Biraz Trabzon, biraz Sakarya veDemirel’in fötr şapkası!

Sevgili okurlar,
Türkiye seçime gidiyor..
İktidar partisi ve ortakları ile muhalefet cephesi ve ortakları alanlarda..
Alanlar şenleniyor..
Alanlar şenleniyorda, yasaklarda art arda geliyor..
İşe ara sıra AFAD’da metorolojik sunumları ile katılıyor..
“Bugün Trabzon ve çevresinde büyük bir fırtına beklentisi var..
Kapıyı, bacayı kapatın, gerekirse evinizde ateş yakmayınız, hatta sokağa çıkmayanız..
Ağaçlar devrilebilir, çatılar uçabilir!”
Espriyi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu patlattı..

ULA BİZİM TEMEL?
“Ula bizim Temel fıkraları bile daha tutarlı” diyerek, estirilen “korku rüzgarlarını ve engellemeyi” ti’ye aldı..
Yani “güldür, güldür şovda” bile, böyle bir espriye rastlamadık..
Hazır, bir replik size!
Biraz Trabzon’a gidelim mi?
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Trabzon’un evladı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, gerçekten Trabzon’a bir çıkartma yaptı..
Nasıl yanı?
Pekala, yerel yöneticilerin beceriksizliğinden, Millet İttifakı, Cumhur ittifakı’na iyi bir gol attı..
Millet İttifakı, mütevazi bir iftar yemeği ile vatandaşlarla buluşacaktı.. Yer gösterildi,s onra  “ olmazzz” ile çadır kurulması yasaklandı ve iş miting düzenlenmesine evrildi..

TRABZON DEYİP GEÇMEYİNİZ?
Trabzon deyip geçmeyiniz?..
İktidar partisi yani AK Parti’nin kalesi Trabzon!..
Hem oy oranı ve hem de 4 Bakanı ile Rize’yi bile geride bırakan bir il olarak bilinir Trabzon..
“Millet İttifakı”, yerel yöneticilerin “hatasını çok iyi pasa ve ardından gole çevirdi” diyenler çok haklı..
Trabzon, unutulacak gibi değil?
Cumhurbaşkanı adayı ve Trabzon’un evladı, insanımız ile buluştu..Çiçekler sunuldu, şapkalar giyildi, Trabzonspor kaşkolu takıldı ve en önemlisi, “Atatürk Türkiye’sinin giyim kuşam sembolü şapka” takıldı..
“Şapka takanlar alanda, fes takanlar nerede” diye tempo tutuldu?..
Bunları neden mi anlatıyorum?

HA TRABZON, HA SAKARYA?
Trabzon ile Sakarya’nın birbirinden çok farkı yok..
Şöyle Sakarya geneline iyi bakınız,  Karadeniz kökenliler, “yani Trabzonluları birçok etkinlikte, sosyal, sportif faaliyette”, önde görebilirsiniz..
Hatta, “Sakarya’da Trabzon adına yöresel bir derneğin varlığını da” bilmeyen yok..
Sakarya’da yayla şenlikleri bile, Karadeniz yayla şenliklerini aratmaz..
Yine Trabzon’a gelecek olursak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisi hakkında açılan davaya, verilen yasaklara sözü getirerek, “ siz kiminle dans ediyorsunuz..İmamoğlu dik oynar horonu” diye önemli bir mesajda vermeyi ihmal etmedi..
Trabzon böyle idi, ya diğer iller..

SEÇİMİ GAPTIRMAM?
Şimdiden Başkan Ekrem İmamoğlu’nun, bu seçim sürecinde “ en çok çalışan ben olacağım” dedi ya, aynen öyle, ilden, ile, mitingten, mitinge koşuyor..
Burdur’u sallayan İmamoğlu, bir zamanlar “Çoban Sülü” diye ünlenen, halkın bağrından çıkan türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanı, cumhurbaşkanı barajlar mimarı Süleyman Demirel’in memleketi Isparta’da yine sevenleri ile yani “Millet İttifakı” taraftarları ile beraberdi..
Elin de merhum Süleyman Demirel’in, “Gaptırmam” dediği “fötr şapkası” vardı..
Trabzon’da şapka, Isparta’da fötr ha!
Evet,” ne  Gabı, ne şapkamı gabtırmam” diyen Demirel gibi, Başkan Ekrem İmamoğlu’da Isparta’da “ bu seçimi gaptırmayız” mesajı verdi..
Birden eski günlere gittim..

AKYAZI VE FÖTR ŞAPKA?
“Hakikatin Peşinde Bir Ömür” adlı kitabımda anlattığım, Akyazı’nın zamanın bıçkın delikanlılarını anlatırken, “ Onlar Cumhuriyet’in gençleri, Akyazı delikanlıları, fötr şapka takar, ütülü pantalon giyip, kıravatlı bir şekilde, sokağa tertemiz çıkarlardı..
Büyüklere saygıyı, küçüklere sevgiyi ihmal etmezler”diye yazmıştım..
Zamanın milletvekili adaylarından merhum Müslihettin Gürer’in mektubunu alan kayınpederim, Akyazı Karaçalılık Köyü Muhtarı Mehmet Nuri Çetin, mektubu açıp, okur ve siyaseten, kendisine gösterilen ilgi ve nezaketi anlatırdı..

İSTEMEZÜK PANKARTI?
Şimdilerde ise, Akyazı’nın köylerinde “istemüzük” pankartı açılıyorsa, “zamanın, insanımızın, anlayışları nasıl değişdiğini anlatmamıza” gerek var mı?
Bizim Sakarya Gazetesi’nde bile yer alan yazılarımıza, “en büyük tepkinin, hazımsızlığın, çekememezliğin memleketim Akyazı’dan geldiğini söylesem” inanmazsınız değil mi?
Güya,cehaletlerini,beciriksizliklerini,pısırıklıklarını bu şekilde örtecekler?
Ama, bizi takip eden, bizimle birlikte memleket meselelerine kafa yoranlar da az değil hani..
Sağduyunun temsilcileri bunlar..
Aydınlık Türkiye’den, hesap verebilirlikten yana olanlar, eşit, adil bir yönetim beklentisi içinde olanlar elbette..
Teslimiyeti, yani biata karşı bayrak açanlar..

ALAAĞAÇ DELİKANLILARI?
Ne büyük değişim ya?
Şöyle, sadece Akyazı Alaağaç Köyü’nde, “fötr şapka takanları saysam, ne mana ifade eder” diyenler çıkar..
Ama, “bugün Akyazı’da fötr şapka takanları mum ile aramanız bile”, fayda etmez!..
Sadece Akyazılı olup, “Ankara’dan  İYİ Parti listelerinden aday adayı olan Özbek Acar’ın fötr şapkalı resmi”, beni eski günlere götürdü..

“KİTAP OKUMAYINIZ” TAVSİYESİ?
Bugünün gençleri, blucin kot pantalon gıçlarında, bir kucak sakal ile televizyon dizileri ile yarıştalar!
Bazılarının ellerine pala alarak, insanımızı nasıl kovaladığını, hatta “kitap okumayınız” diye nara atanları görmek insanı nasıl da üzüyor, nasıl?..
“Cehaletin pirim yaptığı bu yıllarda”, ne alatırsan, anlat, “ baba bu kulağımdan girdi, bu kulağımdan çıktı” diyenlerle aynı havayı bile solumak züldür!..


DEMİREL’İN FÖTR ŞAPKASI?
Memlekette seçim rüzgarları esiyor ya,  “merhum eski Başbakan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in fötr şapkasından söz etmişken”, Sakarya’nın gerçek aydını meslektaşım, dostum, büyüğümüz merhum Abdullah Çelik Hoca’yı anmamak olur mu?
Demirel’in bir Sakarya gezisinde şapkasını almak isteyenlerden biriydi Abdullah Çelik Hocam!
Ne yazık ki, uyanıklardan daha erken davranamadı ve Demirel’in elinden şapkasını gapamadı!
Bunu gören Demirel, döndü Abdullah Çelik ve diğerlerine,” Söz sizlere fötr şapkamı göndereceğim” diyesiydi..
Ve gerçekten fötr şapkalar adreslerine geldi..
Abdullah Çelik Hocam, o şapkayı, Çocuk Esirgeme Kurumu binasındaki ofisinde, gelen giden dostlarına göstermeden edemezdi..
Sol görüşlü olmasına rağmen, müthiş bir siyaset hoşgörüsü vardı Abdullah Hocam’ın!
Allah gani, gani cennet mekan eylesin!
KURŞUNLU SİYASET GÜNLERİ?
Son olarak, CHP İstanbul İL Başkanlığı’nın da kurşunlandığı haberleri, ajanslara düştü..
Yine korku, yine takip, yine arayışlar, yine demeçler, yine iki mahalle karşı karşıya?
Önce,” İYİ Parti, şimdi CHP İl başkanlığı’na saldırılar ve Trabzon’da çadıra izin verilmeyişi”, nedir Allah aşkına?
Alt tarafı seçime gidiyoruz..
Kimse bulunmaz değildir!..

KİMLER GELDİ,KİMLER GEÇTİ?
“Çamura yatmanın, hır gür çıkartmanın, ülkeyi germenin, kaosa sürüklemenin kime, ne faydası” olur ki?
Merak etmeyiniz, “sizden sonra tufan olmaz”, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana 100 Yıl geçti..
Kimler geldi, geçti görmedik mi, yaşamadık mı?
Bakınız, Bulgaristan’da halk beş defa sandık başına gitti..
“Ne kavga, ne korku, ne kıskaçlık, ne çekememezlik, seçimlere damga” vuruyor?..
Gelin, “ülkeye hizmette fikirleri, düşünceleri, projeleri” yarıştıralım!..
“Kurşunlardan, kem sözlerden, yasaklardan, kin ve öfkeden medet ummak”, acizliktir!..
Üstelik, bu mübarek Ramazan ayına da, bu çirkinlikler yakışmıyor!
Yusuf Cinal yazıyor, 7 Nisan 2023