Araştımacı , Gazeteci Uğur Mumcu 28.Ölüm yıldönümünde Almanya’nın Dortmund Atatürkçü Düşüncce Derneği tarafından sanal ortamda düzenlenen bir konferans ile anıldı.
Dortmund Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Ahmet Singör’ün açış konuşması ile başlayan konferansta, İngiltere’den ADD Başkanı Jale Özer, Atatürkçü Düşünce Dernekleri Platformu Başkanı Mevlit Deniz, Prof.Dr. Kemal Arı ile İnter-Media Bruxelles Yayınları Yönetmeni Gazeteci,Yazar Yusuf Cinal birer konuşma yaparak, araştırmacı ,Gazeteci Uğur Mumcu ile birlikte Türkiye’de katledilen aydınların katillerinin bulunamamasını esefle karşıladıklarını dile getirdiler.
Gazeteci,Yazar ve İnter-Media Bruxelles Yayınları yönetmeni Yusuf Cinal,” Maalesef Araştırmacı, gazeteci,aydın kişiliği ile Uğur Mumcu ve aynı yolda yürüyen yoldaşları katledildiler..Katillerini hala öğrenme ,bilme imkanımız olamadı. Devleti yönetenler bu sırrı açıklamada bir çaba gösteremediler ne yazık ki? Ayrıca Türkiye’de zamanlar gazetecilik anlayışları,sorumlulukları da değişti..Kalemini satan,satana..Menfaatten,çıkardan yana taraf olanlar,kalemini,aklını kiraya verenler kadar hala Uğur Mumcu ve arkadaşlarının izinde olanlar,direnenler muhalif gazetecilerin olması yüreğimize su serpiyor..
Bütün bunları iyi anlamalı,anlatmalıyız..Avrupa’da üzülerek ifade edeyim ki, Uğur Mumcu ve arkadaşlarını anmak için Avrupa genelinde büyük etkinlikler,heyecanlar yaşanırdı.Konferanslar,geceler düzenlenirdi. Şimdi Pandemi arkasına sığananlar var..Atatürkçüler Avrupa genelinde kepenk kapatmayı sürdürüyor. Belçika’da böyle bir ekip,böyle bir kadro kalmadı.. Herşeyi başkalarından beklemenin alemi yok..Herkes eline taşın altına kaymalı ve birlik ve beraberlik için Laik,Sosyal Hukuk Devliti’ne, Cumhuriyet’e Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkmalı ve hedeflere kilitlenmeliyiz..”diyerek, konferansı düzenlenen Dortmund ADD Başkanı Ahmet Singör,konferans sanal yönetmeni Tolga Singör ve konuşmacıları,katılımcılara teşekkür etti..
NE NEDİR?
Güzel ülkemizin gerçek vatanseverlerinden birisi olan değerli UĞUR MUMCU’yu, haince ve gaddarca saldırı sonucu kaybedişimizin 28. yılında, sevgi ve saygıyla anıyoruz.
Saygıdeğer Uğur Mumcu, bir araştırmacı gazeteci olarak, sanki kendi yaşamının bir özeti sayılan BİLGİ SAHİBİ OLMADAN, FİKİR SAHİBİ OLUNMAZ özdeyişini bizlere armağan etmiştir.
Yaptığı araştırmalarla, güzel ülkemizin ulusal çıkarlarını gözeten ve korumaya çalışan değerli Mumcu, MOSSAD ile Barzani arasında 70’li yıllardan beri süregelen ilişkiyi açıklayan 7 Ocak 1993 tarihli yazısından sonra öldürülmüştür. Birçok araştırmacıda, AB-D emperyalizminin gerçek amacını ortaya koyan ve bugün de geçerliğini koruyan bu yazı nedeniyle, onun hayatını kaybettiğini ileri sürmektedir.
Bu çağda, ulusal birlik ve beraberliğimizi korumak amacıyla yaptığı bir araştırma ve inceleme sonucunu içeren kendi yazısının, yazarının hayatına mal olması ne kadar acı ve kaygı vericidir!!!
Ne yazık ki bugüne kadar, bu hain ve gaddarca saldırının katilleri hala bulunamamıştır. 30 yıllık süre içinde göreve gelen tüm yöneticilerimizi bir kez daha uyarmak isterim. Muammer Aksoy(1990), Çetin Emeç(1990), Turan Dursun(1990), Bahriye Üçok(1990), Uğur Mumcu (1993), Eşref Bitlis(1993), Ahmet Taner Kışlalı(1999) ve Necip Hablemitoğlu(2002) gibi ulusal değerlerimizi, faili meçhul cinayetlere kurban ettik. Eğer onların katillerini bulamazsak, birilerinin cesareti giderek artacak ve ülkemizin daha birçok önemli değerini yitireceğiz.
Yine onun gerçek değerini ve amacını bilmeyenlere veya unutanlara yeniden anımsatmak için KÖY ENSTİTÜLERİNİN ülkemizin geleceği açısından ne kadar önemli olduğunu vurgulayan bir konuşmasını da dinlemelerini isterim. Araştırmacı bir gazeteci olarak, güçlü öngörüsü ile 2000’li yıllar için ülkemizde oluşacak siyasi ve idari yapıyı ne güzel ifade etmiş. İzlemek için yukarıdaki adresi kullanabilirsiniz.
Umarım, değerli Mumcunun BU ÖNEMLİ UYARISI SONUCUNDA, güzel ülkemizin ulusal birliği ve bütünlüğü, laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti yapısı için kaygı duyan tüm VATANSEVERLER; gereken değerlendirmeyi yaparak, güç birliği zamanının geldiğini ve geçmek üzere olduğunun farkına varırlar.