Sevgili okurlar,
Türkiye seçime gidiyor..
Seçimler, 14 Mayıs 2023 Tarihinde yapılacak..
İki seçim birden yapacağız..
Bir tarafta “Cumhurbaşkanı” seçimini yaparken, diğer taraftan “milletin vekillerini” yani “milletvekillerini” seçeceğiz..
Doğrusu, bu seçimlerde bir aldatmaca?
Neden derseniz?
Burada “ittifakların cumhurbaşkanı” seçimini bir kenara koyuyorum?..
Zira “Cumhurbaşkanı” seçimine girmenin, belli şartları var..
Cumhurbaşkanlığı seçimine girmek isteyenlerin, yarışını ve tartışmalarını hatırlayınız..
En önemli şartlardan birisi ise, “100 Bin imza” gereksinimiydi..
Aday adaylarının bir bölümü, bu imza sayısını yakalayamadı..
Şimdi, “Cumhurbaşkanlığı seçimine” dört aday kaldı..
Kısacası sandık başına giden vatandaşlarımız, listede yer alan adaylardan Recep Tayyip Erdoğan( Cumhur İttifakı), Kemal Kılıçdaroğlu( Millet İttifakı), Sinan Ogan(ATA İttifakı) ve Muharrem İnce(Memleket Partisi) için oylarını kullanacaklar..
Yarış çoktan başladı..
İpi kimin göğüsleyeceğini, şimdiden tahmin etmek güç..
Ancak, muhalif kanadın yüzde 60’ları aşan bir oyu olduğu biliniyor..
Bu oy potansiyelinden, muhalif adaylar Kemal Kılıçdaroğlu, Sinan Ogan ve Muhrrem İnce ne kadarını alabilirler bilinmiyor?
Geriye kalan yüzde 40’a varan oyu Recep Tayyip Erdoğan alsa bile seçilemiyor..
Seçimin, “ ikinci tura kalma olasıllığı” yüksek..
Ama, “alanlarda yeni bir rüzgar estiren Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve cephesi” seçime asılıyor..
Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, şimdiden “alanları sallamaya” başladı..
“Cumhurbaşkanı Yardımcısı” olarak Ekrem İmamoğlu’ndan sonra, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ta çizmeleri giymeye hazırlanıyor..Başkan Mansur Yavaş, bu süreçte, “maaşını almayacağını” açıklayarak, artı bir puanı hanesine yazdırdı..
Peki, “cumhurbaşkanlığı seçimleri, adil ve eşit temelde mi” yapılacak?
Bunu söylemek, pek mümkün değil?
Zira, AK Parti iktidarı döneminde, “sürekli seçim yasaları değiştirildi, seçimlerde devlet imkan ve kabiliyetleri kullanılıdı ve seçimlerde, eşit, adil seçim yarışı dengesi” hep bozuldu..
Şmdide olacağı bu!
“Bir tarafta devlet imkanları destekli bir aday, diğer yanda ise kendi kıt imkanları ile muhalefet” cephesi..
Ya medya gücü?
Onu hele hiç sormayınız?
Bangır, bangır, hergün iktidar!
Bakalım Türkiye, “bu dengesiz durumu ne zaman değiştirir ve seçimler, adil, eşit, hak, hukuk çerçevesinde” yapılır..
Er meydanı tarihi Kırkpınar güreşlerinde bile, “pehlivanlar dengi, dengi ile eşleşirken, Türkiye’de seçimlerin böyle bir ortamda yapılmasını, maalesef milletimiz de kabullenmiş” durumda!..
Gel de “devlet gücünü” arkasına alanı, seçimde yen bakalım!
Bunu başaranlar olmadı mı?
Elbette oldu..
Ama, “eşit, adil, denk güçlerin seçimi için”, şuan yapılacak bir şey yok!
Çünkü “devrin hakiminin” dediği, dedik?
Kaldı ki, “sandıkların güvenliği” konusunda bile endişeler sözkonusu!
Ya seçim sonrası?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu gibi,” kolları sıvayıp, sandığa atılan oyları beklemek, takip etmek, gerekirse uyumamak” gerek!..
Ne acı bir durum değil mi?
Seçime doğru,” seçim güvenliğini” konuşmak?
Ülke seçime gidiyor, seçimler sırasında “sandık güvenliğini sağlamakla görevli İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, istifa etmiyor, bizzat yarışta, devletin kolluk güçleri ve imkanları emrinde”, seçime gidiyoruz!..
Ya, mevcut Cumhurbaşkın Recep Tayyip Erdoğan’ın durumu?
Onun durumu, daha da vahim!
Devlet törenleri ile parti törenleri aynı anda!..
Ne güzel değil mi?
Seçime gidiyoruz!
Bir yanda devletin imkan ve kabiliyeti ile bu mililetin alınteri paralarıyla, ülke savunması için ürettiğimiz “İHA, SİHA, Kızıl Elma, Tank, Top, Gemi, Yol, Köprü, Tünel, Metro ve TOGG Otomobili” seçim malzemesi..
Öte yanda ise, ”bizden olmayanlar” için kullanılan, “hain, terörist, illet, zillet..” sataşmaları!..
Bütün bu bağlamda, seçim denklemi, gerçekten adil bir durumu özetlemiyor..
Sonuçta, yeni seçim sistemine göre, “50 + 1’i alan cumhurbaşkanı adayı” seçilecek..
Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan seçilirse, bu “Cumhurbaşkanlığı Sistemi” güçlendirilecek, yani eksik yanları telafi edilerek, yola devam edilecek..
Nasıl ve hangi yol acaba?
“Türkiye ucaçak” vaatleri ile Cumhurbaşkanı seçilen ve hem partili ve Cumhurbaşkanı şapkalı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilse bile, işi çok zor..
Zorluğu elbette “ekonomik çöküntüden” yana?
Çarşı, pazar da hayat felç!..
Türk Lirasının alım gücü, iyice düştü!..
“Emekli, dul, yetim, EYT ve diğer kesime yapılan zamlar bile, hayat pahalılığı karşısında” eridi gitti..
“Para basmak”, işi, ne kadar çözer bilinmiyor..
Bir sihirli el, ya da bir sihirli dokunuş gerek..
Bu 21 Yıldan sonra, bu gerçekleşir mi bilinmez?..
Fakat, “Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile umut ve gelecek” vaatediyor..
Baharı müjdeliyor!..
Şimdiden, “Emeklilere iki bayram ikramiyesi olarak, 15 Bin Türk Lirası vaadi”, epey alkış aldı, taraftar buldu..
Elbette, “fanatik Erdoğan taraftarlarını henüz silkeleyemedi, taraf değiştirmelerini sağlayamadı” ama, güçlü bir şekilde geldiği kesin..
Kafalar, iyice karıştı şimdi..
Ya, “ihale zenginlerinin uhtesindeki 418 Milyar doları geri getireceğim, çocuklar yatağa aç girmeyecek, Türkiye zengin ülke, yeter ki imkanları adil, eşit kullanalım, siz o zaman Türkiye’yi görün..” türünden açıklamaları, yüreklere su serpiyor..
Bir de “parlamenter rejime” dönüş vaadi?
“Mutfaktan mütevazi seslenişler, insanımızın ruhunu” okşuyor..
Vatandaşlarda, “yeni bir uyanışı, değişimi tetikliyor”, bu açıklamalar..
Türkiye,100.Yılda önemli bir seçime gidiyor..
Bir bakıma, bu bir yol ayrımı bu!..
Ne mi olacak?
Ne olacağı belli, kararı aziz ve yüce milletimiz verecek..
İnşallah bu karar, Türkiye’nın geleceği için hayırlara vesile olur..
Bu bağlamda insanımızı bilgilendirmeye, dürtmeye, uyarmaya, gerçeklerle buluşturmaya devam edeceğiz..
Yeterki, “demokratik bir ortamda yarış, eşit, adil bir şekilde” yapılsın!
Türkiye’nin, bunu yapacak özverisi, tecrübesi, deneyimi fazlası ile var..
Yusuf Cinal yazıyor, 12 Nisan 2023
Yusuf Cinal
Diğer Yazıları
Yönetici
Yorumlar kapalı.