Dünya Sivil Toplum Temsilcileri KKTC’de bir araya geldi..

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dünya Türk STK’ları KKTC’de Buluştu Dünya Türk Sivil Toplum Örgütleri Toplantısı, KKTC’nin Girne Şehrinde yapıldı. İstanbul Sabiha Gökçe Havaalanından havalandık, Lefkoşa “Ercan” Havalimanına inişimiz akşam saatlerinde oldu.
Bana öyle geldi ki Yeşil Ada düz olmaktan fazla yuvarlak ve yuvarlak olduğu kadar da güneşin üzerinde pek duramayıp denizden çıkıp denize daldığı bir yerdi ve gökyüzünde alabildiğine parlayan yıldızların en irisi olan Ay Dedeye çok yakın olan bir yerdi.
Uçaktan inip yere basmak her zaman yeni bir başlangıçtır. Girne havası. KKTC coşkusu. Kardeş ülke. Ve kucak dolusu çiçekler. Güler yüzlü gençler. Sıcak bir kucaklaşma! Çiçek demetleri kadar güzel bir beraberlik, dava ve ufuk ortaklığı…! Bizi almaya gelen ve Girne Yoluna kendi giren lüks otobüs sanki düz yolca gitmiyor ve yuvarlak bir yerce hep baş aşağı iniyordu. Şoföre çok hızlı gitmiyormuyuz dedi Gökçe arkadaşımız. O da siz uçakla gelmediniz mi dedi. Ben ondan çok yavaşım dedi, aramızda iyi bir kaynaşmaya vesile oldu. Şoför bize şen bir Kıbrıs şarkısı açtı: Aman da berber Yanagda terler, Aman be berber, Dudakta söyler Ben seni isterim, Az buçuk esmerim Berberi isterim Bu gibi anonim türküler bizde de vardır. Girne gece ışıklarıyla parlayan bir elmas! Dünyanın bütün Üniversiteleri burada, yerleşkeler, parklar, eğlence yerleri, oteller, yat Limaları ve akşamın yeni gelen ve yol yorgunluğunu atmak isteyen her misafiri mayhoş eden akşam esintisi… Güzün başında burada üniversite gençliği ve bizim gibi konferans düzenleme niyetlilerle gelen veya birçok ülkeden turistler Kıbrıs kaymaklı “Türk Kahve” kokan çarşı dükkân Yakındoğu ve Orient ortamına bile enternasyonal bir hava kazandırmış, kimse kimseye hangi milletten olduğunu ve hangi dili konuştuğunu sormadan kaynaştıkça kaynaşıyorlar. İkinci gün Gece erişen arkadaşlarımızla otel kahvaltısında kaynaşıyoruz.
Büyük bir organizasyon olduğu ilk günden belli oldu. Açılış: Cratos Otel’de düzenlenen toplantının açılışını TÜRK -BİR Derneği Başkanı Güven ARIKLI yaptı.

Ardından Başbakan Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan ARIKLI ve siyasi parti ve STK başkanları da katıldı.
Türk Birliği Dayanışma Derneği tarafından düzenlenen toplantıya, 13 ülkeden 15 genç sivil toplum örgütten temsilciler katıldı.
Açılışı TÜRK-BİR BAŞKANI GÜVEN ARIKLI YAPTI
Türk Birliği Dayanışma Derneği Başkanı Güven Arıklı, bu bayrağı her ülkede, her tür engellemelere rağmen dalgalandırarak, “inandıkları davayı” anlatmaya çalıştıklarını. Bu organizasyonun amacı da, 13 ülkeden gelen 70 civarında sivil toplum örgütü temsilcisi ile kendi coğrafyalarında yaşadıkları sorunlarını görüşmek olduğunu ve İnanıyorum ki gittikleri ülkelerde gördüklerini anlatacaklar ve davamızın birer neferi olacaklardır.” dedi.
Başbakan Ersin Tatar, Gelinen aşamada, Doğu Akdenizdeki doğal gaz ve hidrokarbon alanında verilen mücadele içerisinde, KKTC devletinin çok daha fazla değer kazandığını, dolayısıyla KKTC’yi güçlendirmek gerektiğini ifade etti. “Birlik olursak bundan hepimizin faydası olacaktır” diyen Tatar, Barış Pınarı Harekâtında da Türkiye’nin gösterdiği başarının Türkiye devletinin gücünü bir kez daha gösterdiğini, Türk soylarının Türkiye’nin ekseninde birlik ve beraberlik içerisinde mücadele vermesi gerektiğini ifade etti. Gönül birliği, tarih birliği, gelecek birliği duygularını paylaşabilmenin ve hissedebilmenin en büyük onur olduğunu kaydeden Tatar, “Birlik beraberlik ve gelecekte daha büyük başarılar elde edebileceğimizi düşünebilmek en büyük erdemdir” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Türkün yaşadığı her yerdeki sorunları dert edip toplantıyı düzenlemenin önemli vurguladı. Çok önemli bir dönemden geçildiğini, Türk milletinin dönüm noktalarından en önemlisinin İstiklal Harbinin yaşandığı dönem olduğunu kaydeden Başçeri, aynı şekilde Türk milleti ve adada yaşayan Türk Halkı için planlar yapıldığını ancak Kıbrıs Türk halkının bu planlara direndiğini, Türkiye Cumhuriyetinin de 1974’te bu planları yırtıp attığını kaydetti. Aynı şekilde bugün de Suriye’de, Türkiye’nin yanı başında bir terör devleti yaratılmak istendiğini, bugün de buna karşı mücadele verildiğini kaydeden Başçeri, “Bizim dışımızda yapılmış planların kendi coğrafyamızda yaşayabilme şansı yoktur” dedi.

Tarihsel dönemlerin unutulmaması gerektiğini kaydeden Başçeri, “Geçmişte emperyalist planın çöpe atıldığı, yeni bir emperyal planın da çöpe atılmakta olduğu bir yerde bu toplantıyı yapıyorsunuz” dedi. Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı; Sivil toplum kuruluşlarının demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından olduğunu ancak bazı kuruluşların emperyalist güçlerin hizmetinde de kullanılabildiğini kaydetti.
Arıklı, “Kıbrıs’ın kuzeyinde bin 800 civarında dernek bulunduğunu, 100 tanesinin faal olduğunu, bunun 20 tanesinin milli düşünceye sahip dernek olduğunu, 90’ının KKTC aleyhinde faaliyet yapan, Rumlarla istişare içerisinde olan, ABD elçiliği, AB ile organizasyonlar yapan örgütler olduğunu” söyledi. Arıklı, “Bu zararlı faaliyetleri takip etmesi gereken devlettir. Eğer devletsek bunların mutlaka önlemini almamız gerekiyor. Ancak maalesef demokrasi kisvesi altında KKTC’yi içeriden çökertecek örgütlere dur diyecek herhangi bir hükümet görmedim” dedi. Milliyetçi Demokrasi Partisi Başkanı Buray Büsküvütçü, sivil toplum kuruluşlarının devlete zıt yapılarda hareket etmemesi gerektiğini savundu ve “Özellikle Türkiye ve KKTC’de Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri, İsrail destekli sivil toplum kuruluşu görünümlü yapıların kültürel yapımızı yozlaştırması ile Türklük ve İslam bilincini günden güne eritmesiyle karşılaşılmıştır” dedi. AB’nin KKTC’de bazı sivil toplum kuruluşlarına milyon dolarlar aktardığını ileri süren Büsküvütçü, “Kendi milli kültürümüzü yaşatan, sosyal ve ekonomik yapımız için çalışan sivil toplum kuruluşlarına çok daha fazla iş düşmektedir” dedi. Büsküvütçü, milli kültüre sahip çıkan sivil toplum kuruluşlarının daha aktif desteklenmesini istedi.

Ardından Türk Birliği Dayanışma Derneği (Türk-Bir) “Dünya Türk Sivil Toplum Kuruluşları Toplantısı” programında ikinci durağımız çalıştay oldu. Türk Dünyasından gelen STK Başkanları birer konuşma yaptılar. 3. Gün; GEZİ VARDI Güneş her gün gençler ve de yüreği genç kalanlar için yeni umutlarla doğar. O, ondan nasiplenmeyi bilenler için sonsuz bir güç kaynağıdır. Güneşin doğması yorgunlukların kader defterine devredilmesi demektir. Burada Dünya Türk Gençleri de bu şekilde KKTC’de denizinin kıyısında güneşi karşılarken her sabah yeni umutla doğdu. Gezimize KKTC’nın bağımsızlık savaşında şehit düşen kahramanlara saygı ziyareti ile başladık.

KKTC’nin ilk Cumhurbaşkanı merhum Rauf DENKTAŞ’in kabrini ziyaret ettik. Alpaslan TÜRKEŞİN doğdu eve gidildi orada da dualar okundu. Gelen misafirlerin bilgisayarlar açık her gördüklerini kayıt altına alıyorlar. Gelecek planlarımız ise üzerinde. Gerçeklerle yoğurulmuş ve buradan doğan hayaller hepimizi coşturuyor. Yeni bir fikir dünyasından, yeni atılımlardan söz ediyoruz. Tek kişiden bir şey yapması istenmiyor. Gruplar topluluklar karar alıyor. Büyük projeler sahaya açılıyor. Buradan herkes bilgisayarlarına yeni fikirleri yazarak buradan alınan fikirleri orada kendi topluluklarına nasıl uygularız derdine her genç bunlarla boğuşuyor. Türk Dünyası Gençleri dünyanın dört bir yanından iman, bilgi, dürüstlük, cesaret ve ülkü getirip Türklük meydanında harmanladılar bunları. Getirmiş oldukları bilgileri gerçeklerin süzgecinden geçirip, komisyonlarda tartışıp doğruları buldular. Sırtlarında geleceğin yükünü taşıyormuşçasına sorumlu, hiç çökmemesini istedikleri bir binanın temelindeki taşları tek tek koyuyormuşçasına titiz davrandılar. Çünkü hayat neyi niye yapacağımızı düşünebileceğimiz kadar uzundur. Ama düşünmeden yaptıklarımızı telafi edebileceğimiz kadar uzun olmayabilir. Türk Dünyası’nın her yerinden gelen genç liderler bu bilincin yeşermesi, dallanıp budaklanması, gürleşmesi için çalışmaları gerektiğinin bilincindedirler ve bu yönde bıkmadan, yorulmadan gecelerini gündüzlerine kattılar. Burada gerçekten büyük işler yapıldığını herkes bilmelidir. Tarihten de bilindiği gibi Türk Milleti büyük işleri tarihten bu yana hep yapmıştır ve bizlerde bunu devam ettireceğiz. Yalnız zaman mekân ve metot değişebilir. Bugünün silahı, son teknoloji, beyin gücü, üst akıl yani kükreyen zekâdır. Yarında neyi gerektirirse o öyle yapılacaktır. Kim ne derse desin bütün Dünya bunun karakter meselesi olduğunu er ya da geç bunu anlayacaktır. Böylece Dünya Türk Sivil Toplum Kuruluşları Toplantısının da sonuna gelindi. Görüyoruz ki 30 yıl önce konuşulması, hatta düşünülmesi bile zor olan şeylerin bugün bütün açıklığı ile gerçekleştirdi. Burada Türk gençleri çok güzel sonuçlar çıkardılar. Türk Dünyası gençleri geleceklerinin tayin edilmesini beklemiyorlar, geleceğe yön verme yarışına giriyorlar. Türk genci artık oyun kurandır. Evet, böylece bu Kurultayın da sonunda hepimiz ellerimizi sallayarak geriye dönüyoruz. Bu gün sınırların kalkmasından bahsedenler çoktur, fakat bizler Dünya Türk Gençleri bu işi aramızda çözmeye karar verdik. Bizler Türk gençleri kalplerdeki sınırları kaldırdık işte bizimde amacımız kalpleri fethetmek, gönüllere girmektir.
KKTC’de misafirliğimiz sona erdi, şahsen yıllarca okuyup sahip olamayacağım şeyleri burada öğrendim. Ayaklarımızı geçmişin üzerine koyup kollarımızı beraberce geleceğe uzattık.

KKTC’de kardeşlerimiz bizleri hava limanında kadar uğurladılar. Kurultayın düzenlenmesinde TÜRK-BİR Derneği Başkanı Güven ARIKLI başta olmak üzere emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Uçağın camından KKTC’ye de el sallayarak yolumuza devam ettik.
Bizi uğurlayan dalgalar yükseldi. Dalgalar coştu.
Tanrı Türk Dünyasını korusun ve yüceltsin.
Doç. Dr. Güven Arıklı‘ya ve kıymetli kardeşim Doc. Dr. Gökçe YÜKSELEN’e sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Sağ olun ve sonsuza dek var olun.
Rafet ULUTÜRK BULTÜRK (Genel Başkanı)

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Dünya Sivil Toplum Temsilcileri KKTC’de bir araya geldi..