Sevgili okurlar,
“Yeni yıl, yeni umutları da beraberinde getirir” derler ya?
İnanalım mı?
Yoksa, işi oluruna mı, bırakalım!?
Hayat akışına, yani!?
Öyle de, “hayal etmeye devam mı” edelim?
Hayal?
Neyi, değil mi?
Hani, “insan hayal ettiği müddetçe yaşar” diyenlere mi odaklanalım?
Buradan, “siyasete evrildiğimiz zaman, neler söyleriz, neleri hayal” ederiz ki?
Türkiye ölçeğinde, “siyasette, yeni rüzgarlar değil, fırtınalar koparılıyor”, fırtınalar!
Bu,”bir bardak suda koparılan fırtınalar” hiç değil!
Bu bağlamda,” siyasette süresini doldurmuşların, barış güvercini, rollerine bürünmelerini, samimi bulmayanların sayısı”, o kadar, çok ki?
Hayal kurmak, iyidir de?
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çıkışını, nereye koyacağız?
Üstelik, “bu çıkışlar, bu hayaller, bu projeler, bu süreç Türkiye, Türk Milleti adına sahneleniyorsa”, işte bu, her şeyden önemli ve değerlidir!
Biri bitmeden, biri başlayor ya, hayırlısı!?
Kafalar karışık, kimileri ise, düşünceleri ile barışık?
CESUR ÇIKIŞ!?
“Cumhur İttifakının” küçük ortağı MHP Lideri Devlet Bahçeli tarafından, “ansızın ortaya atılan fikirler manzumasi, ya da pradigması” gerçekten kafaları karıştırdı?..
O bildik düşünceler, allak-bullak oldu!..
Ankara’da heyetler kapıda!
Devlet Bahçeli’nin,“Teröristbaşı APO, Abdullah Öcalan, gelsin DEM Grup Toplantısı’nda konuşsun” diye kükremesi, siyasette, tozu dumana kattı..?
Suriye’deki gelişmelerden gaz alarak,” Terör örgütünü lağvedsin, silahları bıraktıklarını açıklasınlar”demesi, yine tarihe mal oldu..
Bu çıkış, herkesi, ama herkesi şaşırttı!
“Türkiye’nin, içinde bulunduğu ekonomik buhran ötesi, asgari ücret tartışmaları, emekli maaşını, pahalılığı konuşanları ters köşe yapan Bahçeli, gerçekten bu çıkışı ile Türkiye Cumhuriyeti’ne, Türk Milleti’ne”, hangi kapıları açıyor, hangi geleceği sunuyor ki?
Bilen yoktu, ama sorun büyük idi!?..
Yılların kangren haline gelen, “terör konusunda, yaşanan acılar karşısında, gerçekten bir barış ortamının gerçekleşmesi”, samimi ve gerçekçi miydi?
Türkiye, şimdi bunu tartışıyor!
Yine, “samimiyet sınavındayız”, bıçak sırtı!
Evet, “MHP, AK Parti ve DEM’in içinde olan üçlü saçayağının, bu işi başarabileceği, kotarabileceği ve muhalefeti de yanlarına alabileceği”, mümkün mü?
Bu saatten sonra, APO’nun sözüne kim itaat eder ki?
Ya Türk Milleti, bu duruma, ne diyecek?
SÖZÜMÜN ARKASINDAYIM!
Ettiği lafın altında kalmamak için, MHP Lideri Devlet Bahçeli, mutad konuşmalarında,”yola devam” dedi..
Hatta,”Sözümün arkasındayım “ çıkışı ile Yeni yılın son günleri, DEM’li iki milletvekili( Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan), “İmralı Mahkümu, teröristbaşı APO lakaplı Abdullah Öcalan’ı ziyarete” gitmedi mi?
Demek ki, “süreç için” düğmeye basıldı!..
Bu sefer, Marmara dalgalı idi ya, “ziyaretcilere helikopter” tahsis edildi..
“Düğün değil, bayram değil, eniştem beni niye öptü” esprileri, akıllara geldi..
“Devlet, terörist ile görüşür mü, masaya oturur mu, müzakere yapar mı..” sözleri, kulaklara küpeydi ya, hatırlandı!?..
“Türkiye’de bir kesimin, sütten ağzı yanmıştı ya, bu sefer yoğurt üflenerek yeniyor” diyenler, haksız değiller hani?!
Allah, Allah!
DEVLET AKLI VE DEM PARTİ?
Peki, o “devlet aklı” denilen olguya, ne oldu ki?
Belli ki, “bir kesim sağırkulak” üzerine yatmış?..
“Süreç, proje, pradigma” Devlet Bahçeli’ye mi, emanet edildi?
“Çözüm sürecinde” ağzı, dili değil, elleri yanan DEM’lilerin, “Bahçeli’nin açıklamaları paralelinde, yola çıkmaları”, nasıl izah ediliri ki?
“İmralı mahkümunu” ve sonrası, TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş ile ardından, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin kapasını çalan DEM’lilerin, “ziyaretlerle ilgili bir açıklamadan kaçındıklarına”, şahit olduk..
DEM CEPHESİ?
DEM Cephesinin, İmralı görüşmesine ilişkin, 7 Maddelik bir açıklama ile yetinmesi, “korku, endişe ve samimiyetsizliğin”, bir göstergesi mi?
Yoksa, “işin olgunlaşması mı” bekleniyor?
Sonra mı?
Sonrası malum!
İnsanın aklına, “bundan önceki seçimlerdeki ayak oyunları, düzmece videolar, açıklamalar, sataşmalar, ağır suçlamalar, siyasette algılar..” gelmiyor değil!?
Demişlerdi ya?
Aynen gerçekleşiyor?
Ama, hangi taraftan?
“Teröristbaşı APO’yu, yani Abdullah Öcalan’ı, CHP Kazanırsa, iktidar olursa, serbest bırakır” propagandaları unutulur mu?
Vay, vay, ne oluyu loo!
KİM DEMLENİYORMUŞ?
“Kim DEMleniyormuş”, şimdi daha iyi öğrendik!?..
“Kim, Kandil ile dirsek temasındaymış”, anlamayan kaldı mı?
Şimdi sıkı durunuz, “bir zamanlar teröristbaşının(APO) idamı için sokaklara, caddelere, alanlara ip atan siyasetçimiz MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye, APO’nun sesi” dinletilmiş?!!
İplenilecek mi ki?
Allah, Allah, nereden, nereye?
Öğreneceğiz, elbette!
“Türk-Kürt kardeşliği tesis ediecek, terör bitecekmiş!”
Doğru, ya da yanlış, gündeme damaga vuran, haber bu!
Demekki, “Bahçeli’nin bildiği, önerdiği, bu kadarla sınırlı” değil?..
Cümbüş, arkada desenize!
BİATİZM’E ESİR OLANLAR?
Onu’da, gelecek yazımızda irdelemeye çalışırız..
Ama, “şu Suriye’deki gelişmelere bakıp, Türkiye fotoğrafı çekenleri, anlayanlar varsa”, beri gelsin!?..
“Siyasetin bütün bu rezilliklerine, yenileri eklenirken, vatandaşın sessizliği”, insanı üzmüyor değil!..
Hele de,” biatizmin esiri olanlara”, ne demeli!?
Bir kere, “açık olmayan, gizli, kapalı bir süreç” niye yürütülüyor ki?!..
Kaymakmı kadayıf, arkada herhalde?
“Türk Milleti’nin oluru alınmadan, hele, hele şehit ve gazilerin görüşü, düşüncesine başvurulmadan”, kim, ne yapmaya çalışıyor?
Bir anlayabilsek?
OLDU-BİTTİ PROJELER?
Bu işin başında, “siyasi açıklamaları ile toplumu yanıltanların, aldatanların olması, her şeyi siyaset mecrası içinde bir başka, oldu, bitti proje ile ortaya çıkması, gündemi alabora etmesi”, ne ile izah edilebilinir ki?
Bu bir,“Kardeşlik projesi ise”, bugüne kadar,” Türk ve Kürt” kardeş değilmiydi ki?
Türk ve Kürt, kardeşlik için, sizlere mi soracaklar?
Mesele,”barış” ise, yıllardır “terör estirenleri”, bilmiyor muyuz?
Evet, “terör silahı ile yola çıkanların akıbetini topraklarımızda, Irak ve Suriye’de gören gözler”, daha nelere şahit olacak ki?
40 Yıldır terör estirenler, 45 Bin insamınımızn canına kastdedenler ile barış ha?
İstemem,şöyle dursun!?
Öyle de, bakalım, gelişmelerin ucu, nasıl ateşlenecek?
Bekleyip, göreceğiz, anlayacağız!..
Yusuf Cinal yazıyor, 4 Ocak 225
Yusuf Cinal
Diğer Yazıları
Yönetici