Sevgili okurlar,
Ülkenin zirvesinde, “siyasi sorunların yanı sıra, ülkemizi ziyaret eden Papa 14.Leo” ile ilgili tartışmalar var..
Papa 14. Leo, “bir önceki Papa’nın vasiyetini mi yerine getirdi, yoksa, bir Amerikan projesinin bir başka ayağı için mi “, Türkiye’ye geldi?
Tartışma, o kadar alevlendi ki, sanal ortamda sıradan vatandaşlar bile, “Papa 14.Leo’nun ziyaretini” yorumlamaktan geri kalmadı..
Tartışmaların odağında, “İstanbul’un fethini gerçekleştiren Fatih Sultan Mehmet Han’dan, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e uzanan çizgide”, bu ziyaret var..
1700 Yıl sonra bir ilk bu, elbette tartışılacak, altında bir bit yeniği aranacak?
-Evet, Papa 14.Leo, ülkemizi ziyaret edebilir..
-Zira, kendisi Vatikan’ın resmi devlet başkanı..
-Ama, bu İznik ayağı ve ayinler, ne oluyor?
Soru bu ya, “İslami çevreler, tarikatlar ve hatta AK Parti ile MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı da, bu konuda vatandaşın kafasında tilkilerin dolaşmasını engelleyecek açıklamalarda” bulunmadılar?
Neden acaba?
Ellerini, ayaklarını, ağızlarını bağlayan, ne vardı ki?
Bir, iki cılız karşı açıklamadan öteye geçmeyen sorular, cevapsız kaldı..
Ama, “AK Parti iktidarı döneminde, azınlıklara ait gayrimenkullerin ve zenginliklerinin iadesi, kiliselerin onarımı ve hizmete açılması kadar, bu bağlamda İstanbul’daki Ruhban Okulu’nun da eğitim ve öğretime başlaması” gündemden gitmedi..
Velhasıl,“Diyanet camiasının sessizliği de”, hayra- alamet değil?
Belli ki, bu sucak konu üzerinde daha çok konuşulacağı benzer..
Papa 14.Leo’nun, “Bizans İmparatoru’nun gömlek rengine kadar bir giyim, kuşam içinde olduğunu bile gözden kaçırmayan vatandaşlarımızı, doyurucu, ikna edici bilgilendirmelerde bulunacaklar” bellidir..
Bugün, bu kadarı ile yetinelim!
Evet, “memleketimiz Sakarya’da önemli gelişmeler patlak” verdi..
Eski İYİ Parti milletvekili ve sonradan bağımsız olarak yoluna devam ederken, CHP’de, siyaset yapma yolunu seçen Ümit Dikbayır, Sözcü TV’de Özlem Gürses’in programında, “Sakarya’daki gelişmeleri” irdeledi.
CHP Milletvekili Ümit Dikbayır, ülkedeki gelişmeleri yorumlayarak, Sakarya’dan örnekler verdi ve “AK Parti döneminde ki güç zehirlenmelerine” dikkat çekti.
Dikbayır,” Önce, AK Partili bir üye tarafından Ferizli’de bir polis memuru darp edildi. Ardından Kocaali’de AK Parti standı önünde, eleştiride bulunan bir vatandaşa AK Parti İlçe Teşkilat Başkanı bir kafa attı..
Bunu ise, AK Parti Sakarya milletvekili Ali İnce ile ilgili bir trafik tartışması takip etti.
Milletvekili Ali İnce, çakarlı aracı ile “yol ver” tartışmasında, kendisini eleştiren vatandaşı darp ettirdi ve sonrada kendisinden şikayetçi olarak tutuklanmasını sağladı.
Olayların detayına girmiyorum..
Son olarak, Serdivan Belediye Meclisi toplantısında, söz isteyen bir CHP’li Meclis üyesine hakaret ve saldırılar yanında “sen kimsin” sataşmalarını, nereye koyacağız” diyerek, bu “ güç zehirlenmesinin” ardında, iktidar baskısının, şımarıklığının yattığını söyledi.
Bunlar hoş ve kabul edilir, durumlar değil!..
Dikbayır gibi, bu durumları doğru bulmayan vatandaşlarımızın sayısı, bir hayli çok..
Demek ki, kamu vicdanı çok hassas ve herkesi takip te..
Ama, “bütün bunlar, siyasetin nereden, nereye geldiğine işaret” olarak yorumlanması düşündürücü..
Son olarak, “Kuzey Irak Bölgesinde, özerk bir yapının temsilcisi Mesut Barzani’nin, Cizre ziyareti de, ülkede en çok konuşulan konuların” başında geldi..
Oralarda, ne oluyor lo!?
İşe bakın ki, adam askeri kıyafetlerle, haydi yerel kıyafet diyelim!
Yanında, uzun namlulu korumaları ile Türkiye topraklarında fink atıyor.!.
Vay be, Türkiye!
Adam, “kendini Türkiye’de güvende hissetmemiş ki, bu uzun namlulu silahlı korumalar ile ülke ziyaretine” geliyor..
Vay ki, ne vay!
Bu ne cesaret, bu ne cüret?
Demek ki, bir yerlerden izin alınmış?
Boşuna suçlu aramayalım?
Tipik, siyaset anlayışları işte?
Kim, kime, dum, duma!
Yine, “bir, iki cılız açıklamadan öteye, işittiğimiz bir devlet açıklaması” yok!
Ülkemizde, bunlarda oluyor, gözümüz aydın!
Yusuf Cinal yazıyor, 4 Aralık 2025
