1. Haberler
  2. Siyaset
  3. Kılıçdaroğlu: TBMM, sarayın ipoteği altında; bu ipoteği kaldıracağız

Kılıçdaroğlu: TBMM, sarayın ipoteği altında; bu ipoteği kaldıracağız

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamada AKP iktidarının politikalarını ve yargıya, medyaya müdahalelerini eleştirdi.


Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklama yaptı.

CHP grup toplantısında Bartın’ın Amasra ilçesinde meydana gelen maden faciasında yaşamını yitiren 41 emekçi için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının satır başları şöyle oldu:

BARTIN’DAKİ MADEN FACİASI

Keşke üzüntülü bir günde olmasaydık. Keşke bu kadar sorun yaşanmasaydı. 41 kardeşimizi toprağa verdik. 41 evde yangın var. Babasız kalan çocuklar var. Her birimizin yüreğinde derin acılar var.

Bu kadar kopukluk, ayrılık doğru değil. Yakışmıyor bize. Siyaset kurumunun bu kadar acımasız olması doğru değil. Onların bir sloganı vardı. ‘Yüz karası değil kömür karası, böyle kazanılır ekmek parası’ diye. Ailelerin bir kısmını ziyaret ettim, yetkililerden bilgi almaya çalıştım. Derin bir acı var. Anne tabutun başında, eşi tabutun başında, kardeşleri tabutun başında… Bir ölüm var evet, genç bunların tamamı. Yazıktır, günahtır.


“HANGİ GEREKÇEYLE EN ÇOK ÖLÜM BİZDE OLUYOR?”

Bir memleket böyle yönetilemez. 20 yıldır önlem alacağız diyorlar. 20 yıldır hala önlem mi alacaksın sen? Dünyada herkes maden çıkarıyor. Hangi gerekçeyle en çok ölüm bizde oluyor.
KILIÇDAROĞLU’NDAN İKTİDARA “SUSMAYACAĞIM” MESAJI
921 kişi son 20 yılda hayatını kaybediyor. Devlet dediğiniz kurum vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlar. Biz belli odaklara hizmet eden bir devlet kabul etmiyoruz. Uyuşturucu baronları ile beraber olacaksın, yolsuzluk yapanlarla beraber olacaksın, hırsızların dosyasını kapatacaksın, rüşvet alanları büyükelçi atacaksın Bay Kemal susacak… Susmayacağım arkadaş, susmayacağım!..
Masum öğrencileri hapse atacaksın, KHK ile işine son vereceksin… Devletin gücü bunlara mı yetiyor? Adalet, adalet. Söz verdim söz. Bu ülkeye adalet ya gelecek ya gelecek arkadaş!..

“AKLINI SARAYA KİRALAMIŞ OLANLARIN ÇOĞUNLUĞU OLUŞTURDUĞU MECLİS’TE DEVLET BÖYLE ÇALIŞMIYOR”
Her ülkede maden ocağı var. Devletsen önce maden ocağına bakarsın. Aydınlatmaya, havalandırmaya, sensörlere bakarsın; düzenli kontrol edersin. Ondan sonra ‘Bütün kontrolleri yaptık, her şey dosdoğru’ dersin. Müfettişleri görevlendirir, devlete aitse Sayıştay’ı görevlendirir; rapor gelirse raporun gereğini yapar. Sosyal devlette mekanizma böyle çalışır. Sizin gibi aklını saraya kiralamış olanların çoğunluğu oluşturduğu Meclis’te devlet böyle çalışmıyor.

“O KOLTUKTA NEDEN OTURUYORSUN”
Müfettiş raporu var, Sayıştay raporu var görmüyorsun. Soma faciasından sonra komisyon kuruldu. 111 öneri var, birisini dahi yapmadılar. O araştırma komisyonları göstermelik mi? Göstermelik değilse 111 öneriden neden biri dahi yapılmadı? Neden sormadın? O koltukta neden oturuyorsun?

“DERSE SARAYDAN FIRÇA YİYECEK”
Dün Plan Bütçe Komisyonu’na Merkez Bankası Başkanı geliyor. Bilgi istiyorlar, ‘Bilgi vermem’ diyor. Gönül isterdi ki, Plan Bütçe Komisyonu başkanı ‘Sen kimsin? Bu soruya cevap vermek zorundasın’ demesi lazım. Diyemiyor, derse saraydan fırça yiyecek. TBMM görevini tam anlamıyla yapamıyor. TBMM, sarayın ipoteği altındadır. Allah nasip ederse bu ipoteği kaldıracağız.

“AYRIMCILIK YAPIYORLAR”
Bir dönem maden faciaları sonucu hayatını kaybeden kardeşlerimizin evlatlarına devlet iş versin diye bir kanun teklifi verildi ve kabul edildi. 2013-2014 arası kabul ettiler. Sonra tekrar kazalar oldu. Bunların evlatları da iş sahibi olsunlar, onu reddettiler. Şehitler arasında ayrım yapıyorlar, kaza sonucu hayatını kaybeden kömür şehitleri içinde ayrımcılık yapıyorlar. Onunda sözünü veriyorum.

Bunların karneleri kırık. Sarayın da, TBMM Başkanlığı’nın da karnesi kırık. İkisi de halka güven vermiyor. İkisi de kişisel hobileri, beklentilerinin peşinde. Birisi acaba koltuğumdan olur mu diyor. Koltuk insana bir şey vermez, insan koltuğa değer verir. İnsansan koltuğa değer verirsin.
Soma’da da benzer bir olay oldu. 301 kişi hayatını kaybetti. 301 eve ateş düştü. Yargılandılar. Yargıtay öldürme suçunda ağır cezalar verdi. Sonra birileri devreye girdi. Yargıtay’ın bu kararına savcı itiraz etti. Dosya tekrar geldi, üç hakimi değiştirdiler yerine 3 tane AK Partili hakim getirdiler. Kenan İpek Adalet Bakanlığı müsteşarıydı. Sonra Mustafa Yapıcı bakanlıkta genel müdür yardımcısıydı. Fuzuli Aydoğdu, o da HSK genel sekreter olarak atanmıştı. Üç bürokratı 12. daireye atadılar, cezaları indirdiler. Şimdi 301 kişinin hesabını sorabileceğimiz yargı organı ortadan kalktı. Bu saraydakilerin yatacak yeri yoktur diye boşuna demiyorum. Onların eli kanlıdır. Allah nasip eder iktidar olduğumuzda o 301 kişinin de 41 kişinin de hesabını sormazsam namerdim.


KILIÇDAROĞLU’NDAN SANSÜR YASASINA TEPKİ
Türkiye bir taraftan bu tür acıları yaşarken bir de sansür yasası geçirdiler. Gazeteci özgürce eleştirecektir. Hatamızı, eksiğimizi görelim. Araştırarak, soruşturarak yazması lazım. Sansür yasası AK Parti ve MHP’li vekillerin oylarıyla kabul edildi. Bugün 29’uncu madde için yürütmeyi durdurma talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne, sonra da tümünün iptal için Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz

AYM Başkanı doğrudan Saray’daki zata bakarak güçler ayrılığını anlatıyor. AYM’nin süreci dinlemesi için davet ettiği Alican Uludağ, pergoleci Fahrettin telefon ediyor ‘içeri almayın’ diye. Şu düzene bakar mısınız?

KILIÇDAROĞLU’NUN ABD ZİYARETİ
ABD’ye gittim, her kafadan bir ses. Önce ‘Niye, hangi gerekçeyle gideceksin’ diye bir sor. Siz ülkeyi yönetmeye talipseniz sizin bir vizyonunuz, hedefiniz ve hayalinizin olması lazım. Bunların vizyonu cebim nasıl dolar vizyonu. 21’inci yüzyıl bilim ve teknoloji çağıdır. Bunu inkar eden hiçbir devlet büyüyemez ve gelişemez. Bilim devrimi yaşıyoruz. Ne Erdoğan ne Bahçeli, ilk kez bilim ekonomisini benden duyuyorlardır. Sosyal bilgi ekonomisi kavramını hayat geçirmeliyiz. MIT’ye gittim, laboratuvarlarını gezdim, hocalarıyla görüştüm. Dünyanın bir numaralı üniversitesine gidip teknoloji ve bilimdeki devrimsel gelişmeleri görmek neredeyse suç oldu. Bilimle iş dünyası arasındaki ilişkiyi gördüm. Bizim bilim insanlarımız da orada çalışıyor.

Eğer Türkiye dünyada ve bölgesinde saygın ülke olacaksa teknoloji devrimini kaçırmaması lazım. Osmanlı sanayi devrimini kaçırdığı için battı. Müthiş buluşlara imza atıyorlar. Yeni bir dünya medeniyeti inşa ediliyor. Vallahi bunların haberi yok.

Sen niye ABD’ye gittin diyorlar. Seni aklın da vizyonun da yetmez. Sen bilmezsin. ABD, 40 milyar dolarlık çip yatırımı yapıyor. Biz ne yapıyoruz? Buzdolabı yapmakla övünüyorlar. Dünyayı bilmiyorlar. Devlet böyle yönetilmez.

KILIÇDAROĞLU’NDAN BAHÇELİ’YE YANIT
Bahçeli, ‘Kılıçdaroğlu bu 8 saatin esrarını millete açıklamak zorunda’ demiş. Güzel, vallahi çok güzel. Sevgili Bahçeli, değerli okul arkadaşım. Ben seni ABD’ye davet ediyorum, uçak biletini ben alacağım. Boston’a gideceğiz, seni 5 yıldızlı bir otelde ağırlayacağım. Ertesi gün ben New York’a hangi saatte gittiysem yine benim bindiğim arabaya bineceğiz.

Manhattan adasına gidelim, 35 katlı binayı bulalım. Güzel bir fotoğraf çekelim, belki sen içeriye de girersin. ‘Bu rezaleti kim yapmış’ diye sorarsın, çok memnun olurum. Orada giden para, fakir fukaranın parasıdır. Destek verdiğin saraydaki adam var ya; oğlu buradan milyon dolarları gönderiyor, kızı orada 35 katlı bina yapıyor. Bay Kemal de bunu yiyecek…

Oradan tekrar Washington’a gideriz. Yolda araba mecburen benzin alıyor, aldığı yerde bir hamburgerci var. Söz veriyorum hamburgeri ben alacağım sana ikram edeceğim. ‘Aileyi de koruyacağım’ demiş. Sayın Bahçeli benim oraya gidiş nedenim onun ailesini Türkiye’ye ve dünyaya tanıtmaktır. Bir aile hakkında konuşulacaksa orada başlayalım ve oradan konuşalım önce.

Washington’a gittiğimiz zaman saati al, benim saatime güvenmiyorsan hani var ya senin saatin 17-25’i gösteren onu al yanına.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Kılıçdaroğlu: TBMM, sarayın ipoteği altında; bu ipoteği kaldıracağız
Yorum Yap