Neden Victoria? İsveç’e bir vefa borcum var!Bir önceki yazımda belirttiğim gibi hep tesadüfler benim kaderimi çizdi. Yine bir tesadüfler sonucu hiç aklımın dahi ucundan geçmeyen İsveç’e 23 yaşında göç ettim. Türkiye’de o zamanın en güçlü haber ajansı Anka Haber Ajansı’nda iyi bir işim iyi bir gelirim ve iyi bir geleceğim var iken bunlar oldu. Yani ne işsiz ne de mesleksiz biriydim. Aynı Bodrum’daki bugünkü Victoria’nın yerini aldığım gibi bir kader çizgim oldu. Rüzgarlar beni aldı İsveç’e götürdü. Zor günler adeta bir bedel öder gibiydiEvet İsveç’e 23 yaşında gazetecilik birikimi ile giden bir Türk gencinin perde arkasında kocaman bir yaşam mücadelesi var. Düşünün bilmediğiniz bir ülkeye gidiyorsunuz. Bunun içinde hayatınızı tamamen sıfırlıyorsunuz. Bir kere o ülkenin lisanını bilmediğiniz için yaşadığınız ülke ile bir iletişimsizlik sorunu ortaya çıkıyor. Sanki o ülkede varsınız ama yoksunuz gibi bir yaşam. Tabii ki, bu sizde büyük bir şok etkisi yaratıyor. Başta ruhsal ve travması da ağır oluyor. Sanki bir bedel öder gibi oluyor. İsveç motivasyonum olduBunun yanında çok farklı güzel bir ülke olan İsveç ve İsveçliler de size ayrı bir motivasyon veriyor. İşte o motivasyon beni İsveç’e bağladı. İsveç’e giden her göçmenin iş hayatı temizlik işleri ya da bir restoranın bulaşık hanesinden geçer. Bende bundan istisna olmadım. Zaten Türk grubunun içine girdiğiniz zaman çalışacağın yerlerin adresleride hemen ortaya çıkıyor. Bu işlerde çalışırken de o ülkenin dilini öğrenmek için verdiği imkanlardan da yararlanarak kendinizi günlük yaşama hazırlıyorsunuz. Benim Türkiye’deki mesleğim olan gazeteciliğe dönmem uzun sürmedi. Yaklaşık 2 yıl sonra Anadolu Ajansına başvuruda bulunarak kadrolu olarak göreve başlayarak bu sıkıntılı süreci kolay atlattım. Daha sonra Hürriyet Gazetesi ile devam eden gazetecilik ve temsilcilik görevimi doya, doya yaptım. Bu arada İsveç Radyosu’nun Türkler için yayına koyduğu Türkçe Merhaba radyosu başta olmak üzere Türk Federasyonlarının yayınlarını çıkardım. Daha sonrada ticarete atıldım. Hala İsveç’te sahibi olduğum fast food türü bir işletmenin sahibiyim İsveç’e vefa borcum varİşte yaklaşık 37 yıllık İsveç’teki mücadelem sonucunda emeklilik yaşı olan 60’lı yıllara da geldim. Yakında İsveç’te emekli olacağım. Bodrum projem bir şekilde 37 yılımın finali olacak. Çoçukluk hayalim ve İsveç’e vefa borcumÇocuklu yaşlarımda hayalini kurduğum deniz kenarında konaklama ve restoran sahibi olma arzum Bodrum’da 4 yıl önce gerçekleşti. Bu hayalimi gerçekleşirken hayatımda önemli rol oynayan İsveç’e tabii ki kayıtsız kalamazdım. Çok severek yaşadığım İsveç’e bir vefa borcum olduğunu hissettim. Bunu kendimce sembolize ederek ve buranın perde arkasında bir yaşam öyküsünün bulunduğu mesajı için İsveç’in Veliahtı Victoria’nın isimini verdim. Gazetecilik yıllarımda da Veliaht prenses Victoria İle bir kaç kez bir araya gelerek konuşmuşluğum olmuştu. İsveç’te halkın Prensesi olarak sevilen Victoria, eşinide halkın arasından seçerek halkın Prensesi olarak sevildiği için bu isimi uygun gördüm. Geleceğin İsveç Kraliçesi olmaya aday Victoria’nın adını konuklama kısımında Queen Victoria (Kraliçe Victoria) olarak verdim. İşte Tan Victoria Pizza ve Queen Victoria isimlerinin hikayesini de özetlemeye çalıştım. Aynı zamanda Victoria isimini taşıyan mekanım her şeye rağmen bir başarı öyküsünün de sembolüdür. Saygılarımla!
Tandoğan Uysal/Bodrum
