1. Haberler
  2. Gündem
  3. Özgür Özel, Turptan sonra Ahtapotu da açıkladı?

Özgür Özel, Turptan sonra Ahtapotu da açıkladı?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “İstanbul’dan Türkiye’ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor” sözlerine karşılık olarak, “Ben yarın ona bir ahtapot göstereceğim. Savcının yöneltmediği suçlamayı ispatlanmış gibi söylüyor. Ben Erdoğan’ın bir tek gördüğü ahtapotu, yarın grup toplantımızı izleyen herkese göstereceğim inşallah. Ahtapot dediğin nasıl bir şey oluyormuş, görelim bakalım” demişti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin grup toplantısında flaş açıklamalarda bulundu. AKP’li belediyelerdeki usulsüzlükleri ifşa eden Özel, ahtapotu da açıkladı.

Özgür Özel, “Ahtapotun kollarını arıyorsan, işte Fatih Belediyesi, işte Bayrampaşa Belediyesi, öbür kolunda Bahçelievler Belediyesi, pek yakında büyük kol Esenler Belediyesi, kafaya yakın, kafadan çıkıyor en büyük kol. Ama ben Tayyip Bey’in esas ahtapotunu göstereyim, bakın. Bu Tayyip Bey’in ahtapotunda, beşli çete dediğin kırk haramiler. Yaklaşık 43 şirket bunlar. Kırk haramiler, ahtapotun elinde” ifadelerini kullandı.

Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Cumhurbaşkanı olacağına inandığımız Ekrem İmamoğlu’na hep birlikte sahip çıktık. Hem Ekrem İmamoğlu’na özgürlük dediler. İmamoğlu’nun afişlerini, İmamoğlu’nun resimlerini taşıdılar, paylaştılar dünyanın liderleri. Hem de bundan sonrası için derhal serbest bırakılması, tutuksuz yargılanması ve İstanbul’un kendisine verdiği görevi yapması için özgürlüğünün ve göreve iadesinin takipçisi olacaklarını, beklentilerinin bu yönde olduğunu, bunun doğrusunun bu olduğunu, aksinin darbe olduğunu ifade ettiler.

1960 darbesinin 65. yıldönümü. 65 yıl önce yapılan o darbe, seçilmişleri asker zoruyla görevden uzaklaştırıp seçilmişlerin yerine bir vesayet kurup ülkeyi belli bir dönemde olsa seçilmişlerin yerine askerlerin ve onların görevlendirdiklerinin yönetmesini amaçlıyordu. 12 Mart muhtırası da, 12 Eylül darbesi de, 15 Temmuz darbe girişimi de hep seçilmişleri hedef aldı. Darbeler iktidarlara yapılır ve herkes dönüp muhalefete bakar, ana muhalefetin de gözünün içine bakar. Ne 27 Mayıs sabahı, ne 12 Mart’tan sonra, ne 12 Eylül’de, ne 15 Temmuz gecesi gözümüzün içine bakan kimse, milli irade yerine vesayet, asker, demokrasi yerine otokrasi, seçilmiş yerine atanmışlara cesaret verebilecek, yol açacak ya da Cumhuriyet Halk Partisi’nden bu konuda destek bulacak hiçbir işareti görmediler.

İsmet Paşa cumhurbaşkanı olarak geldi. Seçimlere girdi, kaybetti. Cumhurbaşkanlığını da devretti, cumhurbaşkanı olarak tarihe geçti. Sen başbakan olarak geldin, cumhurbaşkanı oldun ama cunta başkanı olarak siyaseti noktalıyorsun.

Ekrem İmamoğlu’nun pankartından korkanlar korkmaya devam etsin. İmamoğlu her yerde.

AHTAPOT ÇIKIŞI

Şimdi biraz hızlanalım çünkü sonda ahtapotu göstereceğim. Mutlaka görün. Geçen hafta söyledim. Birden bir panik, bir panik. Meydan okuyan mı ararsın, haber yollayan mı ararsın. İstanbul’da Cumhuriyet Başsavcısı’na söylüyorum: Bu kadar belediye var. İstanbul Büyükşehir’de…

SÜLEYMAN SOYLU?
9’a ait, öncesine ait 37 dört başı mamur yolsuzluk dosyası var. Dosyaya geldi Süleyman Soylu, el koydu, örtbas etti. O 37 dosyanın örnekleri İBB’de duruyor. Süleyman Soylu aldı, yanında götürmediyse İçişleri Bakanlığı’nda duruyor. Hiçbir işlem yapmadınız. Ankara’da 97 yolsuzluk dosyası var. El koydular, hiçbir işlem yapmadılar. Bakın, bugün Türkiye’de yaşananı şöyle özetleyeyim: Belediyeyi Sayıştay denetler, iç denetçi denetler, mülkiye müfettişi denetler. Bilhassa bu Meclis adına Sayıştay denetler. Raporu düzenler. Bir suç unsuru bulduysa ve uyarıp da düzelmediyse, suç olduğuna inanıyorsa suç duyurusunda bulunmasını da karara bağlar. Dedim ki: ‘İstanbul’dan, AK Partili belediyelerden başlayacağım. Fatih’ten başlayacağım.’ Şimdi Fatih Belediye Başkanı isyanda. ‘Ya niye benden başlıyor? Esenler dururken…’ diyormuş. Ya ben zaten Fatih’ten başlamamın sebebi ‘Esenler’i bırak, daha Fatih’te neler var, onu görün’ demek için yapıyorum da şimdi…

Sayıştay kararı, 4 Temmuz 2024, 2024’e 74 no’lu karar. İstanbul Fatih Belediyesi’nde bir önceki yılın işlemlerinde “Belediye başkan yardımcılarının birden fazla belediye şirketinden huzur hakkı alması” başlığıyla bunun yasak olduğu, suç olduğu, bütün uyarılara rağmen bu paraların ödendiği, oy birliğiyle görüldüğünden, 7. Daire Başkanı ve dört üyenin imzasıyla suç duyurusunda bulunulmasına.

REKLAM ALANLARI?
Savcılığa, İstanbul Fatih Belediyesi. Raporda “Reklam alanlarının ihalesiz olarak kullanıldığı anlaşıldığından…” Reklam panoları. İstanbul Büyükşehir’in bütün reklam panolarına, panoları kiralayan bütün şirketlere, şirketlerin mal varlıklarına el koydular. İhaleler var. Sayıştay incelemiş, usulsüzlük bulamamış. Gizli tanık, “Usulüne uygun yapıldı ama mutlaka rüşvet verildi.” dedi diye hepsini almışlar. Burada Sayıştay incelemiş ve diyor ki: “Reklam panolarının 2886 sayılı kanuna aykırı olarak ihale edilmeksizin kiraya verildiği anlaşılmıştır.” İhalesiz, istediği birine. “Büyük kamu zararı vardır.” Oy birliğiyle 7. Daire’nin kararı, Fatih Belediyesi. Sadece örnekler sunuyorum. “İdare tarafından spor kulübüne taşınmaz tahsisi yapılmaz.” Yapmış. Yandaşlar orayı işletiyor, tesislerden para kazanıyor. Yapamazsın, diyor bunu. Yapılmasının yolu belli, nasıl yapılacağı. Belediyeden vermiş. Adam da orada kafe işletiyor, kiraya veriyor falan. Zarar var, diyor, suç duyurusunda bulunmuş.

FATİH VE TURPUN BÜYÜĞÜ!

Fatih açısından türbün büyüğüne geldik. İstanbul Fatih Belediyesi. Raporda, “İdarece öğrenci yurt binası yapılması ve işletilmesi şartıyla üst hakkı tesis edilen arsa üzerine yapılan binanın yüklenici tarafından turistik otel olarak işletildiği, bu otelin 2015’te yapıldığı, 10 yıldır işletildiği, mevcut Fatih Belediye Başkanı’nın altı yıldır bunu sürekli eleştirilmesine rağmen bu konuda işlem yapmadığı, otelin nokta nokta adıyla..

YANGIN ÇIKSA?
.” Bir şey söyleriz, orada birine bir şey olur. “…adıyla ruhsatsız bir şekilde…” Ruhsat yok. Yangın çıksa… Yangın çıksa… “…ruhsatsız bir şekilde turistik otel olarak işletildiği, internet ortamında yapılan aramada Basra Konağı Oteli’nin web sitesinin olduğu…” Yazıyor. “Söz konusu otelin adının birçok otel rezervasyon sitesinde yer aldığı, otel hakkında son beş yıl öncesinden günümüze değin kullanıcıların yorum yaptığı, halen daha otelin müşteri kabul ettiği anlaşıldığından ve defalarca uyarılmasına rağmen öğrenci yurdu diye yapılan yerin otel de işletildiğinden Fatih Belediyesi hakkında suç duyurusunda bulunulmasına…” Meydan okuyor. Bunlarla, bunlarla, tespit edilen bu suçlarla gelip Fatih Belediye Başkanı’nı almıyor. Almasın zaten. Davet etse gider. Bunları sormuyor, soruşturma açmıyor. Tut ki Fatih Belediyesi bizimdi. Neydi şimdi? Oraya reklam veren herkes, şirket, belediye başkanı, bütün bürokratlar Silivri’de miydi, değil miydi?

FATİH BELEDİYESİ?
Ben bunu söylüyorum: Fatih Belediye Başkanı’nın bunlara bir açıklaması varsa bağımsız yargı önünde tıkır tıkır anlatırdı ama belediye AK Parti’nin olunca, her belediye hakkında var onlarca, hiçbir şey yapmayanlar Cumhuriyet Halk Partisi’ne gelince bunları yapıyor. Benim anlatmaya çalıştığım bu. Bir tek Fatih olmasın. Fatih Belediye Başkanı demiş ki: “Canım benim, Bayrampaşa dururken Fatih’i anlatacakmış.” diyor. Bak şimdi. Ama hakikaten doğruymuş. Ne diyormuş diye baktım. Mart 2024 öncesi AK Parti’nin yönettiği Bayrampaşa Belediyesi.


Belediye tesisinde Ocak-Haziran 2024 döneminde spor eğitimi verecek eğitmenler için ihale açılmış. Yani geçen seneki seçimden üç ay önce ve seçim bittikten üç ay sonrasına kadar. Nasılsa belediye kendinde ya, kaybedeceği düşünmeden ihaleyi açmış. ₺1,4 milyona bir şirkete vermiş. Buraya eğitimci öğretmenler getireceksin altı ay boyunca. Belediye bize geçmiş. Bizim arkadaşlar gitmiş, dolaşmış. Tesiste kimseler yok. Sorumlu kaçmış. Tesise bizimkiler yeni bir sorumlu atamış. Sorumlu bakmış ihale dosyasına ve demiş ki: “İhale kapsamında orada aylardır çalışıyor gözüken personellerden hiçbirisini hiç kimse hiçbir zaman görmemiş.” Belediye Bayrampaşa, AK Parti’de olsa, hiç yapılmamış eğitime ₺1,4 milyon ödenmiş. O ana kadar da paranın ₺1 milyona yakınını ödemişler. Bunun üzerine, bunun üzerine soruşturma açılmış, 19 Eylül’de kaymakamlığa teslim edilmiş. Tık yok. Bayrampaşa Belediyesi’nin önceki başkanı ortalıkta geziyor. İhaleyi yapanlar, ihaleyi alanlar, parayı ödeyen, parayı alan ortalıkta geziyor. Niye? AK Partili. Bir kör kuruş para alışverişi yok.

BİZİMKİLER İÇERDE,ONLARINKİLERE SORUŞTUMA BİLE YOK?
Bizimkilerin hepsi içeride. Neyle? Yalancı şahidin iftiralarıyla. Sonra İstanbul İl Başkanımıza dedim ki: “Fatih tek başına olmasın. Orayı yapalım, başka nereyi yapalım?” “Vallahi Genel Başkanım, nereyi seçersen seç.” Dedim: “Sen nerede oturuyorsun?” “Bahçelievler.” Oradan bir tane çektim. AK Partili Bahçelievler Belediyesi, Temmuz 2024, temizlik hizmetleri ihalesi. İhaleyi bütün şirketler giriyorlar içeriye temizlik için. Temizlik aracı var. Şoförünü düşünüyor, mazotunu düşünüyor, şunu yapıyor, bunu yapıyor. Herkes teklif veriyor. Bir tanesi ₺565 milyona ihaleyi alıyor. Diğer şirketler “Kaybettik.” deyip çekiliyor. Bu şirket daha sonra bir bakılıyor, bir ihale daha açılıyor. Bu şirketin arabalarına şoför alımı ihalesi. Öncekiler şoförü de hesap edip yüksek para koymuş. Bu düşük koymuş. Diyor ki içimde şoförü yok. Yeni bir ihale açıyorlar ve bu sefer 278 milyon şoför parası koyuyorlar. Bunu da bu şirket alıyor. 843 milyona çıkıyor. Bunu görünce diyorlar ki: “İki ihale var. Tek ihale yapılmalıydı. Araçla şoför aynı firmadan sağlanmalıydı. Bu firmaya böyle bir imtiyaz verilmemeliydi.” diyor ve bunun üzerinden, bunun üzerinden Bahçelievler Belediyesi’ne hiçbir işlem yapılmıyor.

ŞİRKET KİM?
Şirket kim? Şirket Bilginay Temizlik. Beşiktaş Belediyesi’ndeki bir ihaleyi aldığı için Rıza Akpolat 130 gündür içeride. Silivri… Esenyurt Belediyesi’nde ihale aldığı için 126 gündür bu dosyadan dolayı ikinci tutukluluğu var Ahmet Özer’in. Bu şirketin Türkiye’de almadığı ihale yok. Bir tek Bahçelievler’de ihale ikiye bölünmüş, belediyenin kusuruyla, hiçbir işlem yapılmıyor. Rıza Akpolat’ın suçu CHP’li olmak, Silivri’de. Bahçelievler Belediye Başkanı’nın avantajı AK Partili olmak, belediyede, akşamları evinde. Adalet mi bu? Ben bunları anlatacağım deyince bir de tepki gösteriyorlar. Siz çıkın benim belediye başkanlarımın haklılığını savunduğum gibi bunların böyle olmadığını anlatın. Bizim alnımızı öne eğdirecek, birbirimizin gözüne bakamayacağımız hiçbir kusurumuz yok. Sizin ise bir taraftan tutulacak bir tane belediyeniz yok. Bu devir geçecek. Kumpası kuranlar da hesap verecek. Milletin malına el uzatanlar da teker teker hesap verecek.

Bu ahtapotu, sürekli Tayyip Bey kendi kendine bir ahtapot görüyor. Sürekli ahtapot anlatıyor. Ahtapotun kollarını arıyorsan, işte Fatih Belediyesi, işte Bayrampaşa Belediyesi, öbür kolunda Bahçelievler Belediyesi, pek yakında büyük kol Esenler Belediyesi, kafaya yakın, kafadan çıkıyor en büyük kol. Ama ben Tayyip Bey’in esas ahtapotunu göstereyim, bakın. Bu Tayyip Bey’in ahtapotunda, beşli çete dediğin kırk haramiler. Yaklaşık 43 şirket bunlar. Kırk haramiler, ahtapotun elinde. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti soygunu, özel kalem müdürü Serim’in gencecik oğlunu önce dışişlerinde özel kalem yapıp, Kıbrıs’a büyükelçi yapıp hem kaset toplatıp hem oradaki büyük vurgunlar, gemiler, gemilerde yakalananlar, KKTC soygunu. Çadır satan Kızılay’ın, çadır satan depremde Kızılay’ın vurgunu. 17-25 Aralık, dört bakan, devrin başbakanının “hırsızlık yapan kardeşim olsa kolunu keserim” dediği dört bakan. Ayakkabı kutuları, çikolata kutuları, elbiseler, kıyafet askıları.

YUNUS EMRE SOYGUNU?
Buraya kadar pislik. Sıfırladın mı oğlum paraları? İşte ahtapotun öbür ucu. Yunus Emre Vakfı soygunu, ahtapotun milliyetçi kolu. Dezenfektan satan bakan da ahtapotun bir kolunda, Türgev ve Ensar’ı, kol yetmedi, ayrı ayrı yazamadık. İkisi birden ahtapotun bir kolunda. İşte ahtapotun besledikleri. Aha bu da ahtapotun canından bezdirdikleri, boğazını sıktıkları. Bir elinde işçi, bir elinde esnaf, bir elinde emekçi, bir elinde çiftçi. Gençlerin geleceğini tüketti ahtapotun ta kendisi.
Memuru, işsizi, bitirdiniz memleketi. Al sana ahtapot bu.”

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Özgür Özel, Turptan sonra Ahtapotu da açıkladı?