Sevgili okurlar,
Dünyanın neresinde olursanız olunuz, “ eşit, hak, hukuk, sevgi ve saygı temelinde bir yaşam sürdürmüyorsanız, yaşamın ne anlamı var” diyebilirsiniz?
Evet, doğada her şey, bir emeğin mahsulüdür!
Emek vermeden, ne başarılır ki?
Ünlü merhum Halk Ozanımız Aşık Veysel ne diyor?
“Karnın yardım, kazmayınan belinen,
Yine karşıladı beni gülünen” dizelerinde, velhasıl “toprak” adlı şiirinde, “bu emeğe, bu zahmete ve toprağın cömertliğine” vurgu yapar..
Dün, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” idi..
Kimi kadınlar, kadın temsilcileri, “bu bir kutlama günü değil, anlama ve anlatma günüdür” diyerek, “kadın haklarına, eşitliğe” göndermelerde bulundular..
Kadın emekçilerin, bir araya gelerek, örnek bir dayanışma örneği sergileyerek, hak ve hukukları temelinde, bir takım kazanımlar elde ettiği gündür, 8 Mart..
EMEK VE KADIN?
Tüm dünyaya yayılan bu emek kazanımı, aynı zamanda kadınların da gözünü açtı, hak, hukuk ve eşitlik konusunda mücadelelerine örnek teşkil etti..
“Tarihi süreç içinde, Türklerde kadın,
Müslüman toplumlarda kadın,
Feodal ortamlarda kadın,” konuları ile ile ilgili söylenecek, yazılacak çok şey var..
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı ile Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının,” Türk kadınına, seçme ve seçilme hakkı” ile toplum içinde “eşitlik, özgürlüklerini” yasalar ile güvence altına almaları, her şeye değerdir.
Burada düne dönmek yerine, geleceğe bakarak, bugünü sorgularsak, hala kadınlarımıza hak ettiği değeri veremediğimizi üzülerek görürüz.
HEYKEL’İ DİKİLEN KADIN?
Bakınız, Fenerbahçe ve Türkiye A Milli Kadın Voleybol Takım Kaptanı Eda Erdem Dündar’ın, güne damga vuran heykeli, Ülker Stadyumu içinde açılışı yapıldı.
Açılış töreninde, Eda Erdem Dündar’ın yanı sıra Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Fenerbahçe Yöneticisi Simla Türker Bayazıt ve heykeltıraş Pınar Öktem Doğan da yer aldı.
Buraya kadar, bir sorun yok!..
Ancak, Başkan Mehmet Akif Üstündağ, açılışta yaptığı konuşma ile tüm dikkatleri üzerine çekti?
Niye mi?
Dilince “ Adam gibi adam Eda Erdem Dündar” söylemine yer vermesi, törendekileri gülümsetti..
Sorumlularımızın, yetkililerimizin daha dikkatli konuşmaları beklenmez mi?
Beklenir elbette!
BURCU KÖKSAL VAKASI?
Ya, “şu CHP Afyonkarahisar Büyükşehir Belediye Başkan adayı Burcu Köksal’ın dilinden dökülenleri” nereye koyacağız?
Burcu Köksal, sıradan bir milletvekili değil..
Üstelik, Afyon’u temsil ediyor..
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi..
CHP Grup Başkanvekili..
“Ona uygun ve layık görülen belediye başkanlığı” için halkın karşısında yaptığı konuşma, ülke gündemine damgasını vurdu..
GENEL BAŞKANI ÖNÜNDE!?
Üstelik, Genel Başkanı Özgür Özel’de orada..
Burcu Köksal, ”Ben Afyonkarahisar Belediye Başkanı olduğum da, o kapıdan içeri DEM ve Hüda-Parlılara giremeyecek” diyerek, “sadece kadın, hak ve özgürlüklerini değil, temel, evrensel hak ve özgürlükleri de sorgulatır” oldu!?.
Kaldı ki, “bu süreç te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterilen Murat Kurum gafları da” konuşulmuyor değil..
Biraz daha geri gidersek, “siyasi parti temsilcilerinin, mutat Meclis Grup konuşmalarında kullandıkları ağır, kirli, ayrıştırıcı dili de”, burada paylaşmamız gerek..
Biz biliriz ki, “kem söz sahibine aittir” diye!
Öyle de?
Bu kadar sorumlu, önemli görevlerde olanların, “ağızlarından çıkanı kulakları” duymaz mı?
Neden, “halkın önünde, vatandaşlar ile paylaşacaklarını daha itina ve titizlikle seçmezler, hazırlıklı” olmazlar?
HEDEFE KOYMAK?
Şimdi, Afyonkarahisar CHP Milletvekili, Büyükşehir Belediye Başkan adayı Burcu Köksal, “DEM ve HÜDA-Par partilerini hedefe koyarken, bu partilere oy verenleri de hedefe koymuş” olmuyor mu?
Peki, “seçme ve seçilme hakkı”, her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının hakkı mıdır?
Hakkıdır!
Kullandıkları oyların, senin, benim oylardan bir farkı, ayrıcalığı var mı?
Yok!
Bu DEM ve HÜDA-PAR milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde(TBMM) değiller mi?
Evet, Meclisteler!
Öyleyse, “Meclise giren, görevler üstlenen, yasal olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içinde milletvekili hakkına sahip bu insanları, şimdi siz, nasıl olur da Afyonkarahisar Belediyesi’ne sokmayacaksınız, kapıları bu kesime” kapatacaksınız?
Peki, ”eşit yurttaşlık, hak, hukuku” nereye koyacaksınız?
Rafa mı kaldıracaksınız?
Olmadı!?
KAŞ YAPARKEN, GÖZ ÇIKARMAK?
Aslında, Afyonkarahisar CHP milletvekili Burcu Köksal, “milliyetçi ve muhafazakar yapısı” itibari ile “teröre, teröriste, terör ile iltisaklı” olanlara vurgu yaparken, bir başka yanlışa düşmüştür!..
Halk söylemi ile “kaş yaparken, göz mü çıkardı”(*) Burcu Köksal?
Söylem ortada!..
Yanlış değilse de, söylem Burcu Köksal’a aittir..
Bu yaklaşımın, karşılığı açık ve nettir..
Ancak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir sosyal, hukuk devletidir..
Kimse, kimseyi terörist olarak yaftalayamaz, hedef gösteremez..
Bu yetki, Türkiye Cumhuriyeti resmi makamlarının uhdesindedir..
ETKİN VE YETKİN KURUMLAR VAR!
Güvenlik güçleri, savcılar, hakimeler, mahkemeler, böyle bir durumda, zaten harekete geçerler..
Sayın milletvekili Burcu Köksal, herhalde belediye başkanının görev, yetki ve sorumluluklarını karıştırdı?!..
“Bu çağda, bu zamanda, bu tip çıkışlar, söylemler pirim yapıyorsa, taraftar buluyorsa”, asıl sorun buradadır!..
Bir kadın temsilci olarak, Burcu Köksal’ın, “daha sevgi, saygı, eşit, hak, hukuk temelinde, birleştirici, birlikten yana bir dil kullanması”, yüreklere su serpseydi, ne kaybederdi ki?
Kadını ile erkeği ile yaşlısı, genci ve çocukları ile bu ülke hepimizin!
Kimse, “kimseye üstünlük taslayamaz, hele de tu-kaka ilan” edemez!
Lütfen sorumluluk!
Yusuf Cinal yazıyor, 9 Mart 2024
(*)Kaş yaparken, göz çıkarmak: İşi düzelteyim, bir iyilik yapayım derken büsbütün bozmak ve büyük bir zarar vermek.