Belçika’da yaşayan bir vatandaş olarak kendini tanıtan Mustafa Üner Sarı,gideryaka,son mektubunu yine bizim mahalle ile ilgili kaleme almış..
Aman ne döktürmüş, aman ne döktürmüş?
Kurşun değil tabii..
Gazetecisi, siyasetçisi, parti temsilcisi ve başkanına olduğu kadar, her kesime mektuplar yazan Mustafa Üner Sarı bakın son mektubundan kimden, kimlerden ve neden söz ediyor?
Neleri ıskalamış, neleri kaçırmışız?
Okuyalım mı?
“Sayın Özkan,
Aylardır anlatmak istediğim bir gerçeği günışığına çıkaran ve aşağıda belirteceğim yazınıza bağlı olarak bu satırları size olan minnet borcumu ödemek için yazıyorum.
Her şeyden önce belirtmek gerekir ki ; Brüksel’de “Türk mahallesi” diye anılan, ve Brüksel dışında da uzantıları olan bataklıkta bir kişinin veya bir kuruluşun hoşuna gitmeyen bir şey yazar veya söylerseniz bu yazılan veya söylenen şey” ya hakaret, yada provokasyon” olarak ilan edilir.
Yazan veya konuşan kişi veya kişilerde susturulmak, sindirilmek için « her kuşun eti yenmez » diyen atasözünü unutan pervasızlar tarafından anında küfür ve tehdit yağmuruna tutulur.
Çeşitli çıkar çeteleri tarafından mafyavari bir idareyle yönetilen bu ortamda, eline bir fotoğraf makinesi alan veya Milli Görüşçü, imanı bütün Müslüman, T.C eski Brüksel Büyükelçiliği basın Müşaviri Sayın Veysel Filiz’in dağıttığı militan (basın) kartı olan her kişi kendisini gerçek gazeteci – basın mensubu – olarak kabul ediyor ve dışarıya da kabul ettirmeye çalışıyor!?..
Bataklık içinde kimse, kimseyi rahatsız etmiyor!?.
Kimse bataklık dışına sır vermiyor!?
Çatışma halinde mafya babaları kendi aralarında anlaşıyor, sulh ediyor, ve cahilliğin pençesinde kıvranan halkıda arkalarından sürüklüyor.
Esas konuya gelince :
Anladiğım kadarıyla « Haber Türk » gazetesi yanılmıyorsam, 16 Mayıs 2021 de « Yukari Pribeyliler »’in hoşuna gitmeyen – yani onlara hakaret eden – bir haber
yayınlamiş!
Hikayenin gerisini sizin Facebook sayfanızda değilde Sayın « Charleroi Muhabiri » Güner Sağırkaya’nın sayfasında 17 mayıs 2021 de yayınlanan « AMAN AĞLAR BEN ÖYLE BIR ȘEY YAPARMIYIM » diye adlandırabilecek yazınıza birakiyorum :
YUKARI PİRİBEYLİ’lilerin
BENİ BİRİYLE KARIŞTIRMALARI KONUSU…
Yukarı Piribeyli’li bir kaç arkadaş beni bugün aradı. Bana başta çok kırıcı sözler sarf ettiler. Haber Türk diyerek. Sonra ne olduğunu olayı sordum. Konuyu ve olayı öğrendim. Dün gece Belçika Haber’den Piribeylilere hakaret edildi diye, beni o haber sitesi zannetmişler ve bana özelden mesajla yorumlar göndermişler. Sonra tek tek olayın benimle alakası olmadığını anlatarak onların aradıkları kişi ben olmadığımı söyleyerek ikna ettim ve hepsi tek tek benden özür dilediler…
Ben bu yazıyı yazmak mecburiyetinde kaldım. Olayları bilmeden “sapla samanı ayırt etmek” için herkese kendimi ispatlamak yerine bu yazıyı yazmak zorunda kaldım…
Ben Emirdağlıyım. Piribeylililerin yurtları benim ikinci adresim gibidir. Ben 11 yıldır haber sitem “www.gazeteturk.be” olarak Belçika’da ve Türkiye’de ilk canlı yayınları yapan, konserlerde, etkinliklerde, kermeslerde, düğünlerde ve resepsiyonlarda sizlerin sesi oldum. Hele hele Piribeyliler derneği kuruluşu gecesinde ben vardım, ben çektim, ben haber yaptım. İlk gece bunu o günkü başkan Necdet Karataşlı’ya sorabilirsiniz. Yine o yaz tatilinde, derneğin Piribeyli’de gece ilk toplu iftar yemeğini video’lu yine ben haber yaptım ve TV’lere verdim. Şimdiye kadar Piribeylileri bırakın hiçbir yöre halkını yada okuyucuyu, izleyicilerimizi üzecek bir yayın yapmadım yada davranışlarda bulunmadım. Beni Nejdet Özkan olarak herkes tanır…
Bugün bir yanlış anlaşılma nedeniyle ben üzüldüm. Piribeylide benim abilerim, amcalarım, dayılarım, teyzelerim, ablalarım, kardeşlerim ve arkadaşlarım çok çok kişi var…Biz aynı yörenin insanıyız, aynı yemekleri, aşları, gelenek ve göreneklerimizi bilenleriz. Ölülerimizde ve düğünlerimizde her zaman beraberiz. Gazete Türk Vefat Haber’leri ile sizlerin de acılı günlerinizi gazetemizde yayınlayarak yine hizmetimiz sizlere sınırsızdır. Bizde ölünceye kadar yanlış olmaz…Dostluklar daimdir…
Bazen haber sitelerini karıştırıyorlar. haber sitelerinin uzantısı, haber Türk olunca, Gazete Türk , Belçika Haber Türk hep sonu Türkle bitince bizim site Gazete Türk’le karıştırmışlar. Piribeyliler takip edenler bizi iyi tanır ve bilirler…İnşallah yanlış düzeltilir ve sorun çözülür. Ben her zaman Piribeylilerin yanındayım ve arasındayım. Başkanlar ve arkadaşlarım ne zaman derse bunu düzeltmeye hazırım…İnşallah yanlış anlaşılmıştır diye umuyorum ve tüm Yukarı Piribeylilere selam ve saygılarımı iletiyorum… »
OMARTA – LOI DE SILENCE – ÇENENİ KAPAT KANUNU !
Sayın Özkan, yarın, herhangi bir konuda « amcalarınızın, dayılarınızın, teyzelerinizin, ablalarınızın, kardeşlerinizin ve arkadaşlarınızın, sizinle aynı yörenin insanlarının, aynı yemekleri, aşları, gelenek ve göreneklerini paylaştığınız dostlarınızın » hoşuna gitmeyecek bir haber yayınlamanız gerekirse « gazeteci » olarak ne yaparsınız ?
Aylardır söylemek istediğimi söylemesine açık bir şekilde anlatan ve yukardaki yazınızın ve gizli cevabiniz için size canı gönülden teşekkür ediyorum. Unutmayalım :
« … Mais ils étaient si occupés à se détester, que les autres n’existaient même pas, hormis pour prendre parti » – Fakat birbirlerinden nefret etmekle o kadar meşguller ki diğerlerimizi taraf tutmamız haricinde yok sayıyorlar.
Sonuç Burada da rahmetli Sayın Bülent Ecevit’in şu sözünü size de hatırlatmama herhalde müsaade edersiniz :
« Ben, diyordu Karaoğlan, Türk Milletine karşı ama Türk Milleti için mücadele etme gereğine inanıyorum ».
Bende kırk yıl boyunca, Belçika Türk Toplumu’na karşı, Belçika Türk Toplumu için mücadele etme gereğine bütün varlığımla inandım ve bugünde inanıyorum.
19 Mayıs’ta, Samsun’dan gelen selamlarlar bayramınızı kutluyorum.
Hoşça kalın.
Mustafa Üner Sari.
Sıradan bir vatandaş.”