Yusuf Cinal
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Sizce, Sakarya nereye?

Sizce, Sakarya nereye?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sevgili okurlar,
Takdir edersiniz ki, “kent yaşamı, beraberinde bir takım sorumlulukları da” içerir..

O nedenle, “kent yaşamı içinde olanların, sorumluluklarının bilincinde olması ve bu alanda görevli olanlara mutlak yardım sunmaları, destek vermeleri” gerekmektedir..
Adapazarı, Mithatpaşa Mahallesi sakinlerinden biri olarak, “gördüklerimi, yaşadıklarımı, bu köşeden paylaşmayı, insanımızı bilgilendirmeyi, haberdar etmeyı ve yetkililerimizi de uyarmayı, görev” saymaktayım..
Kimse, alınganlık yapmasın?
Eleştirilerden, dersler çıkarılmalı!
“Vatandaş olarak olduğu kadar, bir gazeteci, bir yazar olarak , kent yaşamına, bizler kadar, sizlerin de katkı yapmaları” elzemdir..
Madem ki, “kent yaşamı içindeyiz, o zaman güzellikleri paylaştığımız kadar, sorunlarımızı da, birlikte çözme konusunda,” hazır olmalıyız..
Sakarya basınını, aylardır takip ettim..
Hatta, “Bizim Sakarya Gazetesi yanına, hergün bir başka refik gazeteyi de satın alarak inceledim”, her satırını okudum..
Bu arada, “Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Söz Sakarya Gazetesi Genel Yayın Müdürü Sezai Matur ile Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Birliği Başkanı ve Yenigün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Müjdat Çetin’i, bir çay içimi de olsa, ziyaret etme”, fırsatı buldum..

CESUR YAZILAR?
Ayrıca, “bir çok gazeteci meslektaşımız ile selamlaştık, sohbet etme imkanımız” oldu.. Hemen, hemen her gün Bizim Sakarya Gazetesi onursal Başkanı Adnan Y.Yüksel ile istişarede bulunduk, arkadaşlarla bir araya geldik..
Şunu peşinen paylaşmalıyım ki, “bazı arkadaşların cesur yazıları, haberleri yüreklerimize su serper” güzellikte idi..
Ama, “bazı arkadaşların kayıkçı kavgaları ile tartışmalarına, bir mana” veremedim!..
Şunu bilir hep söylerim; “herkes kendine yakışanı söyler, yerine” getirir..
Başka türlüsü yalan!
“Bir siyasi partinin, kalesi konumunda addedilen bir kentte, gazetecilik yapmanın, ne demek olduğunu” bilmezmiyim!?
Sektörel bazda reklam fakiri olan gazetelerimizin, sadece belediye ve resmi ilanlarla ayakta durduğunu bilmeyen mi var?
Öyleyse, duruş belli!

Yazımın başında kullandığım, “kent yaşamı” kelimesine, kafayı takanlar olabilir?

SAKARYA, SAKARYA..
Kent yaşamı; “başta valilik olmak üzere, Büyükşehir belediyesini, ilçe kaymakamlarını, ilçe belediye başkanlarını, emniyeti, jandarmayı, velhasıl resmi kurum ve kuruluşları(Üniversite, okullar, sağlık birimleri, itfaiye, cezaevi..vs..), muhtarları, mahalle sakinlerini, sokak hayvanlarını, kuşları, böcekleri, alış-veriş merkezlerini, AVM’leri, marketleri, çarşı, pazarı, yolları, caddeleri, tretuarları, parkları, bahçeleri, kanalları, su ağlarını, doğal gaz, elektrik hatlarını, spor tesislerini, mezarlıkları, tarihi geçmişi..” ile çok şeyi ihtiva eder..
Demek ki, neymiş?
“Kent Yaşamı”, kocaman bir alan içindekilerin, bir arada olduğu, yönetildiği şehirlerdir..
Bugün, milyonluk nüfusları yanında, “mega kentler de” vardır..

SAKARYA, HER ŞEY ANGARYA?
Bunlar arasında bile, pek dillendirilmeyen bir yarış söz konusudur..
“Sessiz kent, yeşil kent, kültür kenti, turizm kenti, tarım kenti, sanayi kenti, spor kenti, bisiklet kenti, emekli kenti, sağlık kenti, tatil kenti..” aklıma gelenler..
Sakarya’da, ilk ofset gazete çıkardığımız günlerde, arkadaşalarımız ile( Merhum Semih Köprülü, Hüseyin Komite ve Necdet Güngörsün) “Adapazarı’na hizmet konusunda, ilkelerimizi” belirlemiştik..
Bunların başında ise,“Adapazarı’nın(Merkez İlçe) köy görüntüsünden” kurtarılması geliyordu..

Gülmeyiniz?
Diyeceksiniz ki, “siz kimsiniz ki, Adapazarı’nın köy görüntüsünden kurtulmasına, katkı yapacaksınız?”
Öyle ya, biz kimiz?

Neyse?
“Adapazarı’nın 1954 Yılında il olması ve Sakarya adını almasının üzerinden” yıllar geçti..
Kent nüfusu, giderek artıyor..
O yıllar, “merkez ilçe olan Adapazarı’na, iki kardeş ilçe daha” geldi..
“Erenler ile Serdivan ilçelerinin hemen dibi yanında Arifiye’yi de, artık merkez ilçe olarak, saymamız” gerek..
Fotoğraf belli..

SİZ OLSANIZ?
Bu büyük kenti, “siz olsanız, şu yukarıda saydıklarımızdan hangisine” yönlendirirdiniz?
İşte, “bu kentin kültür elçileri olan gazeteler, dergiler, radyo ve televizyonlar, üniversitelerimiz, okullarımız, sivil örgütlerimiz ile diğer birimlerimiz, belirlenecek özneye hizmet ederlerse”, mesele mi kalır!?
Bir yandan, bu kenti düzene koymak, bir yandan geleceğe taşımak, bir yandan yönetmek için, yeterli birikimli, liyakat sahibi, özverili çalışacaklara ihtiyacımız olduğu” aşikardır..
Ama, “bu kör siyasi itiş, kakış, sen-ben kavgaları arasında, bunu başaracağımız” şüphelidir!..
Çok şükür, “motosiklet” konusunda, “Sakaryalı kahramanlarımız” var..
Onları, tebrik ederiz!..

MOTOSİKLET KENTİ?
Fakat Sakarya, son yıllarda ulaşım konusunda büyük sıkıntılar yaşayarak, bir “motosiklet kenti” olma yolunda zirveye oturdu..
Yarışlar tamam da, kent içindekiler?
Dikkat ettim, “sadece iki tekerlekli değil, üç tekerlekli motosikletler bile, trafik içinde” cirit atıyor!
Haydi, “bisikletlileri” anladık, bir de “Scooter” kullanıcılarına, ne demeli?
Serbest piyasa ya?
İnanırmısınız, Serdivan sınırları içinde düzenlenen “Rumeli-Balkan Kültür Festivalinde”, iki firma, göz kamaştıran araçlarını sergiledi..
Şaşırmadım değil!..
Bir kültür festivalinde, motosikletletler?

İÇİNİZİ YAKMIYOR MU?
Demem o ki, siz ne yaparsanız, yapınız, “ülkedeki ekonomik, siyasi şartlar”, sizi bir yöne doğru iteliyor!..
Bisiklet, olmadı motosiklet?

Öyle de, “kent içinde ve dışında, ilçelerde, mahallelerde, her gün bir başka kaza haberi”, içinizi yakmıyor mu?
Gazetelere manşet olan bu haberler, “sizlere yaşanan, yaşanacak tehlikeyi”, haber vermiyor mu?
Uyanın, “gençleri bir, bir kaybediyoruz”, gençleri!
Bu kentin gençlerine, kıymayınız ne olur?
Onlar ki, geleceğimizdir!
Bu kazaların önünü hep beraber alalım!
Bu, sadece Sakarya’ya değil, gelecek nesillere de büyük hizmet olur!
Yusuf Cinal yazıyor, 22 Eylül 2025


Sizce, Sakarya nereye?
Yorum Yap