ID iletişim’in sahibi menajer Ayşe Barım “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engellemeye teşebbüse yardım etme” suçundan tutuklandı.
Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle hakkında başlatılan soruşturma kapsamında ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme’ suçundan adliyeye sevk edilen menajer Ayşe Barım sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Taksim’deki Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiğine ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialara ilişkin soruşturma kapsamında gözaltında bulunan Barım’ın İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ndeki işlemleri tamamlandı. Sağlık kontrolünden geçirilen Barım, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne getirildi. Öğle saatlerinde adliyeye getirilen Barım’ın savcılıkta ifadesi alınmaya başlandı.
YÖNETMEN ARKADAŞI DESTEK İÇİN GELDİ
Menajer Ayşe Barım’ın savcılıktaki ifade işlemi devam ederken yönetmen arkadaşı Ali Bilgin ve CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, destek için adliyeye geldi.
TUTUKLAMA TALEP EDİLDİ
Savcılıktaki işlemleri tamamlanan Ayşe Barım, ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme’ suçlamasıyla, tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.
8 OYUNCU ‘TANIK’ SIFATIYLA İFADE VERMİŞTİ
Ayşe Barım’ın menajerliğini yaptığı 8 oyuncu, ‘Tanık’ sıfatıyla ifade vermişti; Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Nehir Erdoğan, Dolunay Soysert, Rıza Kocaoğlu, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci ve Nejat İşler.
İFADESİNE ULAŞILDI
Ayşe Barım’ın savcılıkta verdiği ifade şöyle; Gezi Parkı eylemlerinin başlarında beni, 2013 Mayıs ayı içerisinde bu konuyla ilgili kimse aramadı. Kimse benden birliktelik kurmak adına finans ya da ismimle destek olma adına herhangi bir ricada yahut talepte bulunmadı. Gezi Parkı’nın ilk başladığı ve benim ilk gittiğim dönemde hatırladığım kadarıyla ‘Muhteşem Yüzyıl’ isimli dizide beraber çalıştığımız oyunculardan bazıları bulunmaktaydı. Beni tam hatırlayamamakla birlikte onlardan birisinin arayarak setten çıkarak gezi parkına gideceğini “çocuklar ne yapıyor” diye bakmak istiyoruz dediler. Ben de; “hemen geliyorum” dedim. Ben, bireysel olarak kendim gittim. Oyunculara eşlik etmek üzere buluştum.
‘BEN GAZ DAHİ YEMEDİM’
Gezi Parkı’na hatırladığım kadarıyla 1 ya da 2 kez gitmişimdir, başkaca gitmişliğim yoktur. İlk kez gittiğimde sanatçıların şiir okuduğu sürece izleyici olarak katıldım. İkinci kez gittiğimde çok kısa süreliğine gittim ve birisiyle beraber gidip gitmediğimi hatırlamıyorum. İkinci kez gittiğimde de sanatçılarla beraberim diye hatırlıyorum. Ben gaz dâhi yemedim. Gezi Parkı döneminde benim yakın çevrem beni çok iyi tanır ve bilir ben yakın olduğum ortak iş yaptığım sanatçılarla hiçbir zaman meydana çıkıp beyanat vermedim. Onlara böyle bir açıklama yapmaları hususunda herhangi bir yönlendirme ve telkinim asla olmadı.
‘DİĞERLERİYLE O DÖNEMDE HİÇBİR ÇALIŞMAMIZ OLMAMIŞTIR’
Bahse konu sanatçılara benim talimat vermem gibi bir durum söz konusu olamaz. Bana sorulan Gezi Parkı’nda birçok sanatçının el değiştirerek şiir okuduğu görüntülerde; Halit Ergenç, Dolunay Soysert, Rıza Kocaoğlu, Mehmet Günsür ajansın hizmet verdiği oyunculardır. Diğerleri ile o dönemde hiçbir çalışmamız olmamıştır. Bu yazı, şiir, bildiri kim tarafından yazıldı ve oraya kim tarafından getirildiğini bilmiyorum.