KABAK Sakarya’nın milli ürünlerinden biridir.. İl genelinde üretimine büyük önem verilen kabak ile ilgili olarak basında çıkan haberlere, Sakaryalı Portre Yazarı Fahri Tuna’dan itiraz geldi..
Edebiyatçı, gazeteci, yazar Fahri Tuna; “Kabağın başkenti Adapazarı, evet. kabaktan 9 çeşit tatlı yapılır. Ama bu haberde ciddi ve maddi bir hata var dostlar. Susarsak çığ gibi büyüyerek yayılacak bu yanlış/hata: bu fotoğraftaki kabağın adı “balkabağı” değil zinhar.
Bunun adı “akkabak”, akkabak’tan, lokantalarda yediğiniz, gerçek Adapazarlıların ‘toplu gabak’ dediği ve misafire çıkartmaya utandığı, günlük, ev halkına yedirdiği tatlı yapılır.
Turuncu/kiremit rengi ve oval olan balkabağından ise, ‘gıvırma’ ve ‘pirinçli gabak’ tatlısı yapılır.
Lütfen şehirlerin/ Adapazarı’nın kültür genetiğine saygılı olalım!.” diyor..
Edebiyatçı ve bölgenin olduğu kadar ülkemizin kültür değerlerine büyük önem veren Fahri Tuna’nın tespiti çok doğru..
Evet, Sakarya’da artık kabağın sadece tatlısı değil, lokumu, böreği de yapılıyor.. Mutfağımızda olduğu kadar günlük yaşamımızda da kabağın yeri bir başkadır..
Tekrar hatırlatalım öyleyse;
“Laf söyledi, bal kabağı..
Bu iş artık kabak tadı verdi..
Kel yayında, kabak anılmaz!
Şeytanla kabak ekenin, kabak başına patlar..
Kabak çiçeği gibi açılmak..
Kabağın sahibi razı değil..” deyimleri neleri anlatmaz ki?
BRÜKSEL HANASI DEĞİL,BRÜKSEL’DE ADAPAZARI KABAĞI?
Sevgili Fahri Ustam!
Brüksel’de bizlerde Brüksel Lahanası değil, Brüksel’de Adapazarı kabağı yetiştirdik.. Bizim gibi bu kabağı yetiştirenlerde çok hani ama, bir Sakaryalı olarak övünmek gibi olması ama üç, dört kabak yetiştirmeyi başardık.. Toprağın bereketi bu, ya hiç yarım bırakmıyor.. Hani derler ya, “ne ekersen, onu biçersin “diye.. Biz ektik.. Brüksel’de oldu..
Tatlısını ve böreğini çok severim..
Dilinde kabak olanlara afiyet olsun!
Ama, Adapazarı kabağı!
Kara kabak ise bu işin emeği!,,
Yusuf Cinal/Brüksel