“LOZAN ANLAŞMASI KİME YARADI”?
BİR HEZİMET ÖYKÜSÜ
“LOZAN”
Gerçeklerden kaçabilir misiniz ?
Gizli kapaklı anlaşmalar,
Rodos ve 12 adanın kaybı,
Yeter kıvırmayalım artık,
Gelmiştir, Lozan’la yüzleşmek zamanı …
METİN DURMAZ/TÜRKİYE
1900’lü yıllar,
Osmanlı üstün bir tarihin gururuyla içine kapanalı uzun yıllar geçmiş,
“Ahidname” adı verilen kapitülasyonlar, günümüzü aratmaz hale gelmişti.
El oyasıyla pazara girmek misali,
Rusyayla savaş için Londra’dan ilk kez borç alınmış,
Ama son olacak değildi.
“Muharrem Kararnamesi” ile Düyunu Umumiye başımıza bela edilmişti.
“Yap işlet devret” devret modeli gibi
Örneğin Bağdat Demiryolu şirketine kilometre başına 4.500 frank gelir garantisi verilmişti.
Deli dumrul köprüsü,
Geçsen de ödüyordun geçmesen de …
Memleketin ordusu Alman Goltz Paşa emrindeydi,
Bakmışlar ayıp oluyor elin Almanının adını Golç Paşa’ya çevirdiler,
Durumu bir güzel idare etmişlerdi.
Kim yaptı bunları,
33 yıl devleti yöneten Abdülhamit.
Namı diğer Ulu hakan …
Şimdilerde pasaportla
O da ancak tipinizi beğenirlerse gidebildiğiniz Girit Adası o tarihlerde bizimdi.
Hoop Yunanistan aldı.
Ardından Bulgaristan gitti,
Bizimkiler ne yaptılar biliyor musunuz ?
Göz yumdular para karşılığında.
Risorgimento “yeniden çıkış” yaşayan İtalya,
hemen karşısındaki Kuzey Afrika’ya göz dikmişti.
Ha, o tarihlerde Kuzey Afrika falan bizimdi.
Fransa Cezair ve Tunus’u yemişti.
İngiltere eksik kalır mı, o da Mısır’ı.
Zamanın Osmanlı kabinesi,
Güzel bir iş çıkarttı,
Trablusgarp’tan hem askerleri hem de mühimmatı Yemen’e gönderdi ?
Ne tesadüf ki,
Hoop İtalyan donanması sahilde beliriverdi.
Yine ne tesadüftür ki,
Osmanlı kabinesinin lideri Hakkı Paşa
Kısa süre önceye kadar Roma Büyükelçisi idi.
Bizimkiler İstanbul’da tepişe dursun;
Mustafa Kemal, Enver ve Fuat Bulca, Nuri Conker gibi bir avuç vatansever
13 günü denizde,
Ardından tren ve deve kervanları ile süren ve toplamda bir ayı aşan kar ve şiddetli soğuk altında vatan bildikleri toprakları kurtarmaya gittiler.
Bizimkiler İstanbul’da tepişirken;
Mustafa Kemal gözünden yaralandı,
Sadece o mu?
Soğuk, yorgunluk ve açlık,
Tam 15 gün yataktan kalkamadı.
Rahmetli Atatürk işte kez orada GAZİ oldu.
Bu adamlar mucize yarattılar,
İtalyanlar, kıyıda çakılıp kaldılar .
Döndüler dolaştılar, Türk hastane gemisi Kayser’i esir aldılar.
Baktı olmuyor İtalya,
Savaşı Doğu Akdeniz’e kaydırdı.
İlkin adaların Anadolu ile haberleşmesini kesti.
Sisam’a saldırdı.
Rodos’u işgal etti.
1.200 kişilik Türk Garnizonu 100 kayıp vererek teslim oldu.
İtalyanların kaybı 1 subay toplam 10 askerdi.
Ulu hakan Abdülhamit elbet üzülmüştür.
Gerçekten Lozan’la kaybettiğimiz
12 adada jandarma erlerinden başka silahlı güç yoktu,
Şimdiler de bakıp bakıp iç çektiğimiz tam 12 ada
15 gün içinde tereyağından kıl çeker gibi
Hiçbir direnişle karşılaşmadan elden gitti.
Adadaki Rumlar,
İzmir’in provasını yaptılar,
İtalyanları sevinçle karşıladılar.
Bizimkiler İstanbul’da tepişirken;
Türkleri Avrupa’dan çıkarma projesi için
Sırbistan, Bulgaristan, Yunanistan ve Karadağ kendi aralarında anlaştı,
Balkan Savaşı çıktı.
Aynı anda hem İtalya
Hem de dünün “prenslikleri” ile karşı karşıya kalan bizimkiler
İtalya ile acilen barış yolu aramaya yöneldiler.
Temmuz 1912 de görüşmelere Lozan’da başlanıldı.
Ardından Leman gölü kıyısındaki OUCHY’de devam edildi.
Ne kadar ironik değil mi? Lozan …
Neticede,
Türklerin UŞİ, İtalyanların LOZAN dediği anlaşma imzalandı.
Bu güne dek Lozan Hezimettir diyenlere neden kızdınız ?
Evet, Lozan gerçekten bir hezimetti.
Ege adaları, Trablusgarp hepsi elden gitti.
Osmanlı seviciler yıllarca demedi mi “ savaşla kazandığımızı masa başında kaybettik” diye
Haklıydılar …
Mustafa Kemal, Enver ve Fuat Bulca, Nuri Conker ve nice vatanseverin kanla kazandığı zaferi
Bizimkiler İstanbul’da tepişirken;
masa başında kaybetmedik mi ?
Gizli maddeleri var diyenlere neden kızıyorsunuz ?
Gerçekten gizli maddeleri vardı.
Örneğin, Trablusgarb’a özerklik verilmişti. Balkan savaşına giren Osmanlı fiilen asker sivil memurunu çekemeyeceği için Trablusgarp İtalya’ya bırakılmış oluyordu.
Ege adaları halkının işlediği suçlar affediliyordu.
Ege adaları halkı …
Sevicileri kusura bakmasın ama
Osmanlı ezikti – çaresizdi.
22 Ekim 1912 tarihinde Balkan Savaşı’na giren Osmanlı,
Midili ve Sakız’ın işgal edildikten sonra
Rodos ve 12 Ada’nın Yunalılara kaptırmak yerine İtalyanların elinde kalmasını tercih etmişti.
Psikolojide yansıtma savunma mekanizması diye bir şey var.
Kendinizde suçluluk uyandıran bir şey oldu mu bunu karşınızdakine mal ediyorsunuz,
Suçu başkasına atıyorsunuz.
Sütten çıkmış ak kaşık gibi,
derler ya “zeytin yağı gibi suyun üstüne çıkmak” gibi
Aslında vicdan muhasebesinden …
Bundan sonra “Lozan hezimettir” diyenlere kızmayın
Sadece acı acı gülümseyerek bakın.
Lozan, sebep olanlar için gerçekten bir hezimettir.
Ama hangi Lozan ?