Kent Şurası Kasım ayı toplantısını Adapazarı Reisoğlu tesislerinde 106’ncı toplantısını Erol Öztürk başkanlığında gerçekleştirdi. Toplantıda şehrin sorunları ve kırsal mahalle sorununa değinildi. Başkan Erol Öztürk, “ Köylüler büyük sıkıntı içerisinde biran önce kırsal mahalle sorununa çözüm bulunulmalı” dedi.
Sait Faik Abasıyanık Kültür Merkezinin biran önce yapılması gerektiğini belirten Kent Şurası başkanı Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu, “Düzce’de olan deprem Sakarya’yı da sarstı. Dolayısıyla bu depremler dünya durdukça devam edecek. İnsanlar tedbirli olmak zorunda, depreme hazırlıklı olmalıyız. Kent Şurasının ilk defa dile getirdiği turizm otobüsü şehrimize kazandırıldı. İnşallah bu otobüsten 2,3 tane daha şehrimizde görürüz. Sait Faik Abasıyanık Kültür Merkezinin durumunu birçok arkadaşımız dile getirdi. Biz de dile getirdik. Maalesef orayla ilgili herhangi bir şey yapılmadı. Ben buradan sayın büyükşehir belediye başkanına sesleniyorum. Sait Faik Abasıyanık’ın bağışta bulunduğu bu yere bir an önce kültür merkezi yapılsın. Eğer orayı beğenmiyorlarsa daha büyük bir yer bulup oraya yapsınlar bu kültür merkezini ve Sait Faik’in de adını koysunlar” şeklinde konuştu.
KARASU DEMİR YOLU
Demir yolunun biran önce bitmesi gerektiğini belirten başkan Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu, “Karasu demir yoluyla ilgili toplantılarımızda birçok konuşmalar yaptık. Demir yolunun bir an önce bitmesi gerekiyor. Yolların istinatları yapıldı, güzergahı belirlendi. Paraları ödendi ama halen yapılmıyor. Vagon fabrikamızın bundan beş altı ay önce ismini değiştirdiler. TÜRASAŞ yaptılar. TÜRASAŞ’ın da merkezini buradan aldılar, Ankara’ya götürdüler. Biz TÜRASAŞ’ın merkezinin burada olmasını istiyoruz. Burada üretimini yapsın, insanlarımız çalışsınlar. Burada doğmuş, İstiklal Savaşı’nda birçok destekleri olmuş bu fabrikanın hala ülkemize faydaları var. Ama hem ismini değiştiriyorsunuz hem burada alıp götürüyorsun” ifadelerini kullandı.
BUNGALOV EVLER
Başkan Hacıeyüpoğlu, “Bungalov evleri maalesef yaygın bir şekilde şehrimizde görüyoruz. Ülkenin birçok yerinde bungalov evler gelişi güzel yapılmaya devam ediyor. İç turizm açısından belki faydalı olabilir ama ticaret ve sanayi esnafının rahatsızlığı var. Bungalov ev yapıyorsun, insanları misafir ediyorsun ama otellerimiz kısmen boş kalıyor. Orman köyleriyle ilgili büyük sıkıntı var. Köyler mahalle olduktan sonra sıkıntılar yaşanıyor. Köy olursa ne olur? Şehirde kalırsa ne olur? Eğer köy olursa kırsal mahallelerdeki tarım arazilerinden yeni tarlalardan vergi alınmaz. Mahalle olduğu zaman tarlalar vergi ödeyecek. Şimdi alınmıyor olabilir ama daha sonra bu vergiler alınmaya başlanacak” şeklinde konuştu.
KIRSAL MAHALLE
Başkan Hacıeyüpoğlu, “Köylülere devlet odun yardımı yapıyordu maalesef köylüler artık bundan yararlanamıyor. Köylüler çok sıkıntıda bu konuyla ilgili bir şeyler yapılması gerekiyor. Köydeki insanlar, hane sahipleri imza toplayıp bağlı olunduğu belediyeye, ‘biz kırsal köy olarak kalmak istiyoruz’ diyorlar. Belediyeler kendi meclisinde karar alıp Büyükşehir Belediyesine sunması lazım. Bunu yapmıyorlar, diretiyorlar. Köylüyü kıskaç altına almışlar. Köylüye yararlı olacak yerde zararlı oluyorlar. Köylü diyor ki, ‘ben orman köylüyüm inek bakacağım, süt sağacağım’. Mahalle olursan ahır yapamıyorsun. Şu an marketten en ucuz yoğurt 35 TL insanlar nasıl alsın ” dedi.
“HERKESLE KONUŞTUM”
Hacıoğlu’nda 22 Sokak daha yenilendi
Kent Şurası üyesi ve Muhtarlar Federasyonu Başkanı Erdal Erdem, “Ben yaklaşık 20 aydır kırsal mahallelerle ilgili uğraş veriyorum. Kanun çıktığı zaman bize hiç kimse kanun çıktı, muhtarı ilgilendiriyor, köylüyü ilgilendiriyor diye söylemedi. Ben yasa çıktıktan sonra bir tarım yazarının yazısını okurken kırsal mahallenin ne olduğunu öğrendim. Hemen girişime başladım. Bu uygulamanın yönetmeliği olmadığını gördüm ve 4 tane muhtarla birlikte Ankara’ya Çevre ve Şehircilik Bakanlığına gittim. Uygulama yönetmeliğinin çıkmasını sağladım. Bu konuyu başta sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na, sayın Meral Akşener’e, Mustafa Destici’ye, Ali Babacan’a, Ali İhsan Yavuz’a, Engin Özkoç’a, Levent Bülbül’e, Ümit Dikbayır’a anlattım, hepsiyle tek tek konuştum” şeklinde konuştu.
“İLÇE BELEDİYELERİNDE”
Kırsal mahallelerle ilgili çözümün ilçe belediyelerinde olduğunu belirten Başkan Erdem, “Bu işin çözümü ilçe belediye meclislerinde, ilçe belediye meclisleri karar alacak, daha sonra süreç başlayacak. İlçe Belediyeleri eğer kırsal mahalle derse 90 gün içinde büyükşehir belediyesi kabul eder veya red eder. Biz bu işin içinde pişiyoruz. Dolayısıyla da bu işi çözecek olan ilçe belediye başkanlığıdır. İsmini vermeyeyim. İki tane belediye başkanını bizzat aradım bir tanesi de dedi ki, ‘biz para almadığımız zaman nasıl hizmet yapacağız. Belediye olarak bizim gelirimiz olacak ki, biz dedi, hizmet edelim’ dedi. Bunun için de önerim şudur, genel yönetimlerin yerel yönetimlere takviye yapması lazım. Hizmetin aksamaması anlamında genel yönetimlerin yerel yönetimleri desteklemesi lazım” şeklinde konuştu.
“KONUŞTUĞUMLA KALDIM”
Kent Şurası Üyesi ve Cumhuriyet Halk Partisi Adapazarı Belediyesi Meclis Üyesi Haluk Akbay, “20 Nisan’da yayınlanan kırsal mahalle yönetmeliği üzerine çalışmıştım. Şehrimizin 37 tane meclis üyesi var, Sakarya’nın 84 tane mahallesi var. Bu 84 mahallenin en az 52 tanesi köy kökenli mahalle. Bunların 7 tanesine bizzat giderek muhtar ve vatandaş ile görüşme yaptım. Bazı yerlerde muhtar karşı çıkıyor, halk istiyor. Bazı yerlerde tam tersi durum söz konusu, bunun akabinde bir yazı hazırladım. Kırsal mahalle üzerine mecliste 2 dönem ayrı ayrı konuşmalar yaptım. Ne yazık ki cevap alamadım. Dilekçe veren muhtarların taleplerini dile getirdim hiçbir şey yapılmadı. Sonuçta ben konuştuğumla kaldım” ifadelerini kullandı.
“TOPLU HAREKET ETMELİYİZ”
Akbay, “ 37 meclis üyesinden bir tek ben ses getirdim, hiç kimse bu konu üzerinde durmadı. Bunun için toplu bir şekilde hareket edilmeli. Çünkü büyük sıkıntı var. Hem hayvan besleme açısından hem de çiftçilerin kendi arazilerindeki kullandığı sulardan, kullandığı eşyalardan vergi alınıyor. Vatandaş arazisine inşaat yapmaya kalktığı zaman vergi veriyor. İlçe belediye başkanlarının bu işe ciddi bir şekilde asılmaları lazım. Büyükşehir’inde işine geliyor bu iş böyle. Yuvarlanıp gidiyor” şeklinde konuştu.
“BAŞKANIN YETKİSİNDE”
Kent Şurası Üyesi ve Karasu Belediyesi Meclis Üyesi Mehmet Çatalbaş , “Kırsal mahalle ile ilgili yasa çıktığı günden itibaren var gücümüzle mücadele ettik. Bulunduğumuz mahallelerde, bulunduğum ilçe de belediye meclis üyesi olarak, ilçemdeki mahalli basını toplayarak muhtarları bilgilendirmek adına bir dizi toplantılarda görüşmeler yaptık. Yasayı çıkartan; mahalleye, muhtara, beldeye, ilçeye ve vatandaşa sormadıysa şimdi de sormadan, kırsal kesim ve köy yapmalı. Bunu defalarca gündeme getirdim, defalarca karşı çıktım, basın toplantıları yaptım. Ticaret Sanayi Odasında konuştum. Hepiniz bilirsiniz ki işler parmak sayısına bağlıdır.” şeklinde konuştu.
“YUKARIYA BASKI YAPILMALI”
Çatalbaş, “Belediye başkanları gündemi bir gün önce veya aynı gün partilerinin grup başkanları ile otururlar, kararlaştırırlar, partisinin aksine herhangi bir oy kullanıldığını bugüne kadar görmedim. Onun içindir ki bu kanun nereden başladıysa oradan bitmeli. Bizim verecek olduğumuz mücadeleler sonuç vermiyor. Muhtar diyor ki, ‘ben karşı çıktığım zaman belediye başkanı tavır alıyor bana, hizmet vermiyor. Karşı karşıya niye geleyim. Karşı karşıya gelip de hizmet alamadığım zaman da bu sefer köylüyle karşı karşıya geliyorum’ diyor. ‘Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık misali’, muhtarın da ciddi sıkıntıları var. Özetle yukarıya baskı yapılmalı. Başladığı yerden bitirilmeli diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“EKONOMİYİ CANLANDIRDI”
Celalettin Tanta, “Sapanca’da bungalov evlerle ilgili bir yoğunluk var. Gençler ve belirgin insanlar bungalov ev işine girdi. Vatandaşın ilçeye gelip giden turistle kafaları da değişti. Bunu samimiyetimle söylüyorum. Herkes cidden bir dik durmaya başladı. Gelen turistle tatlı dil ve güler yüz ile konuşmaya başladılar. Çarşı ekonomisini canlandırdı. Esnaflar ve bungalovcular ve Sapanca halinden memnun. Memnuniyetsizlik olsa hemen önünü keserler. Gelen Sapanca’da yiyip içiyor. Sabancı’ya büyük bir faydası var, katkı sağladı. Kahveler boşaldı, ormanlarımız rahatladı. Yapanlara Allah kolaylık versin. Bankalarımız para kazandı” şeklinde konuştu.