ADLİ SÜREÇ İSTANBUL SEÇİMLERİYLE HIZLANDIRILDI”
Gerçek Gündem’e konuşan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Yargıtay’ın bu kararı benim için sürpriz olmadı. Zira Kaftancıoğlu ile başlatılan süreç siyasi bir süreçti. Canan Kaftancıoğlu 14 Şubat 2018’de yeniden başkan seçildikten bir gün sonra Cumhurbaşkanlığı avukatı suç duyurusu dilekçesinde bulundu. 2013-2014 tarihli tweetlerinden dolayı. 16 Şubat 2018’deki grup toplantısında cumhurbaşkanı konuşmasının önemli bir bölümünü Kaftancıoğlu’na ayırdı ve adli süreç bu şekilde başlamış oldu. Ancak İstanbul seçimleri adli süreci hızlandırdı” dedi.
Tanrıkulu şöyle devam etti:
“İddianame bir operasyon mahkemesi olan 37’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Kim 37’inci Ağır Ceza Mahkemesi? Selahattin Demirtaş’a Sırrı Süreyya Önder’e ceza veren mahkeme. Sözcü gazetesi, ÇHD, barış akademisyenlerine en ağır cezayı veren mahkeme. Bu dosyada oraya düştü demiyorum, düşürüldü. Hızla bir cezalandırma süreci işletildi. Savunma dikkate alınmadı. Duruşmalar çok yakın günlere verildi. Bugün Yargıtay önümüzdeki seçimler bakımında bir siyasi aktörü devre dışı bırakmak istedi. Kararı anlamı budur. Biz bu mesajı aldık. Bu mesajı geçen hafta Gezi kararıyla almıştık. Bir sindirme amacıyla korku amacıyla bunu yaptılar ama mesajımızı doğru alıyoruz. Daha büyük cesaretle bu iktidarı değiştirmek için demokratik yollarla mücadeleye devam edeceğiz. Canan Kaftancıoğlu sahada olacak, örgütünün başında olacak her koşulda.
“AKP’NİN DÖRTTE ÜÇÜ 15 TEMMUZ’A YARDIM VE YATAKLIKTAN CEZA ALMALI”
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ise kararı şöyle değerlendirdi:
“Bu karar neye dayalı olarak verildi? Sayın başkanımızın 2013 yılında attığı tweetler nedeniyle bu karar verildi. 2013 yılı önce suçta ve cezada eşitlik ilkesi var. Anayasa’da eşitlik ilkesi var. O zaman 2013 yılında o dönemde kim ne tweet atmışsa bütün tweetlere cumhuriyet savcısı tarafından el konması lazım. 2013 atılan tüm tweetlere bakarsak mevcut olan AK Parti’nin en azından dörtte üçü 15 Temmuz darbesine yardım ve yataklıktan dolayı hepsinin ceza alması lazım. Çünkü suçta ve cezada eşitlik ilkesi söz konusu. Bu uygulanmadı. Burada asıl sorun Canan Kaftancıoğlu değil. Canan Kaftancıoğlu il başkanı seçilmemiş olsaydı bu geçmişe dönük tweetlerine bakılmamış olacaktı. Burada sorun Canan Kaftancıoğlu üzerinden kamuoyuna korkutmak sindirmek amacına yönelik bu hukuki bir dava değil. Bu tamamen siyasi bir dava. Öc alma, intikam davası şeklindedir. AYM’ye bireysel başvuruyu başkanımız yapmıştır. Eğer hukuk kırıntısı varsa hak ihlali kararı verirler ve bu yanlış kararlar düzeltilir diye bekliyoruz.
“ÜLKEYİ BİR ÇÖKÜNTÜNÜN İÇİNE SOKTULAR, KORKUYLA BU TİP KARARLAR ALIYORLAR”
CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu kararı Gerçek Gündem’e şöyle değerlendirdi:
“İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu ile ilgili bir siyasi mühendislik eseri olan bir karar verilmiş. Kararın ayarlanma biçimine verilen cezalara baktığımızda muhalefeti sindirme ve yıldırma amacı taşıyan son derece üzücü bir karar. Eğer 10 yıl önce atılmış tweetlerden yargılama yapıp ceza verilecekse herhalde AKP’lilerin dörtte üçünün şu an hapiste olması gerekiyor. Biz yine söylüyoruz; Türkiye’nin düştüğü siyasal ekonomik, dış politikadaki durumun farkındayız. Ülkeyi tam bir çıkmazın içine soktular. Bir büyük çöküntünün içine soktular. Bu korkuyla da bu tip kararlar alıyorlar. Korkması gereken AKP yönetimidir. Ne ulusumuzun ne de bizim bu ülkenin kurucu partisinin çekinecek, korkucak, yılacak hiçbir şeyi yok. Sonuçta biz kazanacağız. Herkes merak içinde Herkesin içi rahat olsun, hiç kimse merak etmesin son derece kararlı mücadeleyi götürüp sonuçta ülkemize kazandıracağız.
“YARGI SARAY’IN ARKA BAHÇESİ OLMUŞ”
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır da CHP İl Başkanlığı önüne geldi. Başarır şunlarını kaydetti:
“Kararın bana göre değerlendirilecek hiçbir yönü yoktur. Yargıtay’ın bu çirkinliğe ortak olması üzüntü verici. Ben bu kararı tanımıyorum. 84 milyon da bu kararı tanımasın. Artık herkes yargının bu çirkinliğine bir tepki vermeli. Bugün sana, yarın diğerimize. Yargı Saray’ın arka bahçesi haline gelmiştir. Yargı Saray’ın bir anlamda sözcüsü anlamına gelmiştir. Bu kararı tanımıyoruz Güzel günler yakın. Bu kararı verenler yargıda hesap vereceklerdir.
Gerçek Gündem