Sevgili okurlar,
Hem “cumhurbaşkanını”, ve hem de “milletvekillerimizi” belirleyeceğimiz “seçimlerle” ilgili olarak, her şay yolunda gidiyor!..
“Yolunda gidiyor” diyorsam, inanmayınız?
Neden mi?
Seçimler, “demokratik temayüller” bağlamında,” eşit, hak, hukuk ve adalet” temelinde yapılmadığı zaman, o seçimlerden beklentimiz ne ola ki?
İşte,Türkiye böyle bir seçime gidiyor..
Kimse kusura bakmasın, bunları bir yazar olarak ben irdelemeyeceğim, sorgulamayacağım da, kim, kimler gerçekleri ortaya saçacak?
Muhalif partiler, meclis dışı olan siyasiler bunu pekala dillendiriyor da?!
Yeter mi?
Yetmez be kardeşim, yetmez?
ESKİ TÜRKİYE Mİ,YENİ TÜRKİYE Mİ?
“Eski Türkiye’de” seçimler öncesi, “Ulaştırma, İçişleri, Adalet bakanları” istifa ediyor muydular?
Ediyordular?
Devlet memurları, istifa edip, seçimlerde aday olabiliyorlar mıydı?
Olabiliyorlardı!..
Peki, ne değiştide, bu yeni Türkiye’de, “ eşitlik, adalet, hak, hukuk” temelinde olduğu kadar, “ eşit yarış” adına, devletin imkan ve kabiliyetleri, iktidar lehine çevrildi?
OHHH, OHHHH!
Bir Cumhurbaşkanı adayı, devleti yönetmenin cazibesi altında, “ resmi açılışlara katılacak, tüm masraflar devlete yüklenecek, üstelik bu düzenlenen açılış törenlerine, devlet memurları, öğrenciler, öğretmenlerin katılımı mecburi olarak sağlanacak ve bu allı, ballı, şanlı törenleri polis ve jandarmamız korumasında” gerçekleştireceğiz?!
Oh ne ala memleket!
Gel keyfim gel!
İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun deyimi ile “ohhhhh, ohhhh” ya?
Vay anasını sayın seyirciler?
Gel de hatırlama?
SOBA YANAYI, AYHAN IŞIK FİLMİ OYNAYI!
Akyazı’nın önde gelen ve en uzun bir şekilde Akyazı İlçesi halkına hizmet eden, o dönemin lüks sinemalarından Sayılı Sinemasına, vizyon filmleri gelirdi..
Parası olan sinemaya girer, parası olmayanlar ise sinema kapısı önünde beklerlerdi..
İşte tam bu sırada, sinemanın sahibi muhterem, merhum Hasan Sayılı amcamız çıkar, elinde bastonu ile Ayhan Işık filmini işaret ederek, “ Çocuklar beklemeyin, içerde soba yanayı, Ayhan Işık filmi oynayı” diye, gençleri filmi seyretmeye davet ederdi..
Ne günlerdi, ne?
SİNAMASI OLMAYAN İLÇE?
AK Parti ve ondan önceki dönemi de sayarsak, tam 26 Yıldır Akyazı İlçemiz sinemasız!
Türk sinemasının, yiğit evladı, mehrum Yıldırım Gençer’in memleketi Akyazı’da sinema yok!
Çeşitli filmlerin platosu olan Akyazı, bu hale nasıl dönüştürüldü?
Nereden, nereye?
“Muhterem Nur, Işın Kağan, Cüneyt Arkın, Hülya Koçyiğit, Erol Taş, Atilla Ergün’ün film çekimleri için geldiği ve çocuk yıldızımız Zeynep Değirmencioğlu’nun memleketi” Akyazı sinamasız!
Benim de, derdime bakınız?
O dönemin Akyazı’sında, spor kulüplerimiz Akyazı Gençlikspor, Akyazı Akınspor’un öncülüğünde, “tiyatro eserleri sahneye konur, o dönemin sanatçıları Şükran Ay, Nuri Sesigüzel, Yıldız Tezcan, Şükran Ay ve diğer ünlü sanatçıların” konserlerine büyük rağbet olurdu..
Nereden, nereye değil mi?
HOŞGÖRÜ VE TOLERANS?
Merkezde, 14 Meyhanesi ile Akyazı, aynı zamanda ünlülerin, Akyazı eşrafının buluşma, sohbet, demlenme adresi idi..
Şimdi o Akyazı’nın “hoşgörü ve tolerans” anlayışından bahsedebilirmiyiz?
Şimdi, seçimlere doğru yol alıyoruz!
Hangi filmin vizyonda olduğunu, kimin neyi hedeflediğini sormama gerek var mı?
Ne yanan soba, ne o Sayılı Sineması, ne de Ayhan Işık filmi vizyonda!?
Şimdilerde varsa, yoksa “Recep Tayyip Erdoğan” filmlerinin biri bitiyor, biri başlıyor!..
Vallahi helal olsun!
Bu da bir başarıdır!
Ama, ne başarı?
BENİ AKYAZI GÜNLERİNE GÖTÜRDÜN?
Buradan, merhum Akyazılı büyüğümüz, yazar Mehmet Niyazi Özdemir’in son kitaplarından biri olan “Daha dünde yaşadılar” adlı kitabı ve içereği aklıma geldi..
O yılların Akyazı’sını, siyasetçilerini, ileri gelenlerini ne güzel anlatır o kitabında..
Kitabı, bir Akyazılı büyüğüm ve Belçika’dan kadim dostum Ramazan Seçken’e verdim..
“Yusuf kardeş, çok teşekkür ederim..Babamın yani postacı babamın yaşadığı yıllara gittim..Hey gidi Akyazı hey” diyerek,
Son kitabım “ Hakikatin Peşinde Bir Ömür Yusuf Cinal” adlı kitabımı ise, ağlayarak okuduğunu paylaştı..
DEVRİN SİYASETÇİLERİ?
Yine seçim zamanı, “dönemin liderleri merhum Ekrem Alican, Süleyman Demirel, İsmet İnönü(Paşa), Bülent Ecevit, Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Turgut Özal, Kenan Evren ve darbeci arkadaşları, Ferruh Bozbeyli, Adnan Menderes’in oğulları, Alpaslan Türkeş, Turhan Feyzioğlu, Aykut Edipali, Osman Bölükbaşı, Mesut Yılmaz ve diğerleri”, her seçim meydanında taraftarları ile buluşurdu..
NE ÇEKTİK, BU SAĞ-SOL KAVGASINDAN?
“Sağ ve sol” anlayışlar bağlamında, “kutuplaştırılan, ayrıştırılan insanımızın, bitmek bilmeyen ölümcül kavgaları”, 1980 Darbesi ile farklı bir boyuta evrildi..
“Sağcı ve solcu” fikirlere sahip gençlerimiz, atıldıkları hapishanelerde, “vatan, bayrak, millet” kavramlarında birleştiklerini görünce, “Amerikancı, Rus, Mao, Titocu” oyununa, nasıl geldiklerini fark ettiler!
O yıllar, gençlerimizi nasıl da birbirine düşürüp, kırdırdılar, nasıl?
DAHA DÜNDE YAŞADILAR?
“O yılların Akyazı’sının centilmen, saygın, bilge insanları Ahmet Sarıçizmeli, Necati Temel, Barbaros Turgut Boztepe, Hasan Fehmi Güneş, Hüsamettin Bayraktar, Hüsamettin Şen, Kemal Abuç, Hacı Ziya Özdemir, Naci Ünlütürk, Mehmet Fazlıoğlu, Osman Kilit, Basri Kilit, Refik Baykal, Nafis Baykal, Nadir Sarıhan, Ahmet Kınal, Mehmet Aktürk, Nadir Erdem, Aliihsan Aydın, Cur kardeşler, Dr. Zekeriya Özcan ve diğerlerinin”, çeşitli partiler bünyesindeki saygın rekabeti unutulur mu?
Genel seçimlerden maada, Akyazı Belediye Başkanlığı, ve meclis üyesi seçimlerindeki kıyasıya yarışı, nereye koyacağız?
Akyazı, “bugün bile bu dünde yaşayanları ne kadar özlüyor”, ne kadar?
MİRASYEDİ NESİL!
Allah gani, gani rahmet eylesin!
Bir Akyazılı olarak, onların adlarını bile olsa, yaddetmek görevimizdir..
Akyazı’dan “nostalji yazıları” yazan sevgili Bülent Ünder kardeşimin de elbette, bu isimlere ekleyecekleri vardır..
Şimdi, şu yukarıda isimlerini saydıklarım kadar, “Akyazı için bugün adından söz edeceğimiz” kaç kişi var ki?
Kaç kişi?
Öyle bir mirasyedi nesil geride kaldı ki?
Al birini, vur ötekine!
GEL DE ÖZLEME?
Kültür değerleri, sevgi, saygı ayaklar altı!
Sahi,” seçimleri “ konuşuyorduk, seçimleri!
Gel de, “eski Türkiye’deki seçimleri, anlayışları, hak, hukuk temelindeki yarışları” özleme?
Ne çok tartışmıştık, Akyazı Belediye Başkanlığına adaylığını koyan merhum Ahmet Sarıçizmeli’nin “ilkokul diplomasının” olup olmadığına?
Ne günlerdi, ne heyecanlı, çekişmeli, ama sağduyulu, sevgi ve saygı temelinde, seçimin ruhuna uygun rekabet içinde yarışlar..
Gel de eski seçimleri, o yılları, o günleri, o liderleri, o adayları özleme?
Selamlar olsun!
Yusuf Cinal yazıyor, 19 Nisan 2023
Yusuf Cinal
Diğer Yazıları
Yönetici
Yorumlar kapalı.