Sevgili okurlar,
“Sakarya’nın değerleri” konusunda, görüş ve düşüncelerimizi, sizlerle paylaşmaya büyük özen gösteriyoruz..
“Ahde-Vefa” denilen bir kavram var..
Unutmak, es geçmek olur mu?
İşte bu yolda, “Sakarya basının yetiştirdiği, Sakarya Üniversitise tedrisatından geçmiş, Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nde Kültür Daire Müdürü olmuş, birçok kitaba imza attığı gibi, birçok kitabın ortaya çıkmasına katkı sunmuş, valilik ve belediyeler, kaymakamlıklar işbirliği ile “yazarlık atölyeleri” kurmuş, bir değerimiz olan Fahri Tuna’nın çalışmalarına kulak vermek”, boynumuzun borcudur..
Özellikle, mevsim itibarı ile kitapların ele alınabilineceği bir dönümde,” Sakarya Gençliği Yazarlarını okuyor” başlığı altında, “17 Sakaryalı yazarın kitaplarının okunmasını tavsiye eden ve bu bağlamda okullar ile işbirliği yaparak, öğrencileri duyarlı kılan Fahri Tuna’nın çabası, özverisi, bu işe kafa yorması, zaman ayırması”, çok önemlidir, kıymetlidir..
Bu çalışma beni yıllar sonra, Orta ve Lise yıllarına götürdü..
Öğretmenlerimizin tavsiye ettiği ve okul çalışmalarında ödül olarak aldığım kitaplar, ufkumu nasıl değiştirdiğini anımsarım..
Ünlü edebiyatçılarımız, “Mehmet Akif Ersoy, Peyami Safa, Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Nazım Hikmet, Orhan Veli Kanık, Yaşar Kemal..” aklımda kalan yazarlar..
O yıllarda, “yine okul şiir yarışması için Matematik öğretmenimiz Adil Ülgen’in yönlendirmesi ile Halim Yağcıoğlu’nun “Anzelha” şiirini ezberleyip birinci olmam ve bu şiiri ilçede düzenlenen toplantılarda okuduğumu” bilmeyen yoktur..
Zamanın Sakarya Valisi Mustafa Uygur takdirnameli öğrenci oluşumun sevinci, bir başkaydı..
Ne günler, ne temiz günler!
Ardından, Yeni Sakarya Gazetesi’nde,” Bir Geleneği Sürdüren Ozanlarımız” yazı düzisi ile yine Sakarya Valisi Mehmet Aldan’ın takdirine mazhar olmak vardı..
Ozanlarımız, Aşık Yanguni, Deryami ve arkadaşları ile okullarda ve köylerde tertiplediğimiz “ atışma gecelerinin” güzelliği ışığında, merhum öğretmen dostum Zeki Al’ı da anmak gerek..
Akyazı, “o yıllarda kabuğunu kırmak, kültür alanında geri kalmışlığı yenmek için”, büyük çaba içindeydi..
Akyazı Ortaokulunun açılışından sonra, ilçede lise yoktu..
İmkanları olanlar, Adapazarı ve diğer kentlerde öğrenimlerini sürdürdüler..
İmkanı olmayanlar ile ortaokul ile yetinmlek zorunda kaldı!.
Neyse ki, “1973 Yılında Akyazı Lisesi ve ardından İmam Hatip ile Kız Meslek lisesi” açıldı..
O yıllarda, ilçenin eğitim ve öğretim kurumu olarak en gözde okul olan “Konuralp’te okumak, öğretmen olarak görev almak”, gerçekten bir ayrıcalık idi..
Uzatmayalım, “İlçenin karda ilk iz yapanlarından biri olan Yazar Mehmet Niyazi Özdemir’in Akyazı günlerinde, öğrenciler olarak kendisine misafir olur, o yıllarda yazdığı ” Bayram Hediyesi” adlı kitabından bölümleri”, bizlerle paylaşırdı..
Bütün bunları neyi mi yazdım?
Sevgili dostum, yazar kardeşim Fahri Tuna, yine yaptı yapacağını?
Biraz zorraki gibi olsa da, “Sakarya’nın bir başka değeri gazeteci, şair Teymür Ateşli için, bir anma töreni düzenlenmesine öncülük” etti.
Basında da yer alan anma töreni,”Sakarya Gazeteciler Cemiyeti ev sahipliğinde” gerçekleştirildi.
Sevgili Cemiyet Başkanı Sezai Matur ile diğer davetlilerin hazır bulunduğu anma programının moderatörlüğünü, arkadaşımız Hasan Coşkun yaptı..
Ne güzellik!
“Darısı diğer berzah alemine gönderdiklerimizin başına” diyelim..
Onları da, birileri hatırlar inşallah?
Haberini ise, basından lütfen bulup okuyunuz..
Şair, yazar, gazeteci Teymur Ateşli, “Türkiye’de iz bırakan Türk dünyası yazar ve düşünürlerin izinden yürümüş ve Cumhuriyet Türkiyesi’nin geleceği, insanımızın refahı yolunda, cahilliğin yenilmesi için” mücadele edenlerden olmuştur.
Gazetecilik mesleğine aşık olduğum; 1974, 75 ve 76 Yıllarında, yazılarını ve şiirlerini okuma imkanı bulanlardanım..Hatta o yıllar Akşam Haberleri Gazetesi’ni de ziyaret ederek, kendisini görme imkanı buldum..
Bugün, “böyle donanımlı yazarlara ne çok ihtiyacımız olduğu” apaçık, ortada!..
Berzah alemine gönderdiklerimize,” Yüce Mevla’mdan rahmetler, hayatta olanlara ise sağlık afiyetler” diliyorum..
Onların bugün hatıralarını yaşatmak, yaşamak ve izlerini takip etmek, bizi yanlış götürmez..
Mekanları, cennet olsun!
Yusuf Cinal, 6 Kasım 2025
