Sevgili okurlar,
Türkiye, Türk Millet, bu asrın felaketi için büyük bir dayanışma ve birliktelik örneği sergileyerek, acıları paylaşıp, hayatta kalanlar için büyüklüğünü bir kez daha gösterdi..
Yardım seli sürüyor..
Hem içiriden hem dışarıdan!
Bu Türkiye başka Türkiye!
Her yıkılışta, ayağa kalkmasını bilen, bir Türkiye bu!
Bu ülkenin, bir ferdi olmak ne güzel!
Ne güzel, bir duygu bu!
İstiklal Mücadelesini böyle kazandık, Çanakkale’de düşmana, bu anlayış, bu kararlılıkla ile “dur” dedik!
Bu topraklarda ebediyen varolmak için, “o büyük cömertliği ve özveriyi sergilemeye”, devam ediyoruz..
Biz, bu yaraları sararız..
Biz, bu yükün altından kalkarız..
Yeter ki, aramıza “fitne-fesat” girmesin?
Yeter ki, “bu iri, diri, bir” anlayışımıza bir helal gelmisin!..
HUYLU HUYUNDAN VAZGEÇMEZ?
Lütfen, siyasal konuşmalara, tarafgirli takılmalara kafayı takmayalım?
Zira, huylu huyundan vazgeçmez!
Vazgeçmiyor da?
Önemli olan, “varolmak” değil mi?
“Varetmek” değil mi?
“Yoktan varetmek”, elbette Allah’a muhsus!
Ama bizimkisi, ”hep birlikte olmak, geleceğe birlikte yürümek, tasada kıvançta” buluşmak..
Bunu başaran toplumlar, milletler hep varolmuştur..
Bu vesile ile bizler, “Türkiye’den uzakta olsakta, gönülden uzak olmadığımızı” biliyoruz..
Türkiye’deki, bu feryatlara, bu acı çığlıklara, bu yıkılışlara kayıtsız kalabilirmiydik?
AVRUPALI TÜRKLER!
İşte Avrupalı Türkler, “muhteşem bir birliktelik ile anavatanları Türkiye’ye yardım selleri” oluşturdular..
TIRlar dolusu yardımlar, en hızlı şekilde anavatana ulaştırıldı..
Bu yardımların toplanmasında,” öyle adsız kahramanlar var ki”, nasıl antasam bilemiyorum?..
Brüksel’de, Anvers’de, Genk, Liege ile Köln’de, Berlin’de, Hamburg, Viyana, Paris ve diğer Avrupa kentlerinde toplanan hem ayni, hem nakti yardımlar Türkiye’ye ulaştırıldı..
Yardım toplama merkezlerinde, gençlerimiz buluştu..
Yardımları tek, tek tasnif ettiler..
Ambalajladılar ve TIRlara yüklediler..
Avrupa ülkelerinden TIR filoları, kornalarını çalarak Türkiye yoluna düştüler..
Ayrıca, acil ihtiyaç maddeler uçaklar ile deprem bölgesine gönderildi..
TEBRİKLER BARTINLI ŞOFÖR GÜLFEM’E GELSİN!
Bu yardımları ulaştıranlar arasında, öyle bir kızımız vardı ki, onu tebrik etmemek, ne mümkün?
21 Yaşında Bartınlı Gülfem Zengin, yardımlarla dolu TIR’ının direksiyonuna, tek başına geçip, Türkiye yolunda heyecanlı, zorlu bir yolculuk yaptı..
Yardımları adresine ulaştıran,” böyle yiğit, böyle cesur kızlarımız, böyle kahraman evlatlarımız” var..
Onlarla, “ne kadar gurur duysak” yeridir!
Onlar varolduğu sürece, Türk Milleti’nin sırtı yere gelir mi?
“Biz, böyle büyük, ne çok batireleri atlatmış, birliktelik sınavı vermiş” bir milletiz!
Türk Milleti, “farklı dayanışma, yardımlaşma örneği göstererek büyük bir sınav” verdi..
MUHTEŞEM DAYANIŞMA ÖRNEĞİ?
Önce,”Türkiye Tekyürek” ve sonrasında ise “Bir Kira, Bir Yuva” kampanyalarını gözlerimiz yaşararak takip ettik.
Şüphesiz, bu yardımlar, memleketemiz Sakarya’da da büyük bir yardımlaşmanın, dayanışmanın sergilenmesine vesile oldu..
Bir deprem kenti olan Sakarya’dan,”hem ayni, hem nakti yardımların toplanması, deprem bölgesine ulaştırılması kadar, arama kurtarma ekiplerimizin de, bölgede Sakarya adına göreve koşması” takdire şayandır..
Bütün bunların yanı sıra, “bölgeye bizzat giderek, oradaki mağdurlar ile birlikte olanlarımızın, bu halishane güzelliklerini de” alkışlıyoruz..
Bütün bu güzellikler, elbette acılarımızın hafifletilmesine vesile olsa da, “bu büyük acı unutulacak” gibi değil..
O nedenle, “depreme hazırlıklı olmamız gerektiğini, hiç ama hiç akıldan” çıkarmamalıyız..
Sevgili Emekli eski Emniyet Müdürü dostum Şair Lütfi Denizli, bir uyarıda bulunarak, Sakarya Büyükşehir Belediye Meclisi’nin aldığı bir kararı hatırlattı..
İyi ki varlar!
BU NE YAMAN ÇELİŞKİ?
Aynı konuyu sevgili dostum, yazar arkadaşım Cevdet Güngör, Yenigün Gazetesi’nde irdeledi..
Cevdet Güngör,”Deprem sonrasında Zamanın Bayındırlık Bakanlığı teknotratları Adapazarı’nın sıvılaşma riski olan zeminin de en çok iki katlı bina yapılabileceğe kararını aldı mı?
Aldı.
Aynı şekilde deprem sonrası Sakarya Valiliğince, Sakarya Üniversitesi bilim adamlarından bir bilim kurulu oluşturuldu ve bu kurulda Adapazarı zeminin en çok 10 metre yüksekliğinde bina taşıyabileceğe kararını aldı mı?
Aldı.
Sakarya Büyükşehir Belediye Meclisi son toplantısında şehirde sahipleri tarafından yıkılacak 5, 6 Hatta 7 Katlı binaların yerine yenisinin, yine 5-6 Hatta 7 Katlı bina yapılabileceği kararını aldı mı?
Aldı” diye köşesinden konuyu irdeledi..
GÖZDEN GEÇİRİLMELİ?
Bu son derece, “tehlikeli, riskli kararın” tekrar gözden geçirilmesini, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce ve Belediye Meclisi’nden talep ediyoruz..
Büyük bir felaket yaşamış Sakarya’nın, “kentleşme” konusunda, böyle bir karar alması kabul edilemezdir!..
Artık, “uzman yetkililerimiz, bilim adamlarımız, Sakarya gibi depreme maruz bölgelerdeki kentleşmenin, sağlam zeminlerde, yatay mimari olarak yapılandırılmasını” öneriyorlar..
Lütfen, bilim adamlarına kulak verelim!..
YAŞANABİLİR BİR DÜNYA?
Siyasilerimiz, yarın aldıkları bu kararın altında kalmamak için ivedilikle gereğini yapmalıdır..
“Bütün bu dayanışma, birlikteliklere rağmen, kaybettiklerimizi geri getiremeyiz ama, gelecek nesillere daha yaşanabilir kentler, deprem hasarsız bir dünya” bırakabiliriz..
Ne olur, bu konuda da birliktelik yapalım!..
Burada, toplum bilinci çok önemli..
Yazar, gazeteci arkadaşlarımız kadar, sivil örgüt temsilcilerimiz ve vatandaşlarımızdan da, “bu hassasiyeti” bekliyoruz..
“Yaşatmak adına”, tedbirlerde ısrar etmemizin, anlamı büyük!
Haydi Sakarya, göreyim seni?
Büyüksün Türkiye’m!
Yusuf Cinal yazıyor, 23 Şubat 2023
Yorumlar kapalı.