TUNUS DEVRİMCİLERİ VE ANAYASASI İSLAMCI DİKTATÖRLÜĞE İZİN VERMEDİ!
Tunus’un Laik Cumhurbaşkanı, Burgibacı Kayd Said (Atatürkçü) Tunus Anayasası gereği,
Halkın istemleri doğrultusunda karar vermiş, ülkeyi bir kaostan kurtarmış, Tunus İhvanı Müslim Hareketi olan Nahda’nın, ‘seçimle’ gelip ( Hitler ve Mussolini’de ‘seçimle’ gelmişti) , şu kadar oy aldım adına, devleti, rejimi ve Anayasa’yı istediği gibi çiğneyip, yasaları
iğdiş etmesine ve Tunus’u İslamcı bir ülkeye çevirmesine izin vermemiştir.
Tunus Anayasa’sına göre Anayasa’ya uymayan ve Anayasa’yı çiğneyen, İslamcı Nahda’nın kapatılması da ve liderleri yargılanıp Anayasa’ya ve Tunus Ceza yasalarına göre, cezalandırılması da bu anlamda doğrudur ve meşrudur.
Çünkü, herhangi bir partinin ve hükümetin meşrutiyeti, O ülkedeki geçerli olan Anayasa’ya ve yasalara uyduğu kadardır.
Uymayan ise, Anayasa’ya ve yasalara göre kesinlikle cezalandırılır.
Bu, ciddi devlet, rejim ve Millet olmanın bir gereğidir.
Bu sadece Tunus’da değil, ABD’de, Fransa’da, Almanya’da, İspanya’da da ….
böyledir.
Hukukun üstünlüğü sözde değil işte böyle geçerlidir.
Laik Tunus, Hukukun ne olduğunu, nerede ve ne zaman kullanılması gerektiğini de
böylece dosta ve düşmana göstermiştir.
Çünkü her şeyden önce ülkenin, rejimin, Anayasa’nın ve Milletin bekası söz konusudur.
Bu gibi konularda, devrimci olmak gerekir.
Ve burada hiç bir tereddütte yer yoktur.
Tunus ülkesi, bu devrimci müdahaleyi Ülke, Anayasa, rejim ve Millet olarak kurtulmuştur.
Darısı, şimdi diğer bir İslamcı tehdit altındaki ülkenin başınadır.
Devrimci Tunus, Atatürk çizgisindeki 1923-1938’de ki Türkiye gibi, bu konuda, aynı tehdit altındaki diğer Ülkelere de ilham kaynağı olacaktır.
Tunus deneyi bu bakımdan da önemlidir.
Tunus’da ki laik ve devrimci müdahale, bu gibi, aynı İslamcı güçlerden müzdarip
ve aynı tehdit altındaki diğer ülkelere de, aynı tip devrimci, cesur, uyanık mücadele
ile örnek olacaktır.
Bu tarihi müdahil durum, diğer tehdit altında ki ülke, rejim ve Milletlere de doğru
ve zamanlı bir önderlik etme anlamında da gerçekten önemli bir örnek teşkil etmektedir.
Burada, bu devrimci tutumuyla, Tunus Cumhurbaşkanı Kayd Said ve sorumlu devlet yetkilileri, bu konuda, Tunus Milletin’in de desteğiyle, Tunus’ta ve bölgede Laik
ve devrimci bir öncü rol üstlenmiştir.
Tunus’da Cumhurbaşkanı Kayd Said ve Halkın devrimci ve Laiklik mücadelesi bize, kimsenin
Vatan, Anayasa, rejim, devlet ve Milletten daha üstün olmadığını göstermiştir.
Ve bize bu konuda ders vermiştir.
Bundan dolayı da, Atatürk’ün Tunus’da ki çocukları olan: Kurucu Cumhurbaşkanı Habib Burgiba’nın attığı devrimci, laik, Atatürkçü tohumlar ve Onun ışıklı, akıl ve bilim yolundan giden bugünkü Devrimci ve Laik Cumhurbaşkanı Kayd Said, bu konuda tebriği hak etmektedir.
Kısacası, bugün Tunus’da ve bölgede tarihi bir adım atan, Tunus’lu bu laik ve demokratik güçlere, Tunus dışından, yaşasın Laik ve Demokratik Tunus diyerek, başta Devrimci
ve Laik Cumhurbaşkanı Kayd Said olmak üzere, Tunus Anayasa’sına göre, devlet adamlığını,
memur sorumluğunu yerine getiren tüm Tunus’lu devlet yetkilileri ve bu laik, devrimci,
demokratik mücadele ve müdahalenin arkasında olduğu içinde Laik ve yiğit
Tunus Halkı, kesinlikle desteklenmelidir.
…
Son olarak her zaman olduğu gibi yine: Atatürk’le kalın.
Cumhuriyetle kalın.
Hoşça kalın!
Sefa Yürükel