Bugün değişen, bir şey var mı?

“Sevgili okurlar,
“24 Kasım Öğretmenler Günü” kutlu olsun!
Dün erken saatlerde Akyazı Lisesi’nden öğrencim, meslektaşım, arkadaşım Engin Şenol aradı..
“ Hocam sağlıklı güzellikler diler, Öğretmenler Gününü kutlar, ellerinden öperim” diyerek, hal hatır sordu..
Güzellik bu ya, eski Akyazı günlerine, yani öğretmenlik günlerine gittim..
Yoksul ilçe gençleri, ilkokul ve ortaokuldan sonra, daha 1973’lerde açılan Akyazı Lisesi ve ardından Akyazı Kız Meslek, İmam Hatip  liseleri ile tanışılması büyük sevinç yarattı..
Şimdilerde ise, İlçemizde yine geç olmakla beraber, meslek yüksek okulları ve diğer birimleri var..
Akyazı’nın “ eğitim sınavı”, hep başarısız olmuştur!
Ama bu “başarısızlığa” rağmen Akyazı, bağrından,” genç öğretmenler, mühendisler, mimarlar, avukatlar, eczacı ve doktorlar, sporcular, iş adamları, yöneticiler, siyasetçiler..” olmak üzere, her meslekten aydın, bilge insanlar yetiştirmiş, bu “eğitim başarısızlığını”, tersine döndürmüştür..
Bu bile ,büyük nimettir bilene!
Hatırlamak ve hatırlatmak gerekirse, “Ahmet Sarıçizmeli, Necati Temel, Barbaros Turgut Boztepe, Ertuğrul Öztürk, Hasan Fehmi Güneş, Cevat Ayhan, Recep Yıldırım, Mehmet Niyazi Özdemir, Kemal Abuç, Zekeriya Özcan, Cevat Yıldırım, Zeynep Değirmencioğlu, Yıldırım Gencer, İnan Kıraç, Mehmet Hünkar Baykal, Cemal Şen, Halis Kopya, Zihni Açba, Naci Fazlıoğlu, Fuat Aktürk, Osman Akcan, Aliosman Uygun, Deve Turan, Mehmet Kopya, Zülküf Karabulut, Albay Kardeş, İhsan Necati Sarı, Ali Nail Kahveci, Cengiz Aydın,Mustafa Pektemek, Kenan Sofuoğlu..” gibi değerlerimiz  adlarını Cumhuriyet dönemine yazdırdılar..
O dönemlere damga vuran ve bizlerde emeği olan öğretmenlerimizi unutmak olmaz?!
Bir kere, ilkokuldan öğretmenlerim,” Bilal Bilmiş, Mehmet Hashalıcı, Fevzi Hancı, ortaokul ve liseden İbrahim Erol, Mustafa Kaya, Turgut Altınküpe, Evliya Parlak, İlhan Türemen, Sevim Türemen, İsmail Bayraktar, Şenel Erdem, Adil Ülgen, Teoman Arıkan, Ünzile Korkut, Ali Angın, Aysel Önen, Ali Sarıçiçek, Songül Ağ, Mahmut Şehirli, Mehmet Bayraktar, Emir Uzman, İhsan Uzungüngör, Seyfettin Bağlan, Selime Tuncer, Kenan Certel, Suat Kamil Boztepe, Cihat Özcan, Nihat Boz ile diğer öğretmenlerimizi”, saygı, sevgi ve minnetle anıyor, selamlıyoruz..
Burada, “Büyük Önder, Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten” söz etmeden olur mu?
Kara tahta başına geçerek, Türk Milleti’ne, “yeni Türkçe alfabenin harflerini öğreten ve yaşam felsefesi, dünya görüşü ve yenilikleri, kula, kulluğu çöpe atan, ümmet toplumundan, millet yaratan ve bir ulus olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel taşlarını döşeyen Atatürk’e, ne kadar minnet duysak” azdır..
“Atatürk’ün izinde, gösterdiği ilkeler doğrultusunda, ülkemizi, milletimiz ile birlikte çağdaş muasır medeniyetler seviyesine çıkarma idealinden”, asla vazgeçmeyeceğiz..”
25 Kasım 2021 Tarihinde, bir “24 Kasım Öğretmenler Günü” bitiminde bunları yazmışım..
Bugün, değişen bir şey var mı?
Olmaz mı?
Öğretmen olmuş, ama atanamayanların durumu yüreklerimizi dağlar. Hele bu yolda “yalancı” konumuna gelmek ise, daha acı bir durum!..
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Bütçe görüşmelerindeki muhalif milletvekillerinin diyalogları, “bizi daha da ümitsizliğe, karamsarlığa” düşürdü!..
“Bir ülkenin aydın yüzü ve geleceği olan öğretmenleri, işten el çektirirseniz, köyden sürerseniz, kentte sıkıntıya sokarsanız, o zaman ülkemizi muasır medeniyetlere erişme yarışında, kim, kimler” omuzlayacak?
İnşallah, “yanlışlardan dönülür, öğretmenlerin hakkı teslim edilir, eğitim ve öğretimde, tekrar Cumhuriyet kazanımlarına” dönülür..
Başka türlüsü, yalan!
Yusuf Cinal yazıyor, 24 Kasım 2025