Sevgili okurlar,
Sakarya adına, “bir hüsran gecesi” daha yaşadık!
Dün yazımın başlığını hatırlayanlar vardır..
“Sakarya her şeyi hak ediyor” idi..
Evet, “her şeyi hak etmek” yetmiyor?
“Uğruna çalışmak, inanmak, zoru başarmaya azmetmek, hatta bu yolda ölümü göze almak gerekir” diye, bizlere öğrettiler..
Yine, evlerimizde, şu kıssadan öğüt niteliğindeki hikaye çok anlatılır..
Hac yolunda olan karıncaya sormuşlar:
-Nereye gidiyorsun?
O da tereddüt etmeden cevap vermiş;
-Hacca?
Soruyu soran, bir daha seslenmiş:
-Bu yürüyüşle mi?
Karınca bu, hemen cevabı yapıştırmış:
-Varmasam bile, uğrunda ölürüm!
Elbette, önceki akşam Adana’da oynan, “Süper Lige Yükseliş maçında, Sakaryaspor ile Bodrumspor’u”, hep beraber izledik..
TARAFTARA ALKIŞLAR!
Otobüsler, taksiler, uçak ve tren ile Adana’ya giden taraftarlarımız(Tatangalar), büyük heyecan ve inanmışlık içinde gerekeni yaptılar..
Adana Stadyumu, “yeşil-siyah renkler” ile donatıldı..
Sporcular lehine, en güzel sloganlar atıldı, üçlükler çekildi..
Motivasyon tamamdı..
Gördük ki, bu taraftara, bu kente layık bir futbol sergileyemedik!
Sonuçta kaybettik!
Bodrumspor FK, bizden kat, kat üstündü..
Golleri buldular, birçok şutları direklerden döndü..
Bizde ilk golden sonra, biraz hareketlendik..
On kişi kalmamıza rağmen, maçta eşitliği de sağladık..
Ama, sonuç beklediğimiz gibi olmadı!..
KAÇAN BALIK BÜYÜK OLUR!
Bu yolda, “hak edeni alkışlamak, takdir etmek erdemliktir” diye biliriz..
Maçı kaybettik ama, taraftarlarımız kazasız, belasız kente döndü ya, çok şükür!
Maçı kaybeden teknik direktörlerin, hep seslendirdiği o cümle aklımda:
“Artık önümüze bakacağız!”
Öyle ya, bu fırsatı da teptik!
Kaçan balık büyük olur!
Konuyu, spor servisindeki arkadaşlarımız enine boyuna irdeleyeceklerdir..
SİYASET ELİ?
Burada, yazılması, sorgulanması gereken çok şey var..
Sevgili Zafer Partisi, Büyükşehir Belediye Başkanı adayı ve GİK üyesi, Uzman Dr. Cihan Kolip, konu ile ilgili bir paylaşıp yaptı..
Kolip,“Birileri, Sakaryaspor’un süper lige çıkmasını kesinlikle istemiyor?
Bazıları ise, bilerek veya farkında olmadan, bu düşünceye hizmet ediyor?.
Tek tesellimiz, eşi benzeri olmayan cefakâr taraftarımızın kazasız belasız geri dönmesi olmuştur.
Öncelikle yapılması gereken
1) Sakaryaspor’a, kurumsallık kazandırmak.
2) Siyasetin, tahakkümüne son vermek.
Kurumsallık adına projesi olanların kamuoyu ile paylaşılmasını diliyorum.”
17 YILLIK HASRET?
Gazeteci, dostlarımızdan, Levent Bayrı, kendi kişisel sanal sayfasında ise, “Ruhsuz adamlar! Bir şehrin umutlarını, bu kadar basitçe çalamazsınız!
Hepiniz orda kalın, ne yüzle döneceksiniz?
Her sene, aynı senaryo!
Sakarya Spor Kulübü değil, sanki Çadır Tiyatrosu, rolünüzü iyi oynadınız!
Yorgun bir rakibi yenemeyerek, bu şehrin 17 yıllık hasretini kursağında bıraktınız!.
Mahalle takımı ile çıksak bu sonuç olmazdı!
Yazıklar olsun!” paylaşımını yaptı.
27 SENE DAHA?
Sevgili meslekten öğrencim, Atatürk filminde, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü oynayan, bu İl’in değerlerinden gazeteci, spiker Burhan Güven, “Bu kafa ve bu vizyon 27 sene daha çıkmaz..
Sakarya’nın evlatlarını yok ettiler!.
Futbolcular değil,
vekiller,
belediyeler,
esnaf,
sanayici,
birlikte değil… ” diye not düşmüş!..
Daha ne desin ki?
GERÇEKLERLE YÜZLEŞMEK?
Yine, Sakaryaspor taraftarlarından Birol Savaşan, “Gerçeklerle yüzleşmek lazım!
Bodrumun başarısı tesadüf değil.
İsmet Hoca, 4 Sezondur, takımın başında..
Takımın iskeletini bozmadan, aynı takımla oynuyor.. Oyuna girende, çıkanda, nerde duracağını biliyor. Bizim, daha ayağa pasımız yok, doğru, dürüst!. Biz sezonda 3-4 hoca değiştiriyoruz..” diye bir başka acı gerçeğe işaret etmiş..
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün!
TARİH TEKERRÜR ETTİ!
Maalesef, yıllar önce Bursa’da oynanan Karagümrük maçını bile hatırlatanlar var..
Artık, önümüze bakmalıyız!
“Sakarya, Sakaryalı her şeyi hak ediyor” dedimse de, “balık baştan kokar” sözünü hatırlatmadan edemeyeceğim?
Neden mi?
Nedeni açık!
Biz, zaferden, zafere koşacak, güçlü, bu kente yakışır, rakiplerini oyunu ile alt edecek Sakaryaspor için, ne yaptık, ne yapamadık?
Sürekli yazıyoruz, bilgilendiriyoruz, haberdar ediyoruz..
Tepkisiz toplumun, sorgulamayı unutanların başarıdan söz etmeye hakları yoktur!
SAKARYA’NIN DEĞERLERİ?
Sakarya, “elinin altındaki değerlerini, bir bir kaybederken, hangi tepkiyi gösterdik, kim gösterdi, biz neredeydik” diye, “bir empati yapınız” bakalım?!
Sakaryaspor, 1965 Yılında kuruldu..
Aynı yıl kurulan Trabzonspor nerede, biz neredeyiz?
Sevgili Kostik Mustafa(Mustafa Özbey),” Bir arşivi bile olmayan Sakaryaspor’un, kurumsallaşması, geleceğe güvenle bakması için, bir fırın değil, bin fırın ekmek yememiz lazım” sözünü hiç unutmam..
Tez elden, bir “Sakaryaspor Çalıştayı” düzenleyerek, “geleceğin şampiyon “ temellerini atmalıyız..
Vakit, geçmiş değil?
Haydi, sil baştan!
Yoksa, daha çok üzülür ve sitemlerimiz bitmez!
Yusuf Cinal yazıyor, 1 Haziran 2024