Sevgili okurlar,
Zaman akıp giderken, sevdiklerimizi de bir bir kaybetmenin üzüntüsü içinde sarsılıyoruz!
Şimdi ki genç nesile “Cüneyt Akın” adını sorsanız, nereden bilecekler?
Takılmışlar bir “dijital teknoloji arkasına”sürükleniyorlar?
Nereye bilen var mı?
Bu nedenle bizim nesil, bu “dijital gençlikten” daha şanslıydı..
Zira güzelliklere zaman ayıracak vaktimiz çoktu!
Mesela, bugünün gençleri arasında “sinemaya, tiyatroya, konferansa, panele, bir sergiye, bir müzeye” vakit ayıracak kaç genç bulabilirsiniz?
Haksızlık etmeyelim, “içlerinde gerçekten sinemaya, tiyatroya gönül veren, konferansa, panele ve müzelere ilgi duyan çok gencimiz var” elbette..
Kimleri kastettiğim anlaşıldı herhalde?
Ama ya “genel” durum?
VEFATI ÜZÜNTÜ YARATTI!
İşte bu “genel durum”, bizleri ziyadesiyle düşündürmeli..
Pandemi(Cuvit 19) salgın döneminde eğitim epeyce sallandırıldı! Adına “uzaktan eğitim” denilen yeni uygulamalara başvuruldu..
Ne kadar başarılı olundu bilmem ama, tableti olmayan gençlerin sesi hala kulaklarımda!
Hatta internet çekmeyen yörelerde, bir telefon direğindeki ışığın altında ders yapan öğrencilerimiz bile vardı!..
Uzatmayalım, sevgili sinema sanatçısı, bir emekçi, aslında bir doktor olan ve asıl adı Fahrettin Cüreklibatur olarak bilinen Cüneyt Arkın’ın vefatı, güne üzüntü yansıttı..
Cüneyt Arkın’ı bilenler, tanıyanlar, sevenlerin üzüntüsü, televizyon ekranlarına, gazetelere haber oldu..
O DA BİR GURBETÇİ!
Cüneyt Arkın ile “bizim Avrupalı Türklerin kesiştiği önemli bir ayrıntı” var..
Onu paylaşmadan detaya inmek istemiyorum..
Cüneyt Arkın’da,” elinde tahta bavulu ile gurbetin yolunu” tutanlardan..
Yani İstanbul’a, Yeşilçam’ın kapısını çalan gurbetçilerimizden biri..
Öyle ya Eskişehir’den, İstanbul’a çalışmak için giden bir emekçi Cüneyt Arkın!..
Sizin gibi, bizim gibi!
Hiç değişmedi!
YANDAŞ OLANLARDAN DEĞİLDİ?
Sinemanın, oyunculuğun, insanlığın, güzelliğin hakkını verenlerdendi Cüneyt Arkın!
“Ne yandaş oldu, ne akil” ne de, ona, buna alet oldu!
Hep Türk Milleti’nin yanında oldu..
Cüneyt Arkın’ı, liseli arkadaşlarım ile filmlerinden tanıdık, sevdik..
HEPİMİZ KARDEŞİZ FİLMİ?
Akyazı Altındere kasabasında Hülya Koçyiğit ile “Hepimiz Kardeşiz” filminde başrol oynuyordu..
Filmde bir öğretmeni canlandıran Hülya Koçyiğit’e, yardım elini uzatan, cahilliğe meydan okuyan, bir köy dilikanlısı rolündeydi..
“Bir köyde, küçük minik yüreklere, ilmi, bilimi, insanlığı öğreten öğretmenlerimizin hikayesinde” başrol oyuncuydu..
BİZ BU SANATÇILAR İLE OLGUNLAŞTIK!
Cüneyt Arkın, Ayhan Işık, Tarık Akan, Yılmaz Güney, Yıldırım Gençer, Erol Taş, Ediz Hun, Göksel Arsoy, İzzet Günay, Kadir Savun, Ahmet Tarıktekçe, Nejdet Tosun, Fikret Hakan Türkan Şöray, Filiz Akın, Fatma Girik, Muhterem Nur ve o neslin filmlerini nasıl da sevgi ile itina ile izler, almamız gereken dersi alırdık..
YILDIRIM GENÇER VE AYŞEÇİK?
Hemşerimiz sevgili merhum Yıldırım Gençer’in, biz Akyazılılar için önemli bir yeri var..
Hele de o dönemin minik yıldızı Ayşeçik(Zeynep Değirmencioğlu) ne çok sevilirdi..
Akyazı Lisesi’nde müdür vekili olarak görevdeyim.. Merhum sinemanın karakter oyuncusu Yıldırım Gençer, Kuzuluk kasabasında film setinde arkadaşları ile ter döküyor..
Gidip kendisini Akyazı Lisesi’nde,” öğrencilerime bir konferans vermesi için davet” ettim..
Hoşgörüsü ile hemen kabul etti ve Akyazı Lisesi’nde Yıldırım Gençer ile arkadaşlarını konuk ettik..
Ne hoş, ne güzel bir gün idi!..(*)
O yıllar sinema sanatçısı olmak için evlerinden kaçıp İstanbul’a giden ve kötü yola düşen gençleri uyardı Yıldırım Gençer..
“Taş yerinde ağırdır” diyerek, “bulunduğunuz yerde, yani okulunuzda tiyatro ile başlayarak,s inemaya adım atabilirsiniz.. Kabiliyetiniz varsa, sinema sizi gelip bulur..” diye, yol gösterdi..
Allah, gani, gani rahmet eylesin!
CÜNEYT ARKIN’I BELÇİKA’YA DAVET ETTİK!
Yıllar sonra bir başka “sosyal hizmet” konusunda, bu defa Cüneyt Arkın’ın kapısını çaldık..
“Zamanın Brüksel Başkonsolosu Kaya İnal, Brüksel Büyükelçisi Güner Öztek’in de katkıları ile Cüneyt Arkın’ı, Belçika Türk Koordinasyon Kurulu’nu oluşturan arkadaşlarımız Enver Arslan, Kenan Dağgün, Ahmet Fener, Mehmet Özçelik ve diğerleri ile” Brüksel’e davet ettik..
“Türk Mahallesi” olarak adlandırılan “Schaerbeek Welko Üniversitesi” salonlarında Cüneyt Arkın’ı büyük bir kalabalık karşıladı.
Merhum, güzel insan sinemanın emekçisi, Türk Milleti’nin iftihar kaynağı Cüneyt Arkın, orada gençlere, “Uyuşturucu ve kötü alışkanlıklar” hakkında, bir konferans verdi..
Resimler çekildi, dostluklar pekiştirildi, Brüksel gezildi..
Belçikalı Türkler olarak, Cüneyt Arkın’ı ağırlamanın büyük bir mutluluğunu yaşamıştık..
Daha sonra kendisi ile Hürriyet adına bir de röportaj yapma imkanı buldum.”.O’nunla sinemayı, sanatı, sinemanın içinde bulunduğu durumu, gelişen teknolojiyi konuşup, gençlere olan nasihatlerini” okurlar ile paylaşmıştık..
Elbette bunlar güzel hatıralar, yaşanmışlıklar..
SİNEMANIN EMEKÇİLERİ?
Sinemanın emekçilerini gerçekten bir bir kaybediyoruz!
Onların, bizlere sinema aracılığı ile verdikleri çok şeyler var..
Bizler,”Akyazı Sayılı ile Ünlütürk sinemalarında”, onların filmleri ile büyüdük ve onlardan çok şey öğrendik..
Elbette onlar için bizim de yapacaklarımız olmalı?
Mesela, “Sakarya’nın sinemadaki değeri Yıldırım Gençer için en azından Kuzuluk mahallemizde birşeyler yapabiliriz” diye düşünüyorum..
Ailesi var elbette!
Bu işi ailelerden önce, “o yörenin mülki idaresi, belediye başkanı, sivil örgütleri düşünmeli, planlamalı” diye düşünüyorum..
Bizim Sakarya Gazetesi’nde her hafta vizyona giren filmlerin adları yer alıyor..
NEDEN DÜZENLENMESİN SİNEMA GÜNLERİ?
“Sinema” gibi önemli bir kaynak, insanımızın eğitiminde hala önemli bir eğitim aracı olarak önümüzde duruyor..
Mesela “ Akyazı Yıldırım Gençer Sinema Günleri” düzenlenemez mi?
Bu bağlamda Yıldırım Gençer ile kamera karşısına geçmiş olanlar, onu tanıyanlar, aileden birileri de bu bağlamda “düzenlenecek bir panelde, konuşmacı olsa” güzel olmaz mı?
Bunun için illada “sinemayı, tiyatroyu” sevmeniz mi gerekli?
İşte size sanatsal bir organizasyon ve proje!
Hatta, bu projenin bir bölümüne,”Ayşeçik’i, Ömerçik’i, İnan Kıraç ve diğer sanatçılarımızı da” katabiliriz..
İyi olmaz mı?
Bu vesile ile aramızdan ayrılan sevgili, merhum Cüneyt Arkın’a ve diğer sanatçılarımıza Yüce Mevla’mdan gani, gani rahmetler , hayatta olanlara sağlık ve afiyetler dilerim.
Mekanları cennet, sevenlerinin başı sağolsun!
(*) Bakınız, Hakikatin Peşinde Bir Ömür Yusuf Cinal kitabı..
Yusuf Cinal yazıyor, 29 Haziran 2022 Brüksel
Yorumlar kapalı.