Avrupa’da ki gelişmeler ABD için çanların çaldığını gösteriyor. Ve böyle bir durum her gün gün geçtikçe sahicileşiyor.
Yani bu niyete bağlı bir niyet durumu değil.
Gerçek.
Çünkü bu yıl özellikle bu kış öyle bir döneme giriyoruz ki, Avrupa halklarını, kendilerine siyasi, güvenlik ve ekonomik alanlarda zarar veren ABD ‘nin, Avrupa devletlerin de ki etkisini ve ABD’nin Avrupa’da ki işbirlikçi elitlerini bizzat kendileri Avrupa’dan kovacak aşamaya doğru sürüklüyor.
Avrupalılar, 1950’den beri kendilerini her aşamada sürekli baskı altında tutan, şimdi de bir Ukrayna krizi yaratıp kendilerini de her anlamda zarara uğratan ABD’den açıkça bugünlerde çok rahatsızlar.
Bu yılı özellikle bu kışı nasıl geçireceklerini düşünüyorlar.
Avrupa’da, Avrupalılar arasında, ABD’nin sebep olduğu Ukrayna krizi ile enerji ve buna ek ve bağlı olarak da ev, kira, gıda fiyatlarının hızla artmasından dolayı, bunun doğrudan sebebi olarak gördükleri ABD’ye artık karşı çıkmak gerektiğini yansıtıyor ve Bağımsız Avrupacılık fikrini çoğaltıyor ve bu fikir Avrupa halkları ve örgütleri arasında fiili olarak da hızla yayılıyor.
Çünkü Avrupalılar ABD’nin emperyalist çıkarları yüzünden bugün % 9-25 arasında yüksek enflasyonu, hayat pahalılığını ve yaşam standartlarının çok kötüye gittiğini düşünüyorlar. Bu yüzden de geleceklerinden çok endişeliler ve ekonomik anlamda da bugünlerde çok acı günlerini yaşıyorlar.
İşte bunun için de artık gözünü açan Avrupalılar, buna doğrudan sebep olan ABD ‘yi artık eskisi gibi dost görmüyorlar. Sevmiyorlar. Ve önümüzdeki süreçte Avrupalılar bu yüzden de ABD’yi Avrupa’dan, belli bir süreye yayarak etkili bir biçimde yavaş yavaş kovacaklar.
Bugünlerde Avrupa’daki peyderpey grevlerin yayılması da bu yüzden zaten. Son aylarda Avrupa halkları arasında ABD ve işbirlikçi yönetimlere karşı sebepli ve hedefli homurdanmaların ve protestoların çoğaldığı görülmekte. Ve bu memnuniyetsizlik ve öfke halklar arasında hızla yayılıyor.
Avrupa’da bundan dolayı da yeni, akıllı ve gerçek muhalefet yeniden doğmaya başladı. Baktığınızda 30 yıldır iğdiş edilmiş sendikalar tekrar işlevselleşiyor.
ABD işbirlikçisi yönetimler zorda. Bu işbirlikçi yönetimlerin halklara ekonomik sorunları aşmak için verecekleri hiçbir gerçek çözümleri de yok. Bunu yönetimler bunu kendileri bile açıkça dillendiriyorlar.
Medya ‘ya verdikleri mülakat ve demeçlerde itiraf ediyorlar. Parlamentoda ve partilerde bu konu açıkça dile getiriliyor. Umutsuzlar. Sadece yönetimler olarak tek yaptıkları halklara sabırlı olmaları dileniyor.
Ama bir yandan da halk tarafından, krizden dolayı olabilecek erken seçimlerde veya zamanında yapılacak seçimlerde de al aşağı edilmekten korkuyorlar. Bu yüzden de Avrupa’nın menfaatine uygun olan bağımsız değerler Avrupa’sı fikri tekrar peyderpey yayılmakta. Zaten bu durumda da Avrupalılar başka çıkış yollarını da yok olduğunu görüyorlar.
Önümüzdeki süreçte Avrupa’da yaşanacaklara şimdilik verilerden yola çıkarak verilecek bugünlük cevaplar ve öngörüler şimdilik bunlar diyebiliriz. Bu sonuçları almak içinde çok beklemeyeceğiz de anlaşılan. Her şey dünyada çok hızlı ilerlerken aynı hızlılık ABD’nin Avrupa’dan yavaş yavaş kovalanmasına da zorunlu olarak yansıyacağı bir döneme girdiğimizi görmekte artık seri gelişen vakalardan dolayı da zor değil. Veriler bunu gösteriyor. Bundan ABD’nin kaçışı yok.
İşbirlikçilerinin de.
Avrupalıların da.
Kriz yeni bir Avrupa ve dünya doğuruyor dersek, bunda da yanılınması da imkansız diyebiliriz. Zamanla bunu hep beraber yaşayıp göreceğiz. Bu günler uzakta da değil. Demedi demeyin…
Her zaman olduğu gibi bağımsızlıkçılar:
Atatürk’le kalın
Cumhuriyetle kalın
Akılla kalın
Bilimle kalın
Hoşça kalın.