Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’nin başkenti Şam’ın cihatçı militanlar tarafından ele geçirilmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Ülkelerini terk etmek zorunda olan milyonlarca Suriyeli artık ülkelerine dönebilirler” dedi. Fidan ayrıca, ülkeden ayrıldığı bildirilen Esad’ın nerede olduğunu bilmediğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Katar’ın başkenti Doha’da, Suriye’de cihatçı militanların başkent Şam’ı ele geçirmesinin ardından açıklamalarda bulundu.
Fidan, burada yaptığı açıklamada, Suriyelilerin artık ülkelerine dönebileceğini ve mültecilerin evlerine dönebilmesinin en önemli konu olduğuna dikkat çekti.
Açıklamalarında Esad rejimi ile temaslarının olmadığını aktaran Fidan, Esad’ın nerede olduğunu bilmediklerini belirtti.
Fidan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Suriye halkı ülkelerinin geleceğini yeniden şekillendirecek. Türkiye, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne önem veriyor. Ülkelerini terk etmek zorunda olan milyonlarca Suriyeli artık ülkelerine dönebilirler. Kapsayıcılık ilkesinden hiçbir zaman taviz verilmemeli.
Bölgede ve bölge dışındaki tüm aktörlerin sakin biçimde hareket etmeleri tavsiyesinde bulunuyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğü korunmalı. Terör örgütleri DEAŞ ve PKK’nın bu süreçte bir kazanım sağlamaması için mücadele etmeliyiz.
Suriye’de yeni hükümetin tüm tarafları kapsayıcı şekilde hareket etmesi gerekir. Biz Suriye’de barışın tesisi için elimizden geleni yapacağız. Bölgesel aktörlerle işbirliğimizi devam ettireceğiz.
‘ESAD MUHTEMELEN SURİYE DIŞINDA’
Esad’ın nerede olduğunu bilmiyoruz. Muhtemelen Suriye dışında.
Suriye’nin istikrarı için çok uzun zamandır çaba gösteriyoruz. Bunlar zorlu ve yoğun çalışılması gereken zamanlar. Bölgesel ülkelerin yeni Suriye’yi zorluk çıkarmayan bir yapı olarak görmesi gerekiyor.
‘CUMHURBAŞKANIMIZ BİRKAÇ AYDIR ESED’E ULAŞMAYA ÇALIŞTI’
Sayın Cumhurbaşkanımız son birkaç aydır Esed’e ulaşmaya çalıştı ancak bu çabalar sonuçsuz kaldı. Biz Suriye’deki sorunları yakından biliyoruz. Rejim yavaş yavaş çöküyordu, biz de bunu görüyorduk. Onlarla herhangi bir temasımız olmadı.
Astana sürecinin savaşı dondurmasından bu yana rejimin son derece değerli bir zamanı vardı problemlerle baş edebilmek için. Ancak 2016’dan bu yana yüksek bir gerilimle süreci yönettiler. Mevcut problemleri çözmek için adım atmadılar. Bu aslında bir mermi bile atılmadan Halep’in neden düştüğünü açıklıyor. Türkiye, komşu ülkelerle birlikte Suriye’nin yeniden inşa edilmesi için elinden geleni yapacak. Yeni yönetim ile işbirliği yapılacak.
‘DEAŞ VE DİĞER TERÖR ÖRGÜTLERİ KONUSUNDA ENDİŞELİYİZ’
Muhalif güçler farklı gruplardan oluşuyor ancak bir koordinasyon mekanizmaları var aralarında. Ellerinde çok daha büyük bir iş var başarmaları gereken. Umarız ki biraraya gelerek geçiş dönemini sağlıklı bir şekilde tesis edebilirler. DEAŞ ve diğer terör örgütleri konusunda aynı endişedeyiz. Bu durumu kullanmalarını istemiyoruz. ABD’li dostlarımızla görüşme halindeyiz, bu terör örgütlerinden gelebilecek her türlü tehdide karşı kendimizi savunma hakkımız olduğunu biliyorlar.
Herhangi bir PKK uzantısı Suriye’de meşru taraf olarak değerlendirilemez, görüşecek bir taraf olamaz.