NATO, Barışı kollayacak ya?

Sevgili okurlar,
Türkiye’yi yöneten siyasal AK Parti iktidarı, Genel Başkanları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve  son yıllarda yanına  MHP’yi, yani MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi de alarak, “içte ve dıştaki yönetim egemenliğini” sürdürüyor.
Cumhuriyet tarihinde, “hiçbir lidere, hiçbir partiye  nasip  olmayan imkanlarla, Türkiye’nin geleceğine, yarınlarına hükmeden AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son NATO zirvesinde ise yine gündeme damgasını” vurdu.
Neden mi, söz ediyoruz?
NATO zirvesinden!
NATO Zirves,i nerede mi yapılıyor?
Bir zamanlar, “Sovyet Sosyalistler Cumhuriyetleri Birliği(SSCB)” topraklarından ayrılan ve bağımsızlığını ilan eden, AB(Avrupa Birliği) ve NATO (Kuzey Atlantik Asamblesi) üyesi
Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta..
Nereden, nereye değil mi?

NATO NEREDE TOPLANIYOR?
“Litvanya, Letonya, Estonya’nın bir gün AB ve NAO üyesi olacağını söyleseler”, kim inanırdı?
Bugünün gençleri, SSCB’nin önemli Devlet Başkanı  Mihail Gorbaçov’u ve “Glosnost” sonrası SSCB’nin nasıl dağıldığını nereden bilecekler?
Nereden, nereye ya?
Glasnost’tan sonra başlatılan ve koşut olarak yürütülmesi gereken “Perestroyka politikası” başarısız olup da; siyasi ve sosyal özgürlükler ekonomide, üretim ile karşılık bulamayınca, “Glasnost”, bu kez tersine dönen ve Gorbaçov’u “Ağustos darbesinden” medet ummaya iten ve “SSCB’yi dağılmaktan kurtaramayan girişimler” olarak bilinir, hatırlanır..
SSCB’den Rusya Federasyonu’na uzanan periyotta, Devlet Başkanı Boris Yeltsin’den, Vlademir Putin’e uzanan  süreçte, o köprünün altından çok sular geçti..
Çok sular geçti, çok sular?
Bu süreç içinde, elbette başta Amarika Birleşik Devletleri(ABD) olmak üzere, tüm dünyada önemli değişiklikler olmadı mı?
Olmaz mı?

ESKİ YUGOSLAVYA?
Ya şu “eski Yugoslavya” topraklarında, neler olup bittiğini bilmiyormuyuz?
Josip Biroz Tito, “eski Yugoslavya topraklarında, halkını birlik ve beraberlik, kardeşlik, bağımsızlık çerçevesindeki bir çağrı ile ayaklandırdı ve Yugoslavya’yı” kurdu..
Sonra, neler mi oldu?
Neler, olmadı ki?
“Avrupa’nın göbeğinde, birden fazla, vahşet, katliama”, insanlık seyirci kaldı!..
İşte o günlerden kalan, “acıların en büyüğü Srebrenitsa” katliamıdır..
Katliam ötesi, bu bir “soykırımdır” bu!
O eski Yugoslavya topraklarında, birden fazla devlet oluşmadı mı?

YA ÇEÇENİSTAN,ARAP BAHARI?
Bunları unutmak, bunlardan ders almamak olur mu?
Ya, Çeçenistan’da olup, bitenler?
Ya, Afganistan’daki gelişmeler ve gelinen son durum, hepimizi şaşırtmadı mı?
“Arap Baharı” adı altında, estirilen o süreci, akıllardan çıkartmamız mümkün mü?
“Irak’ın işgali, Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’in devrilmesi, Libya’nın parçalanması, Kaddafi’nin aynı akıbete maruz kalması hafızalardan silinecek”, gibi değil!
Ya Suriye?
Suriye Devlet Başkanı Başsar Esad, ülkesine yönelik saldırılar karşısında direndi, ama ülkesi yağmalandı, parçalandı ve bugün o süreç nedeni ile Türkiye’ye milyonlarca mülteci göç etmedi mi?
Milyonlarca mülteci?

NATO’NUN YENİ VİZYONU?
İşte, “bütün bu süreç içinde NATO, SSCB’nin dağılması ile bir sessizliğe” büründü..
Öyle ya, “Varşova Paktı”, SSCB’nin dağılması ile NATO, kime karşı, kimleri koruyacaktı?
Kısaca, “yeni dünya düzeninde NATO’nun görevi”, ne olacaktı?
“Komünizm sistemine karşı kurulmuş olan NATO’nun, önemli bir üyesi ve müttefiki olan Türkiye, Avrupalı’yı, yıllarca komünizme karşı”, korumadı mı?
Hem de, ne pahasına?
“Bütün bunları iyi anlamak, öğrenmek için Cumhuriyet’in ilk yıllarını ve daha önemlisi, İstiklal Mücadelesi’ni ve hele de Osmanlı’nın son dönemini”, iyi bilmek gerekir..
İki Binli yıllarda NATO, yeni vizyonunu açıklarken, Brüksel’deydim..
NATO Toplantılarını takip eden, bunlara kafa yoran, alınan kararları okurları ile paylaşan bir gazeteci olarak, o yılları iyi hatırlarım..
“SSCB’nin dağılması ile tam bir sessizliğe bürünen NATO’nun da dağılması” bekleniyordu..
Ama, öyle olmadı?

NATO’NUN YENİ MİSYONU?
ABD’nin, başı çektiği NATO üyesi ülkeler; Brüksel’de yeni konsepti açıklamak için buluştular..
“PKK’nın, bu karar bağlamında, yeniden dağlara döndüğü günlerdi”, bu günler..
Neymiş efendim!?
NATO; “yeni sıcak savaş bölgelerinde barışı kollayacak ve çıkan olaylara müdahale” edecekti!?
Nelerin olup, bittiğine hepimiz tanıklık etmedik mi?
Sonra, ne oldu?
NATO, SSCB’nin dağılmasından sonra “genişleme misyonu” ile harekete geçti..
İşte Türkiye’nin de oluru ile “İsveç, NATO’nun 31. Üye ülkesi” oldu..
Bu süreç içinde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “hep içe, hem de dışa dönük”, neler söyledi, neler?
Hatta, bu söylemlere, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çıkışları da eklendi..
Sonra mı?
Başlasın,“Osmanlıcılık ve Cumhuriyetcilik” dersleri..
Ve sonra mı
Atatürk’te bizim,Abdülhamit’te!
Allah, Allah!
Bunu da öğrendik, vallahi!

HANİ, TERÖR MERKEZİ ÜLKEYDİ?
“Terör merkezi Stokolm idi, bir başka kandi idi İsveç, terörü destekliyordu..
İslamofobi’nin merkezi İsveç idi, Kuranı Kerim yakanlara kucak açan ülke idi İsveç..”
Ne oldu?
Ne olacak, İsveç, bütün bu söylemlere rağmen, NATO üyesi oldu!
Cumhurbaşkanlığı Sistemi içinde, ülkenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üçlü resim ile İsveç’in elini sıktı..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bütün bu gelişmeler bağlamında, “hem içe, hem de dışa dönük verdiği mesajlardan sonra, hepimizi ters köşe” yapmadı mı?
Nanik!
Neymiş, “İsveç, Türkiye’ye karşı yaptırımlara son verecek, PKK ve diğer terör örgütlerine mesafeli olacak, üstelik Türkiye’nin AB üyeliğini” destekleyecekmiş, miş!?..
Cek, cak, cek, cak!?
Bu masalları, kaç defa dinledik?!

ASLAN ZORDA?
Anlayacağınız, “aslan zorda” bir durum ile karşı karşıya kalan Türkiye’nin, Rusya Federasyonu, Dostum Putin siyasetlerine rağmen, aldığı bu karar çok konuşulacak, çok tartışılacaktır..
“İçte büyük bir ekonomik çöküntü karşısında Türkiye’nin, İsveç’in üyeliğine karşı, ABD’nin ve AB’nin baskısına”, daha fazla dayanabilir miydi?
Türkiye’nin, “bu karar değişikliğine nedenlerini, artık sokaktaki çocuklar bile” biliyor..
“Hazinesi tamtakır, kuru bakır olan, ülkedeki insanı ikiye bölünmüş, adaletsizliğin kol gezdiği bir ülke, Finlandiya’ya evet dedikten sonra İsveç’e hayır” dilebilir miydi?
Diyemez di, efendim, diyemezdi!
NATO, “Barışı kollayacak” ya?
NATO, “Barışı kollayacaksa”,vay halimize!
Durumu irdelemeye, vatandaşlarımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz!
Yusuf Cinal yazıyor, 12 Temmuz 2023