Sevgili okurlar,
Ülkemizde,” önemli gelişmelere tanıklık etmeye” devam ediyoruz..
“Kayyumlar atanıyor, hak, hukuk, adalet adına, sivil inisiyatiflerin, hukuk nöbetleri tuttuğu, seçilmişlerin hapsi boyladığı, sanatçıların gözaltına alındığı, gazetecilere göz açtırılmadığı günlerin ardından, başka olumsuzlukları da yaşayanların ülkesinde günler, kar beyaz” değil!..
Bir yanda emeklilerin, yoksulların, fakir, fukaranın, işsizlerin, kent lokantalarına akın ettiği, çocuklu annelerin, çocuk bezlerini bile borç aldığı şu günlerde, Malezya’da, Endonezya’da hediyeler dağıtıyoruz..
Oh, ne ala!
“Neslin deden, neslin baban” mehteran müziklerine eşlik ediyorsak, ülkede her şey, “güllük-güllistanlık” demektir..
Verin mehteri ya!?
İPEK GÖMLEK, NEREDE?
Gaziantep’te bir grup işçi, ateş yakıp, soğukta ısınırken, birisi de, o yanık sesi ile “ ben yarime ipek gömlek alayım” türküsünü seslendiriyor..
Ah, “o ipek gömlek” satın aldığımız, yıllar?..
Sevgiliye, hediye ettiğimiz günler?
İnsan, nasıl özlemiyor, nasıl?
Çok gerilerde kaldı, değil mi?
KIRMIZI GÜL!?
Evet, “14 Mart Sevgililer Günü”, geldi çattı..
“Kim, eşine, sevgilisine, ipek gömlek” alabildi ki?..
Haydi ,“ipek gömleği bırakalım, bir kırmızı gül bile yetişir” ama, nafile!
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik şartlar, buna izin vermiyor ya?
“Sabır et, şükür et”, gitsin?
“Diyanet fetvaları”, akıllarda!
Fakir, fukaranın ekmeği oldu, bu iki kelime; “sabır ve şükür!”
Bütün dünyada insanlar, “liberal, hatta Neo-Liberal uygulamalar sebebi ile iflasa, mağduriyete, yoksulluğa, çaresizliğe mahküm”, hale getirildi..
Bu politikaların uygulayacıları ise, hep sağcı,milliyetçi partiler, liderler oldu!..
Ne tesadüf, değil mi, ne?
BEŞLİ KOALİSYON HÜKÜMETİ?
Belçika’da, 236 Gün sonra kurulan ve adına “Arizona Birlikteliiği” denilen,” beşli koalisyon hükümetinin gündeminde olan, tasarruf tedbirlerine karşı halk”, ayağa kalktı.
“İlk milli grevde, direnişte, başkaldırıda, çalışanlar, emekliler, işçiler, memurlar sendikalar, muhalif siyasi partiler önderliğinde, koalisyon hükümetine dur” dediler..
Başkent Brüksel’de, sabah saat 08.00’den itibaren toplanan 100 Bine yakın hükümet karşıtları, Brüksel’in Kuzey Tren Gari ile Güney Tren Garı’na doğru yürüyüşe geçerek, “hükümetin, koalisyon protokolünde yer alan hususları, protesto” ettiler..
Örnek ve dayanışma ruhu içinde, bir beraberlik!
MİLLİ GREV BİRLİKTELİĞİ?
Kısaca, bu ani milli grevde, neler mi dile getirildi?
İşçi ve çalışan temsilcileri,” Neo Liberal politikalar ile bugünlere kadar gelen siyasiler, ellerindeki tüm imkanları tükettiler.
Şimdi gözü, işçi, memur, çalışan ve emeklilerin ücretlerine diktiler.
Zira ülkede, özelleştirilecek, satılacak bir şey kalmadı.
Artık bu Neo-Liberal politikalar iflas etti. Yetkiyi ve zenginlikleri çokuluslu şirketlere, holdinglere devreden, siyasi anlayışlara artık geçit vermeyeceğiz. Hele üzerimizde siyasi otorite kurmak isteyenlere, hiç geçit yok..
Sağ ve milliyetçi politikaları temsil edenler, halkın refahı ve mutluluğu için çalışmıyorlar!?.
İktidara gelenler ise, kendi düdüklerini öttürmekten öte, halkın sesine kulak vermek istemiyorlar..
Haklarımızdan geri adım attırmayız.
Emeğimize uzanan ellere, politikalara, gereken cevabı vermeye devam edeceğiz” diyerek, sağcı, billiyetçi Bart De Wever Başbakanlığındaki hükümete, gözdağı verdiler..
BURASI BELÇİKA!
Unutmadan belirtelim ki, “bu büyük greve katılanlara karşı, polis, jandarma, alanlarda barikat kurmadı, tomalar su sıkmadı, güvenlik güçleri gaz ve coop göstermedi, yandaş basın, alanlara inenleri tu-kaka” etmedi!..
Burası mı, elbette Belçika!
ZENGİNLİKLER POLİTİK MEZE OLDU!
“Devletin, dolayısıyla milletin zenginliklerini, haraç-mezat satan siyasi anlayışlara, hala destek verenlerin olması”, gerçekten manidar!
Seçmen tavrı işte?
Sandıktan çıkan sonuça, saygı elbette..
“O büyük devasa zenginliklerin, mirasların satışından, elde edilen paralar, üstelik toplanan vergiler, elde edilen gelirler, nerelere harcandı” bilen var mı?
Artık, “bu politikaları sorgulamanın zamanı” gelmedi mi?
“Zenginliklerimizi, politik meze yaptıran anlayışları” desteğe devam mı?
KİMDEN İSTEYECEĞİZ?
Son olarak, ibretlik bir açıklamayı da, paylaşmasam olmaz?ABD Başkanı Donald Trump,” Ukranya’da bu kadar para kaybettik..Geri alacağız” diyor!.
Ne güzel iş?
Resmen haraç değilse, ne?
Ya biz(Türkiye), “Irak, Suriye’de ve 40 Yıllık terör belası ile” neler kaybettik, neler!?
Hele de, “şu mülteciler için harcadığımız, sarf ettiğimiz enerji, moral bozukluğu, iç kaygıya” ne denir?..
Kimden, isteyeceğiz ki?
Yusuf Cinal yazıyor, 15 Şubat 2025