Babacan: Kimliği teyit edilemeyen cenazeler, hayatını kaybedenlerin sayısına henüz yansıtılmıyor!
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan “Ulaşılan cenazelerden eğer kimliği henüz teyit edilmediyse hayatını kaybedenlerin sayısına henüz yansıtılmıyor. Üzülerek söylüyorum ki rakamlar yükselecek, acı her gün büyüyecek” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Halk TV’de Antakya’daki izlenimlerini aktardı. Babacan, sabah saatlerinde Adana’ya geldiğini, öğlen Antakya’ya vardığını söyledi.
Televizyon ekranlarından anlaşılması mümkün olmayan görüntüler olduğunu belirten Babacan, “Bir binada faaliyet varsa 100 binada yok” dedi. Babacan, “Çünkü depremin büyüklüğü karşısında kamunun ya da sivil inisiyatifin bu enkazı kaldırma kapasitesi çok zayıf” diye konuştu.
Babacan, “İnsanlar çok üzgün, haklı olarak çok kızgın. Temel ihtiyaçlar burada söz konusu. Malatya’da gündüz -5. Gece daha da soğuyor. Isınma büyük ihtiyaç. Bizim Kahramanmaraş ilçe başkanımız kar suyu eriterek ekibiyle birlikte idare etti. Antakya’da telefon sistemi çok zor çalışıyor. Acilen mobil baz istasyonları gerekiyor. İş makinesi gerekiyor yine. Binalar yıkılmış yolları kapatmış, ilerlemek mümkün değil” dedi.
Sosyal medyanın derhal açılması gerektiğinin altını çizen Babacan “Erdoğan’ın bu nefret ve öfke dilini de bırakması gerekiyor” ifadesini kullandı.
“CAN KAYBI ARTACAK”
Babacan “Sözle anlatılması zor, gözle görmeyince de anlaşılması zor olan bu felakette ben milletimize tekrar başsağlığı diliyorum. Ulaşılan cenazelerden eğer kimliği henüz teyit edilmediyse, hayatını kaybedenlerin sayısına henüz yansıtılmıyor. Üzülerek söylüyorum ki rakamlar yükselecek, acı her gün büyüyecek” dedi.
“KİMSENİN TALİMAT BEKLEMEMESİ LAZIM”
Babacan şöyle devam etti:
Sadullah Ergin Hataylı. Eşinin kardeşleri enkaz altında. Sadullah Bey’in kullandığı 2-3 ilacı bugün biz alıp getirdik. Çünkü ilaca ulaşmak ciddi sorun Antakya’da. Yardım geliyor ama yardımın organizasyonu sıkıntı.
Malatya’da bir depo tuttuk. Depoya dolduruyoruz yardımları. Oradan küçük kamyonlarla dağıtıyoruz.
Kim ne ulaştırabilirse ulaştırsın. Vatandaşlarımız en temel ihtiyaçları konusunda destek bekliyor.
Ankara’daki marketlerde gıda rafları boşaldı. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Ama kamunun devleti yönetenlerin insanları dinlemesi lazım. Farklı bir yönetim tarzıyla bu sorunu aşabiliriz. Yönetimin merkezileşmesinin sorununu yaşıyoruz. Çünkü yerel, merkezden talimat bekliyor. Talimat gelmeden harekete geçmiyor. Halbuki yerelin talimat beklemeden harekete geçmesi lazım. 72 saat çok kıymetli. Merkezi yönetim anlayışının hızla değişmesi lazım. Yerele inisiyatif verilmesi lazım. Sistem yanlış.
Kimsenin talimat beklememesi lazım. Yetkinin yukardan aşağıya doğru devredilmesi gerekiyor.