Yusuf Cinal
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Ah, bu kayıkçı kavgaları?

Ah, bu kayıkçı kavgaları?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sevgili okurlar,
Gözler, “Amerika Birleşik Devletleri’ndeyken(ABD), Türkiye’de ve memleketimiz Sakarya’da olup bitenleri”, es mi geçelim?

Elbette, hayır!
Gazeteler, televizyonlar, radyolar bangır, bangır ve de ballandıra, ballandıra Cumhurbaşkanı AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Devlet Başkanı Donald Trump’un buluşmasına yer verirken, bizler bu konuyu irdelemesek, olur mu?
Öyleyse, vur sazın teline!

Ünlü Halk Ozanı Mahsuni Şerif’in, sazının tezenesi üzerine düşen notaları, hatırladınız mı?
Defol git, benim yurdumdan,
Amerika katil, katil..
Yıllardır bizi bitirdin..”
diye devam eden türkünün ilginç bir öyküsü var ya, artık gerisini size bırakayım dedim!..
Ama, sanal ortamda, ne mi gördüm?
Gelin birlikte okuyalım:
Aşık Mahzuni Şerif’in söylediği “Katil Amerika” diye bir türküsü bulunmamaktadır; ancak, Aşık Mahzuni Şerif’in Amerika’ya yönelik eleştirel veya sert bir tutum sergileyen başka eserleri veya açıklamaları olabilir. 
Bu durum, bir yanlış anlaşılmadan veya farklı bir sanatçının eserinden kaynaklanıyor olabilir. “

Hem vallahi, hem de billahi

HEDEFTE KİM VAR?
Şimdi Ankara’da, Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş için bir itibarsızlaştırma, siyasetten el çektirme, yapılabilinecek bir Cumhurbaşkanlığı seçiminde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu gibi oyundışı bırakılma, siyasal ayakoyunları sahneye konuyor..
William Shakespeare oyunları, bile gölgede kaldı!

“Olmak, ya da olmamak, işte bütün mesele bu” ya?
Bir de, “bir şey olmamışsa, mutlaka bir şey olmuştur” sözümüzü, ceplerden çıkartalım!”
İşin çılgı çıktı ya, “ne hak, ne hukuk, ne adalete riayet ediliyor” diyenler, ne kadar haklı..
Bir bilmecem var, çocuklar?
Haydi, söyle, söyle?
Şimdi, hedefte kim var?

ANKETLERİN DİLİ?
Türkiye’de, “anketlerde dibe vuran bir zihniyete, yeniden itibar kazandırmak, şan, şöhret sunmak, muşruiyet kazandırmak, ABD Başkanı Donald Trump’a nasip olacak denilse”, kimler inanırdı ki?
Anketlerin dili, Gazze’nin fitili?

Vay be?
Nereden, nereye?
Yaparsa, kim yapar?
İşin özü, bu Amerika buluşmalarında, “diplomatik rüşvet önden gitti diyenlere” ne buyrulur?
Ah, be güzel kardeşim!
Sen, bunca yıl Brüksel’de NATO ve AB zirvelerini takip etmedin mi?
Eee, ne oluyi?
Ne olacak, devir ve devran böyle!
“Bas parayı, bul karayı meselesi” vesselam!

Bu ABD Devlet Başkanı Donald Trump’un, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’ye yaptığını, unuttuk mu?
Paran kadar, konuş?
Ya da otur, oturduğun yerde, olacakları izle!

ADI KONULMAMIŞ SÖMÜRGE?
Sevgili Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Özcan Pehlivanlıoğlu, kendi kişisel köşesinde,”Kanaatime göre Türkiye adı konulmamış bir sömürgedir. Belki ağır bir söz ama belirtiler bize bunu hissettiriyor.

Türkiye’nin altında neler var bizden başka herkes biliyor!

Yeni mi?

Hayır, yüz yıllardır böyle!

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Eskişehir Beylikova sahasında yaklaşık 690–694 milyon ton cevher bulunuyor.
Bu miktar, 800 milyon tonluk rezerve sahip Çin’deki Bayan Obo sahasının ardından, dünyanın en büyük ikinci rezervi olarak gösteriliyor.

Şimdi, bu rezervin Trump-RTE buluşmasında önemli başlıklardan biri olacağı söylenip durdu!

Tarih boyunca, çoğu kez böyle oldu…

Osmanlı, maden sahalarını arama ve işletme haklarını yabancılara verdi.
Örnek mi?

Sadece Muğla Fethiye’de bulunan krom madenlerinin hikayesine bakın konu anlaşılır…” diye güne not düştü..
He iyi etti, ne?

Yazı ibretlik ve derslik, hatta tezlik!

ALPERTUNGA ÖLDÜ MÜ?
Gazetelerde, radyo ve televizyonlarda, bu tarihi buluşma ile söylenenler, yazılanlar, elbette tarihe notlar olarak düşüyor..

Ama, “Türkiye, Türk Milleti, bu buluşmadan, ne kazanıp, ne kaybedeceğini” hesapladı mı?
Neymiş?
Türkiye’de olup bitenleri, artık bilmeyen kaldı mı?
Hani, o tarihi Türk şiirinde Alpertunga’ya sesleniş var ya, aynen öyle?

“Alpertunga oldü mi,
Issız ajun kaldı mı?
Şimdi yürek yırtılır..”

İşin doğrusu, “tarihin derinliklerinde bile, yiğitlerin, kahramanların ve hatta Alpertunga’nın ölmediğini” biliriz..

KAYIKÇI KAVGALARI?

Hangi millet, kahramanlarını öldürür ki?
Ya, kötü dünya?
O da bize miras kaldı, nasıl yürekler parçalanmasın?!

Evet, “Gazze yolundaki SUMUD Filosu’na yönelen saldırılardan sonra, İspanya cesur bir kararla, koruma için donanmaya ait bir gemiyi” yola çıkardı.. Diğer ülkelerde, bu sese katıldı..
Bizden, tısss yok!
“Yaşa, varol Donald Trump!

Seni gidi, Netanyahu seni!
Bizim ordan bir geç te, görürsün gününü?”

Biz, bu kayıkçı kavgalarını, çıkışlarını çok gördük, çook!

SABRIN SONU?
“Sakarya’nın yolları taştan, sen çıkardın beni baştan!”
Al sana, bir tokat!
Pardon, bu Adana türküsü değil miydi?
Bu sefer, acılı Adana yerine, soslu Adapazarı Köftesi!

Tercih ,bu ya?
Şu Sakaryasporlu Caner’ de, çok oluyor hani!
Takım arkadaşına, “o sille tokatı”, niye attı ki?
Hani, “sabrın selameti” vardı?
Bakalım, “Türk Milleti’nin, bu olup bitenler sonrası merak edilen sabrı”, kendini nasıl gösterecek?
Putinvari mi?
Trump usulü mü?
Vallahi, “test eden” yandı da!
Hayırlısı!
Unutmayınız ki, “sabrın sonu selamettir” diye biliriz!
Yusuf Cinal yazıyor, 27 Eylül 2025



Ah, bu kayıkçı kavgaları?
Yorum Yap