Yusuf Cinal
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Siyaset, hazımsızlık, kin ve öfke pazarlamak?

Siyaset, hazımsızlık, kin ve öfke pazarlamak?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sevgili okurlar,
Seçime çok kısa zaman kala, “seçim sathında gerginlik” gittikçe artıyor!
Bu durum, şüphesiz toplum “huzuru ve güvenini” tetikliyor..
Nasıl tetiklemesin?
Ülkenin en büyük dördüncü siyasi partilerinden birisi olan İYİ Parti, İstanbul İl Başkanlığı kurşunlanıyor..
Çok şükür, saldırgan kısa zamanda yakalandı..
İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı’na isabet eden kurşunun ‘tesadüfi’ olduğunun açıklanması sonrası, cevapsız kalan bazı soruları uzmanlar, gazeteciler gündeme getiriyor..
-Hırsızlık olayının kamera kayıtları nerede?
-Bekçi, 7-8 El ateş ettikten sonra, neden yetkilileri bilgilendirmedi?
Daha birçok soru var, cevaplanması gereken?…
Olay sonrası,” İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Millet İttifakı” tepkilerini, bir önceki yazımda irdeledim..


SALDIRIYI KINIYORUZ!
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik,”İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı binasına yapılan saldırıyı kınıyoruz..İYİ Parti’ye geçmiş olsun, dileklerimizi iletiyoruz..Siyaset kurumuna dönük, her türlü taciz ve saldırılarının karşısındayız” açıklaması ile olayı kınadı ve parti tepkisini dillendirdi..

SİYASET DEVŞİRMEK?
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise,” İYİ parti İstanbul İl binasına saldırı provokasyondur.Olayı aydınlatmak için polisimiz tahkikat yapmaktadır, Ancak olayın nedeni belirlenmeden husumet yöneltmek, hem provokasyondur, hem de bu saldırı üzerinden siyaset devşirmektir” diyerek, konuya farklı yaklaştı..
Ülkenin “adalet dağıtıcı” kurumu başında bulunan Adalet Bakanı Bekir Bozdaağ’ın görüş ve düşüncelerini burada tekrarlamak istemiyorum..
Ama, gelin AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, saldırı öncesi konuşmasını hatırlayalım..

ÇIKMAŞ İNŞAATLARA ÇUKUR DİYOR?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı ortak yayında İYİ Parti lideri Meral Akşener’e tepki göstererek, “Çıkmış inşaatlara ‘çukur’ diyor. Biz bir şey yapıyoruz dersek, biz bunu yaparız Meral Hanım. Bizim adımıza dikkat et. Benim adım Tayyip, soyadım da Erdoğan. Erdoğan’a da dikkat et. Tayyip ismine de dikkat et. Konuşurken buna göre konuş. Beni kendinle uğraştırma” diye seslenmişti..
Bu olaydan sonra, bu saldırının gerçekleşmesi, ülke genelinde bir infaal yarattığı gibi, bu saldırının tesadüfi olduğuna inanan kımsa çıkmadı..

“SENİN BU İŞLERE AKLIN ERMEZ!”
Tartışma ve kutuplaştırıcı, çirkin siyasi dil devam ediyor!
AK parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu sefer Elzağı’dan,” Hanımefendi senin bu işlere  aklın ermez. Biz papatya çayının ne zaman içeleceğini de biliriz,ama sana rezeneyi tavsiye ederiz. Onun için kiminle uğraşacağını çok iyi bilmen lazım..” çıkışında bulundu..

SECCADE POLEMİĞİ?
Saldırı ile  ilgili tartışma sürerken, bu sefer gündeme Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “seccadeye bastığı” fotoğraf etrafında, kızılca kıyamet koparıldı?!..
Evsahibi eski Adalet Bakanı İsmail Müftüoğlu’nun açıklamasına rağmen, televizyonlarda ve karşı cenah sözcülerinden söylenmedik, ne kaldı ki?
Vay, kutsallar?

ŞU “CE -HA –PE” SÖYLEMİ?
Yine, “Kutsallarımıza saldırdılar, yine şu CE HA PE zihniyeti” martavalları havada uçuştu!..
Kılıçdaroğlu, bu tepkiler karşısında bile çıkarak, nezaketini bozmadan, durumu özetledi ve özür diledi..
Yani bilerek, gerçekleşmiş bir durum değil di..Kaldı ki bu ev sahibinin bir kusuru olsa da, bu kadar büyütülmeye değermiydi..
Bu durumun,” kutsallar, yani din üzerinden propaganda malzemesi olarak kullanılması”, ne kadar doğruydu?

TERÖRİSTLER İLE KOYUN, KOYUNA?
Ama, asıl olan yine AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bu defa  Kılıçdaroğlu’na yönelik sözleri basında yer aldı..
Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu’nun HDP ile olan ittifakına tepki gösterek,” Bay bay Kemal teröristlerle koyun, koyunasın, masaya oturdun. Kandil’den selam geliyor” diyerek, yeni bir sataşmada bulundu..
“Bütün bu gergin, kutuplaştırıcı siyasi dil”, elbette ülke geneline de yansıyor..

KÖY GİRİŞİNE BÖLÜCÜ PANKART ASTILAR?
Bakınız Akyazı ilçemizin Topağaç Köyü’nde, köy girişine asılan bir afiş,tepkiler odağına kondu..
Köy girişine asılan bu pankartta;”1982 Anayasasına “hayır” oyu veren Demokrasi olan Topağaç mahallemiz:
1 Hurdacı, 2 HDP, 3 CHP, 4 İYİ Parti, 5 Saadet Partisi, 6 Deva Partisi, 7 Gelecek Partisi, 8 Demokrat Parti/ GİREMEZ!”
  mesajı yer alıyor?
Niye, gerek duydular ki?
Ülkenin bu kadar kenti, ilçesi, köyü varken, “Sakarya’nın Akyazı İlçesi Topağaç sakinlerini, huzursuz eden, endişeye sevk eden, kaygılandıran”, ne ola ki?
“Burası bir kurtarılmış bölge mi, köy mü?”
Peki bu köyde, bu siyasi partilere bir oy bile çıksa, o oyun sahibine bir haksızlık pankartı değil midir, bu pankart?
Konu hakkında bekledim, öncelikle Akyazı’dan bir tepki göremedim!?
Yetkililer nerede?

GÜYA DEMOKRASİ KÖYÜ?
Sadace İYİ Parti Akyazı Belediye Başkanlık seçimi adaylarından Adem Güner,”Ülkedeki, kutuplaştırıcı dilin, final rezilliği bu olsa gerek! Güya “demokrasi” köyü! Yetkilileri göreve davet ediyorum..Yoksa, ayrıştırmaların sonu gelmeyecektir..İlçe Belediye Başkanı Blal Soykan’ı, AK Parti İlçe Başkanı Mesut Başkanı halkımızdan özür dilemeye,  ayrıca İlçe Kaymakamı, Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyorum” diye kendi kişisel sayfasından bu paylaşımın altına not düştü.
İlçe esnaflarından Aydın Birincioğlu ise,” Sonuna kadar Cumhur ittifakından tarafım…Fakat bu yapılan en hafif ifadeyle…Şımarıklık…!Ülkemizde kurtarılmış bölge yok, olamaz” diye görüş belirtirken, bu pankart ile ilgili  birçok vatandaşımız görüş ve düşüncelerini facebook sayfalarında paylaşıyor..

BU DÜPEDÜZ NEFRET SUÇUDUR!
Nereden bakarsanız, bakınız üzücü tabii ki?
“Topağaç Köyü’nün, diğer köylerimizden ayrışan”, ne özelliği var?
Bu pankartı yazanların, “belli bir görüşü, bir siyasi parti üyesi de” olabilirler..Ama, “ kin, nefret, ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı, bir pankart asmanın da”, elbette bir bedeli olmalıdır..
Burada Sakarya Valiliği, İlçe Seçim Kurulu, Kaymakamı, savcılarımızın, bu durumdan haberleri mi yok?..
“Bu pankartı yazanlar, köy adına oraya asanlar bulunmalı ve adalete teslim” edilmelidir..
Allah göstermesin, “yarın başka köyler, ilçeler de kalkar, başka pankartlar yazar, köy,mahalhle girişlerine asar ve iş çığırından” çıkar!..
Aman ha?
Bu,” PKK Terörü” kadar tehlikeli, bölücü bir harekettir!..
Bu durum, “halkı kin ve öfke” bağlamında,”nefret” suçu işlemek değil de nedir?
Derhal gereği yapılmalıdır..
“Bu hazımsızlık, kin ve öfke, nefret söylemi pankartlar”, yarın başımıza büyük işler, belalar açar!
Türkiye ve insanımız bunları hak etmiyor!..
Lütfen, itidal!
Yusuf Cinal yazıyor, 3 Nisan 2023










Siyaset, hazımsızlık, kin ve öfke pazarlamak?
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.