Düşünüyoruz!?..

Tüm insanlığı kasıp kavuran virüs

Elbette aklımız fikrimiz covid-19 da..

Kendimizi düşünüyoruz…
Çocuklarımızı düşünüyoruz.
Büyüklerimizi düşünüyoruz.

Sadece hastalığı değil, “ne olacak halimiz” diye de düşünüyoruz.

Öncelikle biliyoruz ki, bu sıkıntının muhatabı sadece sen,ben değiliz, tüm dünya. Boş vermişlik açısından, “bir şey yapmayalım” demek için söylemiyorum ama moralimizi sağlam tutmak, direnmek için sadece bunları, kötü şeyleri, sonu felaketle biten senaryoları düşünmeyelim..
Film seyredin mesela..
Hem de neşeli filmlerden.

Kitap okuyun mesela…
Klasikler başta olsun.
TV çok seyretmeyin mesela.
Hele haber kanallarını.

Dostlarınızla görüntülü konuşun,çok sık bir arada olmayın mesela.
Masalarınızı kurun,telefon veya PC’lerinizi yerleştirin. Sonra aynı masadaymışsınız gibi sohbet edin.
Sevgililerinizi düşünün mesela.
O en güzel anlarınızı.Nasıl tanıştığınızı,eğer ayrılmışsanız nasıl ayrıldığınızı.
Ve yüzleşin kendinizle ve gerçekten öyleyse belki ilk kez kendi kendinize “Ben hatalıydım” dersiniz.İsterseniz ağlayın.
Kendinizi çok iyi hissedeceksiniz.,
Okuldaki bir tiyatro provanızı düşünün. O rolde unuttuğunuz repliği falan.
Bir derbi maçını düşünün.Karşı takımı tutan en yakınınızdaki birini elde edilen bir galibiyet sonrasında nasıl kızdırdığınızı…
Plajda yüzdüğünüzü düşünün. Sımsıcak bir güneşin altında, masmavi sularda.

Dostlarınızla yaşadığınız rakı sohbetlerini düşünün ve sanki dostlarınız yanınızdaymış gibi, “Ne olacak bu dünyanın hali” diye sorun ve rakı bardağınızı su bardağınıza tokuşturarak onların sağlığına için.
Kiminle ne yaşamış olursanız olun, nefretlerinizi ellerinizi yıkar gibi yıkayıp kendinizi nefretten arındırın.
En kızdıklarınızın bile iyi bir yanı vardır; onları düşünün.Önemli olan bugünleri ruh sağlığımızı da kaybetmeden atlatmak.Üzerinizdeki bu sorumuluğu düşünün.
Yaşayın!

Kendiniz için, çocuklarınız için, büyükleriniz için,insanlık için ve bu gezegen için yaşayın…
İyi hafta sonları,Sevgiyle kalın.
Zuhal Kayhan yazıyor