Eğer yarınlara varmak istiyorsanız “cehaleti” toplumun vicdanına terk etmek zorundasınız!
Seksi özgürce yaşayıp, şarabı dilediğince içip, domuz etini tereddüt etmeden yiyebilen toplumlar, “Müslümanların, Müslümanları öldürmesi için durmaksızın araç gereç, silah satıyorlar” Müslümanlara!
Sahte Müslümanlar,” cennet, sadece bizim için bina edilmiş,ne kadar da mübarek” diyorlar.
Oysa ki, öbür dünyadaki cenneti elde etmek için, kendi kardeşlerini bile öldürüyorlar tereddütsüz!
Bunların sahte inancın da, altı yaşındaki bir kız çocuğu ile evlenmek, inanca aykırı değildir, onlara ters birinin kafasını, ne kadar çok kessen, o kadar huri alıyorsun, bu dünyada cihat edenler ile seks yapsan cennette yüz erkek gücü ile ödüllendiriliyorsun!?..
Hem de şaraptan akan nehirlerin kıyısında!
İşte sahte Müslümanlar, şarabın ve seksin haram sayıldığı bu topraklar neden Sudan’dan at ve eşek eti satın aldıklarını bile idrak edemiyorlar?
O kadar imanlılar işte!
Bir de bu mallar, ellerindeki ayfonlardan yerli ve milli mallıklar pazarlıyorlar!
Bu sahte cennetçilerin, toplamda 57 Kadar devleti var ve hepsini topladığınızda bir Hollanda ineği etmiyorlar!
Bu hakikate, din okullarını zorunlu kılanlar, kendi çocukları için başka ülkelerin bilimsel temellerini seçiyorlar!
insan olmayı başaran her dosta, bütün dillerden selam olsun!!!
***
‘’GELECEK PARTİSİ’’
Geçmiş, geleceği belirleyeceğine göre..
Şöyle bir geriye gittim.
Her darbe sonrası, kök hücresi hemen, hemen aynı olan partiler kurulmadı mı?
AP-MHP-DYP-MSP -DP-BBP -Saadet partisi -İP, vs…
Unuttuğum varsa ekleyiniz!
Gene darbeler oldu…
Hepsinin kopyası ve sanki fark olacakmış gibi ANAP doğdu.
Tıkandı rejim, çünkü kök hücre bozuktu..
Denklemi ayarda tutmak, patlayan tekerleğin yerine, açılıp, açılıp kapatılan Kürt partilerini aldılar aralarına.
Sonra ekonomik krizler, tıkanmalar ve yine bir ayar.
Çağın vebası AKP doğdu.
Geldiğimiz nokta felaket..
Şimdi AKP’ den doğacak, kök hücresi tamamen aynı, belki de daha hastalıklı bir ‘’Gelecek Partisi’’ kuruluyor!!
Kök hücre bozuk olunca, geçmişini de geleceğini de, ne yaparsanız yapın!?
***
DEVLET?
“Patriyarka bir yargıç, suçlar bizi en başta.
Cezası hep şiddet!.
Evde işte sokakta,her gün cinayet!..
Erkeği koruyan adalet!.
Sebebi fobi, nefret.suçlusu sensin devlet!..
Nerede olduğum, güldüğüm, giydiğim değil..
Suçlu sensin!..
Tecavüzcü sensin!..
Suçlu polisler..
Suçlu yargıçlar..
Suçlu aranızda..
Devlet farkında…
Zuhal Kayhan yazıyor
