Yusuf Cinal
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Akyazı rüzgarları?

Akyazı rüzgarları?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sevgili okurlar,
Karasu ilçemizden sonra, memleketim Akyazı’ya da uğrayarak sevdiklerimiz ile buluştuk, dertleştik, hasret giderdik..
Konu ister istemez, oradan, buradan derken, siyasete, yani yönetime, seçtiklerimize geliyor!?..
Şöyle, böyle AK Parti siyaseti ile Sakaryalılar, mevcut iktidara hep destek veren ve iyi, ya da kötü kararlar bağlamında sandığa giderek, desteğini esirgemeyen iller arasında, yer alıyor..
Evet, “kapı kapı dolaşan ve sandığı patlatan iller arasında yer alan Sakarya’da” oy patlaması yapan ilçelerden birindeyim?..
“Söz belediyeden, belediye yönetiminden ve başkanlardan” açılınca, bir arkadaş zamanın Akyazı Belediye Başkanı merhum Ahmet Sarıçizmeli’yi anarak, “ Merhum başkan, halk ile öyle iç içeydi ki, rakipleri okumuş, akademisyendi ve onları yenmeyi başardı ve ilçeyi uzun yıllar yönetti.. Hem ilkokul diploması bile yoktu” diyerek, söze başladı..
O yılları, bilmez miyim?

KÖYLER, MAHALLE OLDU YA?
Akyazı Ortaokulu, Akyazı Lisesi ve Akyazı İmam Hatip, Akyazı Kız Meslek Lisesi ve Konuralp İlokulu ve diğer okulları ile “Akyazı, Cumhuriyet’in, Atatürk Türkiye’sinin” kalelerinden biriydi…
Orhan Gazi’nin komutanlarından Konuralp’in Osmanlı topraklarına kattığı bu ilçede, “var olmak kavgası verenlerin torunları, mirasçıları bugünlerde” ne yapıyor acaba?
İlçenin birçok köyüne, pardon mahallesine giden yollar, delik deşik!?
Ne çabuk ta “köyleri”, bir çırpıda “mahalle” yaptık, ne çabuk?
Oturduğumuz ıhlamur ağacı gölgesinde, “serin Akyazı rüzgarları” bekliyoruz!..
Esen rüzgarlar, alev topu sıcaklıkları yüzümüze vuruyor..
Karasu sahilinde, bu yılda güneşe teslim ettiğim ayaklarımın yanıklığını, serin sularda arıyorum..
Bir çil horuz, karşıdan gelen sese, alabildiğince yüksek telden karşılık veriyor..
Öürüüörüüüü!
Gel, bili, bili, çil horozum!
Hariçten gazel okuyan, okuyana?

KARAÇALILIK VE ALAĞAÇ GENÇLERİ?
Konuk olduğumuz evin sadık köpekleri Pamuk ile Fındık, küçük minik arkadaşları kedicik ile oyunda, oynaştalar..
Gözlerim aşağıda uzanan “ çukur” dediğimiz düzlükte..
Altında buluştuğumuz çınar ağaçları, terk edilmişliklerin yalnızlığı içinde, kara dikenlere eşsiz gölgeler sunuyor!..
Kara, maviye çalan dikenlere!
Hey gidi gençlik, hey?
Karaçalılık ve Alaağaç gençlerinin buluştuğu, karşılıklı çekişmeli maçlar yaptığımız bu alanda, şimdi terk edilmişlik kol geziyor!
Karşıdan çıkagelen Enver ve Sebahattin kardeşler, beriden gelen Aytekin Burak Ay ve oğulları ve büyüklere saygı, küçüklere sevgiyi düstur edinmiş genç arkadaşlarımın, “daha dünde kalan izlerini aramak bile” ne güzel!..

DOĞALGAZ GELECEK DİYE?
Farklı bir rüya aleminden, yıllarını vatandaşa hizmete adamış, muhtarlık yapmış bir büyüğümüzün sözü ile irkiliyorum;
“Kardeşim böyle yönetim mi olur.. Mezarlık bitimine kadar yolu yapıyorsun? Sonra bizim sınarlara gelince, yol yapımı duruyor? Bizler uzaylı mıyız, cüzzamlı mı? Ne oluyor Allah aşkına? Bu yolu,  köy yolu ile buluştursanız, ne kaybedersiniz ki?
Anlamış değilim!?..
Doğalgaz gelecek diye farklı bir sevinç var, Akyazı’nın köylerinde….
Yollar, delik deşik!
Bir kısım evlere, doğalgaz bağlantısı yapılıyor..
Ama, aynı alan, aynı mekan içindeki, bir kısım evlere bağlantı yok?
Niye ki?

İMARI MI YOK?
Neymiş, imar yokmuş?
Vatandaş,” senin imarını, mimarını mı” dinler?
Niye, gereken yapılmamış?
Hizmeti vatandaşa götürmek, esas değil midir?
Biz yaptık oldu, bitti mi yani?
Bu ne adaletsizlik, eşitsizlik?
Gel de böyle yanlışlara, ihmallere isyan etme..”
sitemlerine herkes katılıyor?..
Siyasette, sorumluluk esastır!
Bir köye, elektrik ve doğal gaz ve su veriyorsanız, herkese eşit, adil dağıtımı gerçekleştirmeniz gerekir..
Eee imar yok?
İmar yoksa, bu ihmali, bu yanlışı düzeltmek, gereğini yapmak, yöneticinin boynuna borçtur!
“Verir kararı, basar imzayı, üstlenir sorumluluğu ve herkese, eşit, adil hizmetin dağılımının sağlanmasına”, önderlik eder!..
Sorumluluk üstlenmiyorsa, çözüm için gereken adımı atar!?
Onu da yapamıyorsa, yapılması gerekeni yapar?
Esas olan, “vatandaşa hizmet” değil midir?

LİSEMİZ YIKILALI?
Yıl 2023, Akyazı’da bunlar konuşuluyor..
Gölgesinde bir ıhlamurun..
Az ötede çil horozun, sunduğu muhteşem konser!
Akyazı’dayız, gün akşam oluyor..
Güzellikler gölgesinde, sorunlar dillendiriliyor..
“Sıralarında dirsek çürüttüğümüz, öğretmenlerimize kulak kesildiğimiz, bahçesinde arkadaşlarımız ile buluştuğumuz, nefes alıp verdiğimiz Akyazı Lisesi yıkılalı”, kaç yıl oldu?
Ve sokaklarında Akyazı’nın, kaç isim silindi, kaç isim?
“Sarıçizmeli Sokak, Necati Temel Sokak, Hasan Cavit Sokak..” levhaları, yerinde duruyor mu acaba?
Numaraladık mı sokakları?

BİLMEM ANIYORMUSUN?
Ya kütüphanesinde,” Mehmet Niyazi Özdemir’in kitapları ve yazdıklarımız..”, okunuyor mu?
Köylerinde, halı, kilim dokunuyor mu?
Sorumlulardan, sorumlulukları soruluyor mu?
Yoksa, belli kesim korunuyor mu?
Nostalji bu ya?
“Gölgesinde mevsimler boyu oturduğumuz
Hep el ele vererek hayâller kurduğumuz..
Kimi üzgün, kimi gün neş’eyle dolduğumuz..
O ağacın altını, şimdi anıyor musun?
O güzel günler için, bilmem, bilmem, bilmem, bilmem, yanıyor musun?
Bilmem yanıyor musun?”

Yusuf Cinal yazıyor, 6 Ağustos 2023








Akyazı rüzgarları?
Yorum Yap