Bakalım, nelere tanıklık edeceğiz?

Sevgili okurlar,
Yaz mevsimi ile birlikte,” serin ve turistik değeri olan alanların pazarlanması ve değerlendirilmesi” konusunda, başta resmi kurum ve kuruluşlar kadar, bizler de, üzerimize düşeni yapmalıyız..
O sözü edilen “marka şehir” için, bugüne kadar, “ne laflar ettik, ne projelerden söz ettik, ama bir arpa buyu mesafe” alamadık!
Üzüntü verici elbette!
Bir kentin, “hak ettiği değeri bulamaması ve turizm pastasından, hak ettiğini alamaması” gerçekten manidar!
Sakarya’nın, “coğrafi açıdan olduğu kadar, ulaşım ve strajik önemi ile birlikte yeşili, karası, nehirleri, denizi, gölü, yaylaları, subasar alanları, nazar boncuğu Sapancası, Sakarya nehri, dere içleri, tarihi dokusu ve diğer güzellikleri hakkında, yeterince yazı, resim ve hikaye ortaya” koyamıyoruz?
Neden acaba?

HAKLARINI TESLİM ETMEK GEREK?
Sakarya’da görev alanların, “nasıl olsa, geçici bir görev ile geldiği kente, imza atması”, gerçekten zor..
Ama, “bunu başaran valilerimiz, kaymakamlarımız” yok mu?
Olmaz mı?
Sakarya ile adı öne çıkan, “çok valimiz, kaymakam ve yöneticilerimiz” var..
Haklarını, teslim etmek gerek!
Değişime rağmen!
Belçika’dan kadim dostum İbrahim Çallı telefon etti..
“-Yusuf Hocam, Sakarya il sınırlarına girdik.. Bu kentin güzelliklerine tanıklık etmek, toprağına, taşına dokunmak ve buranın suyunu içmek isteriz.. Nereleri tavsiye edersiniz” diye, mesaj attı..
Kendilerini buyur ettikten sonra, “bu mevsimde hemen akla, Karasu, Kaynarca, Kocaali ilçelerimizin Karadeniz’e kıyılarını” önerdim..
“Deniz, kum, güneş ve her keseye uygun pansiyon, restoranları”, ne güne duruyor?

SAKARYA, SAKARYA!
“Sakarya’nın Karadeniz ile kucaklaştığı Yenimahalle, Longoz, Maden Deresi ile birbirinden güzel köylerimiz sizleri misafir etmeye” hazır!..
Eğer otoban üzerindeyseniz, “zahmetsiz Sapanca Gölü kenarı otelleri, bungalovları, Arifiye İl Ormanı, il merkezi, Jüstinyanüs tarihi köprüsü, teleferiği ile Kırkpınar, muhteyem tarihi dokusu ile Alifuatpaşa, Pamukova, Geyve ve Taraklı” emrenize amade!
Ya, yaylalarımız?
Günü birlik olsa da, “Keremali, Acelya, Sultanpınar, Davlunbaz, susuz yaylaları, alabalık çiftlikleri ile ünlü dağ restoranlarını da”, saymazsak olmaz!
Burada, “bu güzelliklerden faydalananların da bir çabası var mı” diye, sormadan edemiyorum?

SAKARYA’DAN NEMALANANLAR?
“Sakarya’nın güzelliklerini, doğasını, tarihini, imkan ve kabiliyetlerini pazarlayanların, bu alandan yararlananların propagandaları” yeterli mi?
Dikkat ettim, “Sakarya il genelinde birçok şubesi olan marketlerden biri, bir tek gazeteye ilan” vermiş?
“Ürünlerini, ucuzluğu ve bolluğu paylaşıyor” güya!?
Kim akıl vermişse, “reklam ya”, seçimi böyle yapmışlar?
“Kendilerinden iyi bilecek değiliz ya, bu kente katma değer katan, kültür hizmeti veren ve sosyal kültürel olguya büyük hizmet veren gazeteler”, niye küçümsenmiş ki?
Demek ki, Sakarya’da anlayış bu?
Diğer gazeteler, okunmuyor ki?
Sevsinler sizi!

“VİLLA VE DAİRE ALACAĞIM?”
Uzatmayalım, Belçika’dan yine bir başka dostum, kızım aracılığı ile bana ulaştı..
“-Yusuf Kardeşim, kızınız vasıtası ile arıyorum.. Size Brüksel’de ulaşma imkanımız olmadı. Ancak Sakarya’dayız..Karasu ve Kocaali’de tatil amaçlı, geleceğe yatırımı içeren bir villa, daire almak istiyoruz.. Yardımınız ve bölge için bilgilerinizi bekliyoruz” diye istekte bulundu..
Onlara, dilim döndüğü kadar, “Karasu ve Kocaali sahillerini, son yıllarda bölgenin İstanbul’un Bodrum’u olarak anıldığını, deniz, kum ve güneşin yanı sıra, diğer imkanlarını da”, anlattım..

BİLGİ YARDIMI İSTEDİM?
Hatta, bu konunun uzmanı arkadaşım Erdal Bıçakcı’dan, sevgili eğitimci dostum Cafer Özden’den yardım istedim..
“Sakarya’ya, bölge insanına, müteşebbisine, iş insanına” böyle de hizmet edilir..
Son olarak, “bugün sevgili Bizim Sakarya Gazetesi onursal başkanı Adnan Y.Yüksel, Sevgili Portre Yazarı Fahri Tuna ve sevgili gazeteci dostum Şaban Mergül ile Alifuatpaşa, Geyve ve Taraklı”, ziyaretgahımızda bulunuyor..
Gezelim, görelim, yiyelim ve sizlerle paylaşalım..
Hele de, bilgi paylaşımı, çok önemli…
Bakalım, nelere tanıklık edeceğiz?
Yusuf Cinal yazıyor,10 Temmuz 2025