“Herkes AYNI şeyi düşünüyorsa,
hiç kimse bir şey DÜŞÜNMÜYOR demektir” (W. Lippmann)
Farkındayım!..
Fazla okuyorum
Çok konuşuyorum
İyi de yazdığıma inanıyorum!..
En önemlisi DÜŞÜNÜYORUM!..
Öyleyse VARIM!..
Çevremdekilerden daha farklı düşündüğüme inanıyorum. Farklı düşündüğüm için de çoğunlukla ANLAŞILMIYORUM!..
Elbette toplumun benim gibi düşünmesini istemiyorum!.. Bunu istemeye hakkım da yok! Ben insanların sadece DÜŞÜNMELERİNİ istiyorum.
ÖZGÜRCE düşünmelerini
Akıllarını KİRA’ya vermeden düşünmelerini
Farklı da olsa düşünmelerini istiyorum…
İşten-güçten, paradan-puldan, mevki-makamdan başka bir amaçları olmayan insanlar, DÜŞÜNEN insanları maalesef anlayamıyorlar!..
Bırakın anlamayı üstüne üstlük bir de DIŞLIYORLAR!..
İşte işin en ACI tarafı da bu!..
İstiyorlar ki FİKİR ÜRETEN ve toplumun ortak menfaatleri için kafa yoran kişiler de kendilerine benzesin!..
Azıcık bazı şeyleri sor, sorgula ve fikrini beyan et, hemen; “DİNSİZ, İMANSIZ ve BEYNAMAZ” yaftasını yapıştırıyorlar!..
Bu kadar BASİT’mi insanı karalamak?
Bu zamana kadar yapılan iyi işleri bir çırpıda silivermek bu kadar KOLAY mı?
Farklılık, farklı fikirlere sahip olmak ZENGİNLİK diyoruz. Ama gel gör ki uygulama tamamen FARKLI…
Daha doğrusu hala Türk toplumu olarak ne farklılığa ne de getirdiği zenginliğe hazır değiliz!..
Anlaşılmamak gerçekten kötü bir şey.
Fikir ve eylem olarak yanızlaşmak gerçekten iyi bir şey değil.
Çevrem çoookk kalabalık. Fakat fikir olarak YALNIZLAŞTIĞIMI görüyorum…
Artık eminim ki;
“DOĞRU YOLDAYIM..”
Bir şarkı sözünde şöyle ibare bir var; “Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar”
Biz nasılsak kelimeler de öyle aslında. Kendimizi yalnız hissediyorsak; yıldızlar da yalnızdır.
Ay da güneş de YALNIZ’dır..
Her insan YALNIZ’dır aslında ve MEZAR’a da yalnız girer.
İkizler, üçüzler hariç; insanoğlu ‘YALNIZ’ doğar. İkiz doğsanız bile; SİZ mezara yalnız gireceksiniz. İkiziniz bile sizi sonunda terkedecektir!..
Yani bu şu demek oluyor; SİZ sizsiniz. Sizin kalbiniz size; benim kalbim bana… Fizin fikirleriniz size, benim fikirlerim bana. Sizin yaşam tarzınız size, benim ki bana…
Herkes gözünü yumduğunda o „YALNIZLIĞI“ yaşar. Gözünüzü açtığınız da size „BUYUR“ diyen yoksa kendinizi yine YALNIZ hissedersiniz. Gözünüzün, gönlünüzün ısınıp sevemediği insanların arasındaysanız, o kalabalığın içindeyken bile yine YALNIZSINIZ!..
Sizi defalarca ağırlasalar, uğurlasalar da SAMİMİYET yok ta RESMİYET varsa yine YALNIZSINIZ!..
Zira; resimden, şekilden İBARET şeyler, yalnızlığın AYAK sesleridir. İşte bu yüzden kendimi bazen sorguluyorum;
Acaba bu DÜNYA‘ da bir ben mi fazlalığım.
Ya da YANLIŞLIK ben de mi?
„DÜŞÜNÜYORUM, ÖYLEYSE VARIM“
Sahi bu konu da siz ne DÜŞÜNÜYORSUNUZ?!..
Tevfik KARA/Almanya