Türkiye’nin çeşitli yerlerinden Ankara’ya yürüyen baro başkanları, kent girişinde durdurulmuştu. Başkanların beklemesinde 13 saatin geride kaldığı aktarıldı.
Hükümetin, baroların seçim sistemi ve yapılanmasıyla ilgili yasal düzenlemeden geri adım atması için Ankara’ya savunma yürüyüşü başlatan baro başkanları kente girişlerinde polis engeliyle karşılaştı.
58 baro başkanı ile çok sayıda avukatın Ankara’nın sembolü olarak gösterilen şehre giriş kapısından yürüyerek geçmesine izin vermeyen polis, valilik izni olması gerektiğini aktardı.Ankara’dan gelen son dakika bilgisine göre, baro başkanlarının bekleyişinde 13’ncü saate girdiği aktarıldı. Yağmurun başlaması nedeniyle yağmur altında kalan baro başkanlarına Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yağmurluk verildi.Çadır kuruluyor ve yardımlar sürüyor..
Hükümetin, baroların seçim sistemi ve yapılanmasıyla ilgili yasal düzenlemeden geri adım atması için Ankara’ya savunma yürüyüşü başlatan baro başkanları kente girişlerinde polis engeliyle karşılaştı.
58 baro başkanı ile çok sayıda avukatın Ankara’nın sembolü olarak gösterilen şehre giriş kapısından yürüyerek geçmesine izin vermeyen polis, valilik izni olması gerektiğini aktardı.Ankara’dan gelen son dakika bilgisine göre, baro başkanlarının bekleyişinde 13’ncü saate girdiği aktarıldı. Yağmurun başlaması nedeniyle yağmur altında kalan baro başkanlarına Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yağmurluk verildi.Çadır kuruluyor ve yardımlar sürüyor..
DONK!
Bir ülkede hukukçular, kendi meslek örgütlerinin durumuna müdahaleye karşı çıkıyorlarsa, orada bir durum vardır demektir..
Siyasi iktidar, her şeyi dizayn etmeye kalkarsa, ülkede kaos olur, güven sarsılır, endişe ve kayğı, iç barışın bozulmasına neden olur..
Siyaset herşeyi “ben düzenlerim” diyemez?
Bu ülkede yasalar varsa ki, var, geçerliyse hala geçerli..
O halde, yasal, üstelik anayasadan kaynaklanan haklarını kullanmak isteyenlere neden müdahale edilir ki?
Avukatlar, kendi meslek örgütlerinin geleceğine karar konusunda en etkin kurumdur..
Siyaset, önce kendi işini bir düzeltsin..
Partiler kanunu, seçim düzenlemeleri, seçim barajı ve diğer düzenlemeler yıllardır çözüm bekliyor..
Şimdi barolara çeki-düzen vermek hangi aklın eseri?
Beyler, ülkeye kıymayınız!
Ülkenin kurumları ile bu kadar da mı oynanır?
Bu işin çözümü, birliktelikten, konuşmaktan geçmez mi?
Ne demek, insanları Ankara’ya sokmamak?
Kimin başkentine, kimleri sokmuyorsunuz?
Gelenler cüzzamlı mı?
Öyle olsa bile, kapıların açılması gerekmez mi?
Yazıklar olsun!
BelçikaBelHaber
Bir ülkede hukukçular, kendi meslek örgütlerinin durumuna müdahaleye karşı çıkıyorlarsa, orada bir durum vardır demektir..
Siyasi iktidar, her şeyi dizayn etmeye kalkarsa, ülkede kaos olur, güven sarsılır, endişe ve kayğı, iç barışın bozulmasına neden olur..
Siyaset herşeyi “ben düzenlerim” diyemez?
Bu ülkede yasalar varsa ki, var, geçerliyse hala geçerli..
O halde, yasal, üstelik anayasadan kaynaklanan haklarını kullanmak isteyenlere neden müdahale edilir ki?
Avukatlar, kendi meslek örgütlerinin geleceğine karar konusunda en etkin kurumdur..
Siyaset, önce kendi işini bir düzeltsin..
Partiler kanunu, seçim düzenlemeleri, seçim barajı ve diğer düzenlemeler yıllardır çözüm bekliyor..
Şimdi barolara çeki-düzen vermek hangi aklın eseri?
Beyler, ülkeye kıymayınız!
Ülkenin kurumları ile bu kadar da mı oynanır?
Bu işin çözümü, birliktelikten, konuşmaktan geçmez mi?
Ne demek, insanları Ankara’ya sokmamak?
Kimin başkentine, kimleri sokmuyorsunuz?
Gelenler cüzzamlı mı?
Öyle olsa bile, kapıların açılması gerekmez mi?
Yazıklar olsun!
BelçikaBelHaber