Hey sen! Evet sen!
Türkiye’de yaşayıp gurbetçi Türklere “Almancı” diyen sen!
Seninle paylaşmak istediğim bir kaç cümlem var…
Öz vatanından 3000 kilometre uzaktaki evinde al bayrağa baka baka göz yaşı akıtmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Hasret kaldığın o vatanını görmek için bir yıl ve bazen de daha fazla beklemeyi bilir misin sen?
Ben bilirim!
Memleketinin güneşine, havasına, suyuna, insanına, ve dört bir yanı gölgesiyle kaplayan Ayyıldızlı bayrağına hasret kalmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Onca aile fertleri, eşi ve dostu özlemek ve her geldiğinde bazılarını canlı görememeyi bilir misin sen?
Ben bilirim!
Beş vakit okunan ezan’a hasret kalmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Gümrük kapısından memleketine giriş yaptığın an gelen üzüntüyü ve sevinci bilir misin sen?
Ben bilirim!
Bir yıl boyunca kendi vatanından, ailenden, evinden, barkından uzak kalmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Vatanındayken dört bir yanda dalgalanan şanlı bayrağını izleyip öylece kalmayı istemeyi bilir misin sen?
Ben bilirim!
Üç-Dört haftalık yıllık iznin bittiği zaman o daha yeni alışmaya başladığın, henüz kokusuna, ezanına, insanına doyamadığın cennet vatanına veda edip onca eş, dost, akrabayı geride bırakmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Sınır kapısından çıkış yaptığın anda yüreğini dağlayan o derin acıyı, geriye bakıp Al Bayrağa veda ederken gözünden gelen yaşı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Şu cennet vatanın, onun havasının, suyunun, dağlarının, denizlerinin, vadilerinin, insanının, ezanının, ve Al bayrağının kıymetini bilir misin sen?
Ben bilirim!
Vakti gelince bir tabutun içinde ömür boyu hasret kaldığın o vatanına getirilmeyi bilir misin sen?
Ben henüz bilmiyorum ama bir gün elbet bileceğim!
Şimdi diyeceksin ki, “Madem o kadar hasret çekiyorsun, ne diye kesin dönüş yapıp Türkiye’ye taşınmıyorsun?”
Bu soruya ancak şöyle cevap veririm:
Almanya’ya yerleşmek bizim isteğimiz değildi! Dedelerimizin çoğu buna iş icabı mecbur kaldı ve biz de bunun akabinde gurbette doğup büyüdük. Ayrıca öylece evi, barkı, okulu, işi bırakıp cennet vatanınımıza yerleşmek sandığın kadar kolay değil!
Şimdi bu yazdıklarımı unutma ve bil ki:
Bana Almancı diyen Türk benim kadar Türk olamaz!
Şahbaz Ceylan/Belçika
Ben bilirim!
Hasret kaldığın o vatanını görmek için bir yıl ve bazen de daha fazla beklemeyi bilir misin sen?
Ben bilirim!
Memleketinin güneşine, havasına, suyuna, insanına, ve dört bir yanı gölgesiyle kaplayan Ayyıldızlı bayrağına hasret kalmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Onca aile fertleri, eşi ve dostu özlemek ve her geldiğinde bazılarını canlı görememeyi bilir misin sen?
Ben bilirim!
Beş vakit okunan ezan’a hasret kalmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Gümrük kapısından memleketine giriş yaptığın an gelen üzüntüyü ve sevinci bilir misin sen?
Ben bilirim!
Bir yıl boyunca kendi vatanından, ailenden, evinden, barkından uzak kalmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Vatanındayken dört bir yanda dalgalanan şanlı bayrağını izleyip öylece kalmayı istemeyi bilir misin sen?
Ben bilirim!
Üç-Dört haftalık yıllık iznin bittiği zaman o daha yeni alışmaya başladığın, henüz kokusuna, ezanına, insanına doyamadığın cennet vatanına veda edip onca eş, dost, akrabayı geride bırakmayı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Sınır kapısından çıkış yaptığın anda yüreğini dağlayan o derin acıyı, geriye bakıp Al Bayrağa veda ederken gözünden gelen yaşı bilir misin sen?
Ben bilirim!
Şu cennet vatanın, onun havasının, suyunun, dağlarının, denizlerinin, vadilerinin, insanının, ezanının, ve Al bayrağının kıymetini bilir misin sen?
Ben bilirim!
Vakti gelince bir tabutun içinde ömür boyu hasret kaldığın o vatanına getirilmeyi bilir misin sen?
Ben henüz bilmiyorum ama bir gün elbet bileceğim!
Şimdi diyeceksin ki, “Madem o kadar hasret çekiyorsun, ne diye kesin dönüş yapıp Türkiye’ye taşınmıyorsun?”
Bu soruya ancak şöyle cevap veririm:
Almanya’ya yerleşmek bizim isteğimiz değildi! Dedelerimizin çoğu buna iş icabı mecbur kaldı ve biz de bunun akabinde gurbette doğup büyüdük. Ayrıca öylece evi, barkı, okulu, işi bırakıp cennet vatanınımıza yerleşmek sandığın kadar kolay değil!
Şimdi bu yazdıklarımı unutma ve bil ki:
Bana Almancı diyen Türk benim kadar Türk olamaz!
Şahbaz Ceylan/Belçika