“Nefretin” adını “taraf ” olmak koymuşuz!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bir büyük oyunun aptal piyonları olan fanatik taraftarlar! Dünden beri yine göğüslerini gere gere oturdukları klavyelerinin başında kıyasıya çarpışıyor taraftarlar!
Tıpkı bir futbol maçındaki holiganlar gibi!..
’’İnsanlar öldü!” diyorsunuz; “Ama!” diyorlar; “Ama onlar şuydu buydu!”…’’Ölen askerlere üzülenler sayfamdan defolsun,” diyenler bile gördüm; ki kendilerini ezilen, yaşam hakkı savunucusu diye pazarlıyorlardı.
Niye arkadaşım?
Paralı olanların dışında, mecburî askerliğin ne nasıl bir şey olduğunu bilmiyor musun?
Haa sen,kıçın yiyip her şeyi göze alarak ‘vicdanî retçi ‘ olmuşsundur da konuşursun şimdi..
Çoğunuzun parayı bastırıp bedelli yaparak kıçı kurtardığı bir kanayan yaradan bahsediyoruz. Ya da kadınsanız, bunun için hiçbir mücadele vermediğinizden..Yoksul oldukları ya da askerlik yapmayana kız dahi verilmediği, en uyduruk bir işe dahi alınmadığı bir ülkede başka hiçbir seçenekleri bulunmadığı için askere gitmek zorunda kalan garibanlara ağzınızı doldura doldura bu kadar kin kusmaya hiç utanmıyor musunuz?
O askerlerin içinde Kürtler ve Ermeniler de dahil,bu ülkede yaşayan her halkın çocukları var.
Şimdi ben, her daim ezilenden yana olduğum için, onlara ve ailelerine üzülmeyecek miyim?
Niye üzülmeyeyim kardeşim?
Bundan büyük ezilmek mi var?
Kendilerinin ya da çocuklarının asla fiilen katılmadığı korkunç savaşları çıkaranların gönderdiği bir yabancı ülkede son nefeslerini verirken annelerinin, eşlerinin ya da yavrularının ismini sayıklayarak pisi pisine öldüler.onlarca gencecik insan! İnsan olan insan buna üzülmez mi?’’kahramanlık”, onlar tarafından haybeye öldürülmesinin adını “şehitlik” koyarak kutsuyor; bu hiç yoluna katliamlara yol açanlara tek laf etmeden, ötekilerine kin ve nefret kusuyorlar.
’’Taraf olmayan bertaraf olur!”,
“Tarafsız olan zulme ortaktır!” gibi beylik beylik laflarımız vardır bizim, üzerinde hiç düşünmeden peşin peşin kabullendiğimiz…
‘’Taraf olmak,’’ taraftarın tarafı olduğu insanın, kitlenin, halkın, iktidarın, ideolojinin yanlışlarını ya da suçlarını görmemezliğe gelmesini, hatta bazen savunmasını da beraberinde getiren bir fanatizm halidir.
Ezilenlerin, zulüm görenlerin fanatik taraftarlara değil, objektif durum tespitçilerine ihtiyacı vardır. Çünkü objektiflik insanın olaylara, olgulara, durumlara ve onların taraflarına eşit uzaklıktan bakıp gerçeğe en yakın analizler yapmasını sağlar.
Öyle ki objektif kişi zaman zaman bilinçli olarak büyük sempati duyduğu insanları ve kendini ait hissettiği kesimleri de eleştirir; ki olması gereken de budur.Maalesef bizimki gibi cahiliye devrinden asla çıkamayan toplumlarda herkesin ve her kesimin derdi daima fanatik taraftarlar olmak ve kendilerine de aynı derecede fanatik taraftarlar bulmaktır.
Türkiye insanları ve halkları objektiflik olgusundan ve objektif insanlardan nefret ederler. Ellerinden gelse onları bir kaşık suda boğmak isterler. Çünkü onlar yeri gelir en yakınlarının ve mazlumların hatalarını da söylerler ve bu durum kimsenin işine gelmez. Gerçeğin kırılmasına yol açan bilinçsiz taraftarlıkları, olguların doğru analiz edilmesinin ve o analizler doğrultusunda hakkaniyetli duruşlar belirlenmesinin önünü keser, ama ne çare!Taraftarlık her şeydir.
Yazık; toplumca, ‘kavramsal olarak insanlaşmaktan’ ne kadar uzağız.
NEFRETİN ADINI “TARAF OLMAK” KOYMUŞUZ SADECE!!

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
“Nefretin” adını “taraf ” olmak koymuşuz!